Kamu Denetçiliği Kurumu “yargı organı” olmak istiyor

Kamu Denetçiliği Kurumu “yargı organı” olmak istiyor

KDK, 2019 yılı faaliyet raporunu açıkladı. Raporda, KDK’nin 2020 hedefleri ve beklentilerine de yer verildi. Hedef ve beklentiler bölümünde, KDK’nin “yargı” mercii gibi davranmak istemesi dikkati çekti.

KDK, idari yargının iş yükünün azaltılması için KDK’nin etkinliğini arttırılması projesinin hayata geçirilmesini hedefliyor. KDK, re’sen inceleme, Anayasa Mahkemesi’ne dava açma yetkisinin verilmesini ve Kamu Denetçiliği statüsünün yüksek yargı yöneticilerine endekslenmesini bekliyor. Raporda, KDK’ye kurulduğu günden bu yana 80 bin 535 başvuru yapıldığı bu başvurulardan 76 bin 705’inin sonuçlandırıldığı aktarıldı. KDK ayrıca Türkiye Ombudsmanlık Enstitüsü kurulması için gerekli yasal değişikliğin yapılmasının faydalı olacağını belirtti.

Sendika.org'un haberine göre raporda öne çıkan hedef ve beklentiler özetle şöyle:

Hedef idari yargının yükünü azaltmak

Kurum, idari yargıda iş yükünün azaltılması için Kamu Denetçiliği Kurumu’nun etkinliğinin arttırılması projesinin hayata geçirilmesini hedefliyor. KDK, dostane çözüm girişimleri ve geniş kitleleri etkileyen önemli kararlarıyla yargının iş yükünü hafifletme yönünde daha fazla katkıda bulunmayı planlıyor. Bu kapsamda Cumhurbaşkanlığı, Hâkimler ve Savcılar Kurulu ve Danıştay gibi kurumlar ve Bakanlıklar ile ortak çalışma yürütmeyi planlıyor.

Re’sen inceleme yetkisi beklentisi

KDK, Venedik Prensipleri’nin 16’ıncı maddesindeki, ombudsmanların kendi inisiyatifiyle inceleme ve soruşturma yapmaları önemlidir, tespitine dayanarak kuruma, re’sen inceleme yetkisinin verilmesini bekliyor. Kurum, bu sayede insan hakları kültürünün yerleşmesine, toplumun engelli, çocuk ve kadın gibi mağdur kesimlerinin sorunlarına çözüm bulmasına katkı sağlayacağını belirtiyor.

Anayasa Mahkemesi’ne dava açma yetkisi

KDK, bir çok ülkede ombudsmanlık kurumlarının davalara katılma ve Anayasa Mahkemesine dava açma yetkisi bulunduğunu hatırlatıyor ve Venedik Prensipleri, Paris İlkeleri ve AB İlerleme Raporlarına atıfta bulunuyor. Kamuoyunun da beklentisi olduğunu belirten KDK, ulusal önleme mekanizması, davalara katılma ve Anayasa Mahkemesine dava açma yetkisi bekliyor.

Statüler yüksek yargı yöneticilerine endekslensin

Raporda, Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi ile Kamu Denetçilerinin statüsü değiştirildiği hatırlatıldı. Bu durumun Kamu Denetçilerinin bütün kamuyu denetlemeleri, bilgi ve belge toplama yetkileri olmasına rağmen statülerinin idari bir birime denkleştirilmesi idareciler tarafından astlık-üstlük ilişkisi olarak algılandığı belirtildi. KDK, bu kapsamda statülerin yüksek yargı organlarının yöneticilerine endekslenmesinin fiiliyatta Kurumun denetim etkinliğini arttıracağını ve Kurum personelini statüsünün güçlendirilmesine katkı sağlayacağını dolayısıyla kurumun çalışmasını olumlu yönde etkileyeceğini savundu.

Ombudsmanlık Enstitüsü

KDK, İdarenin hizmet kalitesinin artırılması, hukukun ve hakkaniyetin mutlak olarak uygulanması, insan haklarının yerleşmesi amacıyla eğitim, araştırma, raporlama ve yayın faaliyetlerinde bulunmak ve kurum bünyesinde araştırma, raporlama ve basılı materyal hazırlama amacıyla Türkiye Ombudsmanlık Enstitüsü kurulması için gerekli yasal değişikliğin yapılmasının faydalı olacağını belirtti.