Mülkiyeti Hazine’ye veya kamu kurum ve kuruluşlarına ait olan taşınmazların, “Kamu yararına dernek” statüsü verilen derneklere 49 yıl süreyle bedelsiz tahsisinin önü açıldı. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nın, “Kamu Taşınmazları Üzerinde Eğitim ve Yurt Faaliyetleri İçin Üst Hakkı Tesis Edilmesine İlişkin Yönetmelik”te yaptığı değişiklikle, vergi muafiyeti tanınan derneklere, eğitim ve yurt hizmetleri için Hazine’nin tasarrufunda bulunan arazilerinden bedelsiz yararlanma hakkı tanındı. Değişiklikle bu taşınmazlarda ticaret yapılmasına da olanak sağlandı.
BirGün'de Mustafa Mert Bildircin imzasıyla yayımlanan habere göre tüzel kişilik kazanan vakıflara bedelsiz kamu arazilerinin tahsisine olanak sağlayan hükmün kapsamı genişletilerek “Cumhurbaşkanınca kamu yararına çalışan dernek statüsünde olduğu tespit edilen dernekler” de kapsama alındı. Aralarında AKP Lideri ve Cumhurbaşkanı’nın oğlu Bilal Erdoğan’ın kurucuları arasında yer aldığı TÜGVA’ya bağlı dernekler ile Türkiye Diyanet Vakfı’nın da olduğu yüzlerce derneğin Hazine arazisi üzerinde, “Eğitim hizmetleri” adı altında dini eğitim merkezleri açmasına olanak sağlandı.
Kamu taşınmazlarının 49 yıllığına kullanma hakkını elde etmek isteyen derneklere, “Eğitim faaliyetleri” yürütme zorunluluğu getirildi. Derneklere okul öncesi, ilkokul, ortaokul ve ortaöğrenim kurumları açma yetkisini veren düzenlemede yer alan “Eğitim faaliyetleri” ise şöyle tanımlandı: “Öğrencilerinin eğitimine yönelik eğitim kurumu işletilmesi faaliyeti ile yurt işletilmesi, ayrıca Diyanet İşleri Başkanlığı’na bağlı açılan Kur’an-ı Kerim okumak, hafızlık yapmak ve din eğitimi almak isteyen vatandaşlara verilen eğitim.” İlim Yayma Cemiyeti’nin de kapsama alındığı düzenleme için başvuru koşulları da yönetmelikle belirlendi. Vakıfların, eğitim faaliyetleri için talep ettikleri taşınmazlar üzerinde yeni yapacakları tesislerdeki öğrenci sayısının en az yüzde 10’unun bedelsiz, yüzde 10’unun ise yüzde 50 indirimli olarak ihtiyaç sahibi öğrencilere ayrılması şart koşuldu.
Vakıf ve derneklerin öğrencilere vereceği eğitim hizmetlerine ilişkin denetimin Milli Eğitim Bakanlığı veya Diyanet İşleri Başkanlığı’nca yapılacağı bildirildi. Buralarda verilecek eğitimin daha “nitelikli” sunulmasına yönelik yetki de yine MEB ve Diyanet’e verildi. Bu kapsamda MEB ve Diyanet’in, “Uygun görüşlerini” içeren plan ve projelerin hazırlanabileceği ifade edildi.
Vakıf ve derneklere, taşınmazların üzerinde kuracakları yurt ve eğitim binalarına ait kapalı alanların yüzde 20’sini geçmeyecek şekilde ticari nitelikli ünitelerin açılmasına izin verildi. Kullanma izni verilen taşınmaz üzerinde bulunan tesisin bizzat vakıf ya da dernek tarafından kurulan iktisadi işletmeler veya şirketler tarafından işletilebileceği belirtildi. Derneklerin, “Eğitim faaliyeti” yürüteceği alanların bir kısmının üçüncü kişilerin faaliyeti için açılmasına da izin verildi.