T24 - KAGİDER Başkanı Gülseren Onanç “tarafsız olmayı seçtik ve bertaraf olmaktan da korkmuyoruz” dedi.
Hürriyet gazetesi karikatüristi Latif Demirci'nin geçtiğimiz günlerde çizdiği karikatürde "yeni trend bu abi" diyen bir adamın üzerindeki tişörtte "Başbakandan korkmuyorum" yazması KAGİDER Başkanı Onanç'a ilham vererek, karikatürün kadın haliyle tişört şeklinde basılmasına karar verildi.
Milliyet Gazetesi Ekonomi Müdürü Murat Sabuncu'nun "'Başbakan'dan korkmuyorum' tişörtleri yaptırdılar" başlığıyla yayımlanan (4 Eylül 2010) yazısı şöyle:
"Başbakan'dan korkmuyorum" tişörtleri yaptırdılar
Her şey Başbakan Tayyip Erdoğan’ın başta TÜSİAD olmak üzere iş dünyasının referandumdaki tarafsız kalmaya yönelik tutumunu eleştirmek için kullandığı “taraf olmayan bertaraf olur” sözüyle başladı.
Başbakan’ın bu cümlesi çok tartışıldı. Tehdit olarak algılayanlar “hayır tespit” diyenler... Bu konuda iş dünyası “sessiz kalmaya çalıştı”... En gür sesi çıkansa KAGİDER Başkanı Gülseren Onanç oldu. Eylem Türk’e verdiği röportajda “tarafsız olmayı seçtik ve bertaraf olmaktan da korkmuyoruz” dedi.
Gülseren Onanç ile geçen hafta bir akşam yemeğinde buluştuk. Yaptığı çıkışa pek çok olumlu tepki aldığını söylüyor. Onu en çok mutlu edenlerden biri ise Hürriyet’te Latif Demirci’nin çizdiği karikatür olmuş. Karikatürde “yeni trend bu abi” diyen bir adamın üzerindeki tişört’te “Başbakandan korkmuyorum” yazıyor. Demirci’nin bu çalışması bir grup işkadınına ilham vermiş. Ve demişler ki “Biz bunu gerçekten tişört haline getirip niye giymiyoruz üzerimize..”
Hemen harekete geçilmiş. Latif ile görüşülmüş. Zaten o da bu karikatürü çizerken “Gülseren hanımın çıkışından” etkilenmiş. Kadınların bir isteği olmuş Demirci’den. “Bunun bir de kadın versiyonunu yapar mısın?”... O da efsane karakteri Güllü Hanım’ın üstüne “Başbakandan korkmuyorum” yazmış. Şimdi yakında sokaklarda üç tip tişört göreceğiz. Ana fikir aynı... Başbakandan korkmuyorum, bertaraf olmaktan korkmuyorum... Şekiller farklı...
Sanırım çok satılacak. Kadınlar cesaretleriyle yine öne çıkıyor.
‘Demokratik liderlerin beklentileri sevilmektir’
Gülseren Onanç’a “Korkmamayı biraz açar mısın?” diyorum. Şunları söylüyor:
- Ülkemin başbakanından korkmayı kendime yediremiyorum.
- Demokratik bir ülkede bireyin devlet ile olan ilişkisinde adaletin ve eşitliğin esas olacağına inanıyorum. Yani ben başbakanımız gibi düşünmesem de, bana adil ve eşit davranacağına, devlet mekanizmasının bu dengeyi sağlayacağına inanıyorum.
- Demokratik liderlerin korkulmak değil sevilmek, desteklenmek gibi bir beklentileri olduğuna inanıyorum, başbakanımızın da kendisinden korkan vatandaşlar değil onu seven vatandaşlar istediğini düşünüyorum.
- Bir girişimci bireyin liderine, devletin yürütme organinin başı olan başbakanına güvenmesini çok önemli buluyorum. Bu güven geleceğe yönelik yapılacak yatırımların daha kolay yapılmasını, geleceğe yönelik her türlü riskin daha cesur alınmasını sağlayacaktır.
- Bir sivil toplum yöneticisi olarak, farklılıkların beraberce yaşam alanı bulduğu bir toplumu ekonomik ve sosyal gelişmenin temeli olarak görüyorum. Liderlerin çok sesliliği, çok renkliliği destekleyeceğine inanıyorum.
- Bir STK yöneticisi olarak AK Parti hükümetinin attığı olumlu adımları desteklediğimiz gibi anti demokratik bulduğumuz söylemleri de eleştirmemizi çok doğal buluyorum.
- Bir kadın olarak ülkemde yükselen bu çok keskin kutuplaşmanın bitmesini, ayrıştırıcı değil birleştirici bir dilin, korkunun değil sevginin topluma hakim olmasını istiyorum.