Kamu Denetçiliği Kurumu'nun (Ombudsmanlık) 2013 yıllık raporunda, siyasi partilerin toplumsal olaylarda sorumluluklarına yer verilirken, "muhalefetin toplumsal olaylarda şiddet ve yasadışı davranışlara karşı hükümetle hukukun üstünlüğü çerçevesinde işbirliğine gitmesi gerekliliği" belirtildi.
Kurumun 29 Mart-31 Aralık 2013 tarihlerini kapsayan raporunda, siyasi partilerin demokratik devletin vazgeçilmez unsurları olduğu vurgulanarak, toplumsal barışın sağlanmasında bireylerin olduğu kadar hükümetlerin ve siyasi partilerin üzerlerine büyük sorumluluklar düştüğüne işaret edildi.
İktidar kadar muhalefet partilerinin de insan hakları ihlalleri, temel hak ve özgürlükler konusunda sorumlulukları bulunduğunun tartışmasız bir gerçek olduğu kaydedilen raporda, "Kamusal yararın ön planda olduğu, muhalefet partilerinin kitlesel gösterilerde hukukun üstünlüğünden yana olma mecburiyeti bir tarafa, cebir, şiddet, yasadışı davranışlara karşı koyma ve bunları kınama sorumluluklarının da bulunduğunun altının çizilmesi gerekir" ifadesi kullanıldı.
Raporda, bu anlamda Avrupa Parlamentosu'nun 13 Haziran 2013 tarihli kararına değinilerek, siyasi partiler ile hükümet ve muhalefete getirilen, devlet ile toplumun modernleşmesi ve demokratikleşmesini sağlamak üzere birlikte çalışmaya davet eden çağrısı anımsatıldı.
Siyasi partilerin toplumsal olaylardan istifade etmekten kaçınarak, insan hakları, temel hak ve özgürlükler konusunda cepheleşme ve kutuplaşma siyasetinden uzak durması gerektiğinin altı çizilen raporda, "Siyasi partilerin hükümetle hukukun üstünlüğü çerçevesinde işbirliğine giderek, toplantı ve gösteri yürüyüşlerinde cebir, şiddet ve yasadışı davranışlara karşı devlet ile toplumun kaynaşması ve demokratikleşmesine katkıda bulunmaları son derece yerinde olacaktır" denildi.
Kamu Denetçiliği Kurumu'na gelen şikayetler arasında tedavinin hastaya yakın yerde sürdürülmesinden trafik cezasının zamanında tebliğ edilmemesine, bedelli askerlik ücretinin eksik ödenmesinden stajyerlik başvurusunun reddine, camiye uzun süre din görevlisi atanmamasından fatura bilgisinin verilmemesine kadar birçok konu yer alıyor.
Kurum, geçen yıl 10 aylık sürede yapılan 7 bin 638 şikayet başvurusunun, 6 bin 97 tanesi sonuçlandırdı.
Şikayet başvurularının 2 bin 142'si kamu personel rejimi, bin 203'ü eğitim-öğretim, gençlik ve spor, 888'i de çalışma ve sosyal güvenlik alanında oldu. İdareler bazında 954 başvuru ile Milli Eğitim Bakanlığı ilk sırada yer aldı.
Bölgelere göre başvuruların dağılımına bakıldığında en fazla başvuru 2 bin 106 ile Marmara Bölgesi'nden, bin 739 ile İç Anadolu Bölgesi'nden ve 846 ile Ege Bölgesi'nden yapıldı.
Başvuruların en çok yapıldığı il ise nüfus büyüklüğüyle de orantılı olarak bin 337 başvuruyla İstanbul olurken, bunu 965 başvuruyla Ankara, 371 başvuruyla da İzmir takip etti. En az başvuru yapan il ise 151 ile Adana oldu.