Karaman: "Kadın yolculara kontenjan uygulaması çok eski" ANKARA (A.A)

-Karaman: "Kadın yolculara kontenjan uygulaması çok eski"  ANKARA (A.A) - 17.09.2011 - TCDD Genel Müdürü Süleyman Karaman, kadın yolculara yönelik kontenjan uygulamasının tarihinin, demiryollarının tarihi kadar eski olduğunu, ayrıca benzer uygulamanın şehirlerarası karayolu taşımacılığında da geçerli olduğunu belirterek, ''Bizi 'kadın yanı yasakçısı' diye itham edenler, Behiç Erkin'i ve Atatürk'ü de bu şekilde itham ederlerse hiç şaşmam. Burada bir ayrımcılık varsa o da pozitif ayrımcılıktır'' dedi. Karaman, ''kadın yolcuların yanına erkek yolcunun oturamayacağı'' iddiasının gerçeği yansıtmadığını ifade etti.  Yüksek Hızlı Tren dahil tüm trenlerde yüzde 10 kadın yolcu kontenjanının ''kadın yanı yasağı'' olarak yansıtılmasının, TCDD Genel Müdürlüğü ve ulaşım sistemini bilmemekten kaynaklandığını belirten Karaman, ''Konuyla ilgili durumdan vazife çıkaranlar, TCDD'yi ve Hükümeti yasakçı olarak gösterenler, halkımıza haksızlık yapıyor'' diye konuştu. Demiryollarındaki pulman sisteminde de koltuk sistemi olmadan önce kadın kontenjan uygulaması bulunduğunu anlatan Karaman, sözlerini şöyle sürdürdü: ''Kadın yolculara yönelik uygulamanın tarihi demiryolları işletmeciliği kadar eski. Ayrıca sadece trenlerde değil, şehirlerarası karayolu taşımacılığında da benzer uygulama var. İşin aslı şu: Trenlerde yüzde 10 kadın kontenjanı var. Bu yerler gişeye gelip 'Ben kadınım, yanımda kadın istiyorum' diyen tek kadın yolculara veriliyor. Diyelim ki kontenjan doldu. Bu sefer sistem otomatik olarak neresi boşsa oraya yerleştiriyor. Kontenjan dolmadı ise trenin hareketine bir saat kala sistem otomatik olarak boş kalan yerleri satışa açıyor. O zaman kim isterse alır.  Gişeden bilet alırken kadın olsa dahi 'Kadın yanı istiyorum' diye belirtmeyen yolcular da kadın kontenjanına yerleştirilmiyor. Türkiye'de ilk trenlerden bu yana uygulama böyle. Bilgisayarlı sisteme geçilmeden önce de klasik yöntemlerle bu uygulama vardı. Bunun neresi kadın yanı yasağı? Kaldı ki, 155 yıldır uygulanan bir yöntem rahatsızlık yaratmamış, aslı olmayan bir haber yüzünden mi çıkmış rahatsızlık?'' Karaman, YHT'lerin demiryolunda seyahati yeniden yaygınlaştırdığını, tren yolculuğu kültürünü Cumhuriyetin ilk yıllarındaki gibi tabana yaydığını ifade etti. Geçmiş uygulamalardan da örnek veren Karaman, 1937 tarihli ''Türkiye Demiryollarının Usulü Zabıtasına Dair Nizamnamede'', ''Katarları beklemek üzere nisvana mahsus tevakkufhanelere yahut mücerret kadınlara mahsus olan vagonlara zükurun girmesi memnu olup duhul eden olur ise derakap çıkarılır'' kaydının yer aldığını, bu düzenlemeye göre, o zamanın şartlarında sadece trenlerde kadın kontenjanı değil, istasyonlarda da kadınlara mahsus bekleme yerleri bulunduğunu belirtti.  Karaman, şunları kaydetti: ''Bizi 'kadın yanı yasakçısı' diye itham edenler Behiç Erkin'i ve Atatürk'ü de bu şekilde itham ederlerse hiç şaşmam. Burada bir ayrımcılık varsa o da pozitif ayrımcılıktır. Ayrımcılık yapmıyoruz, pozitif ayrımcılık yapıyoruz. Bunların Anayasa'dan haberi yok. Kadın kontenjanı süreç içerisinde kadın yolcuların talebi üzerine oluşmuş bir teamül. Kendi halkının sosyolojisinden habersiz olanlar TCDD'yi de Türkiye'yi de tanımıyor.''