Saadet Partisi (SP) Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu, muhalefetin belediye başkan adaylarının iktidar tarafından tehdit edildiğini belirterek "Bir İçişleri Bakanı seçmeni tehdit ediyor. Söylediği bir yalanı protesto ettiği için adamı tutuklattırıp, hapse attırıyor. Bu seçimin adil olduğunu nasıl iddia edeceksiniz?" dedi.SP Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu, parti genel merkezinde basın toplantısı düzenledi. Karamollaoğlu, adayların ve milletin tehdit edildiğini savunarak, "Türkiye tarihinde gördüğümüz ahlaki değerlerin yerle bir edildiği seçimler olma özelliğini kazanmış gibi gözüküyor bu seçim. İktidar adeta devletin bütün imkânlarını, medya gücünün neredeyse tamamını kullanarak her türlü iftira ve yalana başvurmakta tereddüt etmiyor. İftiralar ve tehditler yetmiyormuş gibi, bir de adaylar tehdit ediliyor. Milletimiz tehdit ediliyor ve insanlar gözaltına alınabiliyor. Böyle giderse 1946’ya yeniden döneceğiz. Açık oy, gizli tasnif kural haline gelecek gibi. Çünkü kazanma şanslarını kaybettiklerini görüyorlar" diye konuştu. Devlet imkanlarının istismar edildiğine vurgu yapan Karamollaoğlu, "Her seçimde devletin imkânlarını bu iktidar fütursuzca kullandı; ama bu sefer bir adım daha ileri gitti. Devlet kurumlarına AK Parti bayrakları asılıyor" diye konuştu.
İçişleri Bakanı Süleyman Soylu'nun seçmenleri tehdit edip tutuklattığını öne süren Karamollaoğlu, konuşmasını şöyle sürdürdü:"İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, bizim PKK ile sözleşme yaptığımızı iddia ediyor. 'İmza ettiler' diyor. Kendisine söylendiği zaman 'biz onu söz gelimi söyledik' diyecek herhalde. Ortada olmayan bir şeyi nasıl ispat edecek? Herkes bilmelidir ki; hukuktaki asıl kural müddei iddiasını ispatla mükelleftir. İspat etmezse müfteri durumuna düşer. Bir İçişleri Bakanı seçmeni tehdit ediyor. Söylediği bir yalanı protesto ettiği için adamı tutuklattırıp hapse attırıyor. Bu seçimin adil olduğunu nasıl iddia edeceksiniz? İçişleri Bakanı bırakın huzuru sağlamayı, insanları tehdit ediyor ve diyor ki; yarın bu seçimlerde iktidara destek vermezseniz, nasıl Türkiye’de anarşi çıkacak, göreceksiniz' diyor. Bu senin beceriksizliğinin işareti, 'Benim gücüm yetmez' diyor, veya 'Ben planladım, biliyorum, eminim, böyle olacak' diyor. Biraz utanmak icap eder."Karamollaoğlu, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin, "Seçimden sonra tek bir dileğim var, Yurtta Sulh Konseyi’nin siyasi ayağının bulunması" sözlerinin hatırlatılması üzerine de "Bu da isabetli bir söylem" diye konuştu.
Mansur Yavaş hakkındaki iddiaları da değerlendiren Karamollaoğlu, "Ben bu işin detayına girmedim. Basında çıkan yorumlardan önce ne olduğunu ben hiç anlamadım. Sonra baktık ki birileri Yavaş’a bir senet vermiş ve imzası sahteymiş. Burada mağdur olan Yavaş gibi geliyor bana. Bu kadar açık. 'Bunu niye duyurmadınız?' diyorlar. Savcılığa verilmiş, dava açılmış" dedi. (DHA)