Kalp hastalarına uyarı: Kızgın kumlardan soğuk sulara atlamayın!

Kalp hastalarına uyarı: Kızgın kumlardan soğuk sulara atlamayın!

Sıcak havalarda kalp krizi geçirenlerin sayısında artış olduğuna dikkat çeken Kardiyoloji Uzmanı Doç. Dr. Emin Alioğlu, kalp ve damar hastalarına uzun süre sıcak ortamda bulunduktan sonra soğuk deniz ve havuza atlamanın ritim bozukluklarına sebep olabileceği uyarısında bulundu. Dr. Alioğlu, “Bu nedenle kalp sağlığı açısından suya birden atlamak yerine alıştıra alıştıra suya girmek gerekir” dedi. 

Kalp hastalarının yaz aylarında dikkat etmesi gereken hususlar hakkında bilgi veren Alioğlu’nun dikkat çektiği noktalar şöyle...

Yeterli sıvı alın!: Terlemeyle vücudu serinletmek için cilde pompalanan kan akımında artış olur, bu da kalbe fazladan yük bindirmektedir. Sağlıklı bireylerde kalp bu yük artışını sorunsuz karşılayabilirken, kalp ve damar hastalığı olanlarda ciddi sağlık sorunlara neden olabilir. Bu nedenle sıcak ve nemli günlerde kalp krizi geçiren veya kalp-damar hastalığı nedeni ile yaşamını yitirenlerin sayısı artış görülmektedir. Kalp yetmezliği olan hastalarda sıcak havalarda cilde olan kan akışının artması ve sıvı kaybı, baş dönmesi ve bayılmaya neden olacak kadar kan basıncını düşürebilir. Bu durum, yeterli sıvı alınmadığı takdirde böbrek fonksiyonlarında bozulmaya yol açabilir.

Yaz sezonu başında sürekli kullanılmakta olan ilaçların dozları ayarlanmalı: Kalp-damar hastalığı olanlar genellikle birden fazla ilaç kullanmaktadırlar ve bu ilaçlar ısı düzenlemene mekanizmasını etkileyebilir. İlaçlar, ısı düzenlemesine müdahale eder. Beta blokerler kalp atışını yavaşlatır, etkili ısı değişimi için kan dolaşım hızını düşürür. Diüretikler (idrar söktürücüler) idrar çıkışını tetikleyerek su kaybını daha da artırır. Bazı antidepresanlar (depresyon ilaçları) ve antihistaminikler (alerji ilaçları) terlemeyi etkileyebilir. Bu nedenle, yaz sezonu başında sürekli kullanılmakta olan ilaçların dozlarının ayarlanması ve gelişebilecek olası yan etkilere karşı bilgilendirme önem taşımaktadır.

Öğle saatlerine dikkat: Özellikle güneş ışınlarını dik geldiği 11.00-15.00 arasındaki saatler arasında mümkün olduğunca dışarıda bulunulmamalıdır. Sıcak havalarda açık renkli, rahat ve bol, ter emici özellikte giysiler tercih edilmelidir. Yaz aylarında günlük sıvı ihtiyacı 2-3 litreye çıkmaktadır. Yazın günde 2-2.5 litre su tüketmeye özen gösterilmelidir. Ağır ve yağlı yemekler tüketmek yerine az ve sık aralıklarla, hafif, lif içeriği yüksek yiyecekler tercih edilmelidir. Su içeriği yüksek sebze ve meyve tüketilmelidir. Alkollü ya da kafeinli içecekler tüketilmemelidir. Alkol, sıcağın olumsuz etkilerinin hissedilmesini engelleyebilir, kafeinli içecekler daha fazla sıvı kaybetmenize neden olabilir.

Aniden soğuk suya atlamak, ölümcül ritim bozukluklarını tetikleyebilir: Sıcak havalarda ağır egzersizler yapılmamalıdır. Hafif ve orta düzeyde egzersizler akşam saatlerinde yapılabilir. Spor esnasında su tüketilmesi de çok önemlidir. Sıcak havalarda uzun süre dış ortamda bulunup sonra aniden soğuk suya atlama (havuz, deniz vs.) sonucunda ölümcül ritim bozuklukları tetiklenebilir. Bu nedenle suya birden atlamak yerine alıştıra alıştıra suya girmek gerekir. Su kaybının kanın daha çabuk pıhtılaşmasına neden olacağı da unutulmamalıdır. Kan sulandırıcı ilaç kullanan hastalar daha dikkatli olmalıdırlar. Baş ağrısı, soğuk terleme, aşırı yorgunluk, çarpıntı, sık soluk alma ihtiyacı, baş dönmesi, kendini kaybetme, bulantı, kusma gibi belirtilerle karşılaşıldığında mutlaka en yakın sağlık merkezine ulaşılmalıdır. Hekime danışarak kalp ilaçlarınızın yaz mevsimine göre düzenlenmesi yerinde olacaktır.