Önümüzdeki dönem bireysel kredi faizlerinde bir parça daha iniş olacağını söyleyen Ziraat Bankası Genel Müdürü Can Akın Çağlar, bu dönemde özelleştirmeyi hiç konuşmamak gerektiğini söyledi. Çağlar, “Hazine’yle pazarlık yaptık, bu yıl kârımızın yarısını vereceğiz” diye konuştu Küresel krizin gölgesinde Türk bankacılık sektörünü değerlendiren Ziraat Bankası Genel Müdürü Can Akın Çağlar, krizle birlikte önümüzdeki 5 yıl boyunca kamu bankacılığının “in” olacağını söyledi. Çağlar, “Önümüzdeki 5 yıl boyunca kamu bankacılığı ‘in’ olacak. Özelleştirmeleri hiç konuşmamak lazım. Zaten Ziraat Bankası’nı satmaya kalksanız kime satacaksınız?” diye konuştu. Genel Müdür Çağlar, Ziraat Bankası şube açılışı için gittiği Yunanistan’ın Gümülcine kentinde, gazetecilerle yaptığı sohbet toplantısında Ziraat Bankası’nın özelleştirilmesini sadece bu yıl değil, en az 5 yıl boyunca unutmak gerektiğini ifade etti. Vatan gazetesindeki habere göre Çağlar, küresel kriz ortamında alacak sermayenin de bulunmadığını, bu kadar büyük, kamulaştırılmış bir yapıyı satmaya kalkmanın da çok kolay olmadığını söyledi. Çağlar şöyle konuştu: “Türkiye örneğini düşünün, biz Halk Bankası’nın yüzde 25’ini, Vakıfbank’ın yüzde 25’ini halka açabildik. O da piyasanın en iyi olduğu dönemde... Dolayısıyla bu kadar küçülme yaşanan bir ortamda bankaların özelleştirilmesinin hiç konuşulmaması gerek.” Hazine’yle pazarlık Çağlar, BDDK Başkanı Tevfik Bilgin’in bu yıl bankaların kâr dağıtımı yapmamaları konusundaki uyarısı hatırlatıldığında, ilginç bir açıklama yaptı. Çağlar, kâr dağıtımı konusunda Hazine’nin karar vereceğini belirterek, ancak bu yıl için Hazine Müsteşarı İbrahim Çanakçı’yla “kârın tamamını değil, yarısını vermek” konusunda bir pazarlık yaptıklarını söyledi. Çağlar şöyle konuştu: “Bu konuda kararı Hazine verecek. Biliyorsunuz bizim patronumuz o. Ama her sene kârımızın tamamı elimizden alındığı için, ben Hazine Müsteşarı ile bunun pazarlığını yaptım. Bir değişiklik olmazsa, kârımızın yarısını vereceğiz. Ama sonuçta patron Hazine.” Risk bizim işimiz Çağlar, bir soru üzerine BDDK Başkanı Tevfik Bilgin’in “döviz kredisi vermekte biraz esnetilmemiz gerekli” sözlerine destek vererek, Bankalar Birliği olarak döviz kredilerinde esneklik talebinin uzun zamandır üzerinde durdukları bir konu olduğunu vurguladı. Çağlar, şunları söyledi: “Mevduat olarak bir firmaya dövize endeksli kredi kullandırabiliyorken, yine mevduat olarak sokaktan geçen vatandaşın cebindeki 100 doları alıp mevduat olarak kabul edebiliyorken, döviz kredisinin yurtiçindeki ihracat kazancı olmayan bir firmaya verilememesini çok da anlayabilmiş değiliz. Teknik olarak ben çok anlamlı bulmuyorum. Bu bir risk ise risk yönetmek bizim işimiz, bankacılık risk yönetme sanatıdır.” Ziraat FED’i fonluyor Ziraat Bankası Genel Müdürü Can Akın Çağlar, Ziraat’in şu anda yurtdışını fonladığını belirterek şu bilgileri verdi: “Günlük 2.5 milyar dolar likiditem var. Bunu elimde tutarken 350 değişik muhabir bankayla çalışıyorum. Bunun ne kadar güç bir iş olduğunu tahmin edersiniz. Bu likiditeyle Avrupa ve Amerika bankalarını bir anlamda biz fonluyoruz” dedi. Ziraat Bankası’nın New York Şubesi’yle Amerikan Merkez Bankası’nı (FED) EFT, yani takas sistemine dahil ettik. Dolayısıyla bütün takas işlemlerimizi kendi şubemiz üzerinden geçiriyoruz. Ayrıca, Almanya’daki Ziraat AG isimli iştirakimizle de Alman Merkez Bankası’nın (Bundesbank) EFT sistemine dahil olduk. Tüm işlemlerimizi kendi iştirakimizden geçiriyoruz. Kredi faizleri daha inecek Çağlar, bireysel kredi faizlerinin önümüzdeki dönem inmeye devam etmeyeceği sorusuna ise, “Önümüzdeki dönem bireysel kredi faizlerinde bir parça iniş daha olacak gibi görünüyor” diye yanıt verdi. İkinci yarıda kârlar düşer Genel Müdür Çağlar, 2009 yılında bankacılık sektörünün karlılığını değerlendirirken, bu yılın ilk 6 ayında bankaların kar edeceğini, ancak yılın geri kalanında karlılığın düşmeye başlayacağını tahmin etti. Üzerimize geliyorlar Can Akın Çağlar, taahhüt sektörünün Ziraat Bankası’na yönelik bazı sıkıntıları bulunduğuna ilişkin soru üzerine, Ziraat Bankası olarak taahhüt sektörüne karşı herhangi bir tutumlarının bulunmadığını belirterek, şu yanıtı verdi: “Taahhüt sektörünün yurtdışından aldığı iş miktarı bugün 23.6 milyar dolara geldi. Bu sektör yurtdışından iş alırken, her türlü mektup ihtiyacını biz olmadan bir şekilde karşıladı. Şimdi yurtdışından alınan işlerin yavaşladığı bir ortamda yeniden üzerimize geliyor olmalarını çok manidar buluyoruz açıkçası.”