Kan kanserli mahkum ölüme mi terk edildi?

Kan kanserli mahkum ölüme mi terk edildi?
İzmir’de kan kanseri olan Abdulsamet Çelik'in, tedavi gördüğü hastanedeki mahkum koğuşundan başka bir odaya alınmamasını protesto ettiği gerekçesiyle cezaevine geri gönderildiği ileri sürüldü. Çelik'in avukatı Canan Uçar, müvekkilinin hastalığı nedeniyle tedavisi sırasında iyi koşullarda bakılması gerektiğini, bu uygulamayla ölüme terkedildiğini iddia ederek, konuyu cezaevi savcılığıyla görüşeceklerini bildirdi. Terörle Mücadele Kanunu kapsamında PKK üyeliğinden 14 yıl önce tutuklanan, yargılanıp ceza alan, son olarak Buca'nın Kırıklar Köyü'ndeki İzmir 2 Numaralı F Tipi Cezaevi'ne konulan 33 yaşındaki Abdulsamet Çelik, iddiaya göre yakalandığı kan kanserinin tedavisi sırasında kaldığı Atatürk Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ndeki mahkum koğuşundan başka bir odaya alınması için başvurdu. Kaldığı yerin güneş görmemesi ve hijyenden yoksun olması nedeniyle daha iyi şartlardaki bir odaya geçmek istediğini söyleyen Çelik'in bu isteği, iddiaya göre dikkate alınmadı. Bu girişimi sonuçsuz kalan Çelik, slogan atarak ve kapıları yumruklayarak protestoda bulundu. Bu gelişmelerin ardından Abdulsamet Çelik, iddiaya göre tedavisi yarıda kesilip tekrar cezaevine gönderildi. Çelik'in, tedavisinde aksama olmaması için mücadele verdiğini söyleyen avukatı Canan Uçar, ``Müvekkilim, ilik nakli için Haydarpaşa Numune Hastanesi'ne sevk bekliyor. Hastaneye zar zor gönderilen müvekkilim, koğuşun sağlıksız koşullarını protesto edince hastaneden de oldu. Kaldığı koğuş, hastanenin bodrum katında, hiç güneş görmeyen koğuş, hijyenden de yoksun. Bu nedenlerle birkaç metre ilerideki başka bir koğuşa geçmek istedi. Hastalığı nedeniyle hem güneş ışığına hem de stresten uzak bir ortama ihtiyacı var. Zaten tedavisiyle de ilgili gecikildi. Bir hafta önce tekrar cezaevine gönderilince ölüme terkedilmiş oldu'' dedi. 'Rapor görmezden gelindi’ Abdulsamet Çelik'e ilik nakli yapılması gerektiğini, bunun için de Haydarpaşa Numune Hastanesi'ne sevkedilmesine karar verildiğini vurgulayan avukat Canan Uçar, şunları söyledi: ``İstanbul Adli Tıp Kurumu'nun 6 ay süreyle hastanede kalması gerektiği yönündeki rapor hiçe sayıldı. Bir mahkum düşünün ki ölümcül bir hastalığa rağmen hastanede kalmak istemiyor. Böyle birşey olabilir mi? Müvekkilim, hiçbir zaman tedavisini istemediğini söylemedi. Aksine, tedavisi için sağlıklı koşulların yaratılmasını istedi. Ancak şimdi cezaevi idaresi Çelik'i ölüme terkederek yeniden hapse koydu. Bunu bir avukat, insan hakları savunucusu olarak kabul etmemiz mümkün değil.'' Avukat Uçar, müvekkili Abdulsamet Çelik'le ilgili kararın Cezaevi Savcılığı'nda olduğunu vurguladı. Uçar, ``Çelik'in, kan değerleri hızla değişiyor ve bir an önce ilik nakli yapılması gerekiyor. Konuyu, Cezaevi Savcılığı'yla görüşüp tekrar tedavisinin devam edilmesini sağlamaya çalışacağım'' dedi.