Karar Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni'nden Bahçeli’ye: Bazı yazarlarımızı zikrederek kullandığı ifadeler “MHP’nin sokakta işi yoktur” tavrının içtenliğini sorgulatacak derecede büyük bir talihsizlik

İbrahim Kiras - Devlet Bahçeli (sağda)

Karar Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni İbrahim Kiras, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin gazetenin yazarları Taha Akyol, Elif Çakır ve Yıldıray Oğur'u hedef göstermesine ilişkin olarak, "MHP lideri Bahçeli’nin geçtiğimiz günlerde meydana gelen saldırılar konusunda partisine yönelen eleştirileri reddederken 'Milliyetçi Ülkücü Hareket herkesin hayat, düşünce, inanç ve ifade hakkına saygı duyar… Milliyetçi Hareket Partisi’nin sokakta işi yoktur' gibi ifadeler kullanma gereği duyması olumlu bir tavır. Ancak bazı Karar yazarlarını ismen zikrederek kullandığı haksız ve yakışıksız ifadeler bu tavrın içtenliğini sorgulatacak derecede büyük bir talihsizlik." yanıtını verdi.

Kiras, "Muhalif siyasetçilere ve bazı gazetecilere yönelik şiddet eylemleri -eğer organize saldırılar değilse- ülkedeki egemen siyaset dilinin sonuçlarıdır." görüşünü savundu. 

Kiras, "Anlaşılan o ki Taha Akyol ile Elif Çakır’ın Karar TV’deki yayınına katılan sayın Davutoğlu’nun eleştirilerine kızmış sayın Bahçeli. Davutoğlu’nu ekrana çıkarıp konuşturdukları için Karar yazarlarına veryansın ediyor. (Yıldıray Oğur’un da bir yazısındaki ifadeler muhalif siyasetçiler tarafından paylaşılıp tekrarlandığı için öfkeye sebep olmuş.)" ifadesini kullandı. 

Yazının devamı için tıklayın

Ne olmuştu?

Bahçeli açıklamasında şunları söylemişti:

Bir yanda 20 Ocak 2021’de ABD Başkan değişimi, diğer yanda Serok Ahmet’i sivriltme çabaları, Karar Gazetesi’nde köşe tutmuş sahte gazetecilerin kışkırtmaları, bunlara ek olarak malum siyasetçi ve gazetecilere saldırılar birbirine eklemlenmiş kuşkulu gündem konularıdır.

Nerede gazeteci kılıklı bir marjinal örgüt sevdalısı varsa, nerede terör ve bölücü meraklısı bir soytarı görülüyorsa hepsi bir olmuş, bir araya gelmiş MHP’ye çamur atıyor. Ne gam ne tasa, biz bunların alayına yeteriz, topunun tezgahını inançla bozarız.

MHP; sokağı bilir, hasmı bilir, haini bilir, tuzak ve tertipleri bilir ve tanır. Ancak Milliyetçi-Ülkücü Hareket’i tarafı olmadığı saldırılarla ilişkilendirmeye ve yargılamaya cüret etmek terörizmin lügatinden beslenenlerin harcıdır. Aynı zamanda bühtandır, komplodur.

Sırtımızdan kurban kestirmeyiz. Fikir ve siyaset varlığımızı sorgulamaya çalışan icazetli, iradesiz, ilkesiz, karambolden güç devşirmeye uğraşan zehirli emellere de Allah’ın izniyle göz yummayız. Kim nerede düşmüşse oradan kalksın, kim neye maruz kalmışsa önce etrafına baksın.

Serok Ahmet’in gündemde olduğu her dönemde Türkiye’de bir sorun olmuştur. Bu şahıs bereketsizliğinin faturasını önce şahsına kesmelidir. MHP’yle didişmek onun haddi ve havsalasının alacağı bir konu değildir. Hangi şaibeli odaklara el açtığı artık ortadadır.

ABD’deki Başkan değişimiyle eşzamanlı olarak, Serok ve partisinin, aynı şekilde tetikçi köşe yazarlarının hızlandırdığı iftira kampanyaları tesadüfi değil, alçak bir planın mahsulüdür. Serok Ahmet boşuna uğraşmasın, pis oyunları, birilerinin gözüne girme sinsilikleri maya tutmaz.

Karar Gazetesi’nin kiralık köşe yazarları, mesela Elif Çakır, mesela Yıldıray Oğur, mesela Taha Akyol ve diğer köşesiz sözde yazarlar MHP’yi hafife almasınlar, MHP’ye kara çalmasınlar. Çünkü kazdıkları kuyuya çoktan düşmüşler, kızarmayan yüzleriyle yakayı ele vermişlerdir.

Bilhassa Taha Akyol MHP’yi bilir, tavsiyem mezkur sipariş üzerine yazan isimlerle birlikte Serok Ahmet’e bizi acilen anlatmasıdır.

TIKLAYIN | Bahçeli, Karar yazarlarının adını verdi: Ülkücüleri saldırılarla ilişkilendirmek komplodur; kiralık köşe yazarları MHP'yi hafife almasınlar

 

 

 

Oysa yalnızca Davutoğlu değil, Kılıçdaroğlu’ndan Akşener’e, Karamollaoğlu’ndan Babacan’a muhalefet liderlerinin tamamının seslerini duyurabildikleri çok az sayıdaki mecradan biri olarak KARAR’ın sayfaları ve ekranı iktidar cephesindeki siyasetçilere -ve arzu ederse elbette Sayın Bahçeli’ye- de açık. Çünkü biz şu veya bu siyasi hareketi desteklemek için değil fikir hürriyetini yaşatmak ve mesleğimizi kendi bildiğimiz şekilde yapmak gayesiyle yola çıktık. Bunun için ödeyeceğimiz bedeli de ödedik.

 

 

 

 

 

 

 

Muhalif siyasetçilere ve bazı gazetecilere yönelik şiddet eylemleri -eğer organize saldırılar değilse- ülkedeki egemen siyaset dilinin sonuçlarıdır. MHP lideri Bahçeli’nin geçtiğimiz günlerde meydana gelen saldırılar konusunda partisine yönelen eleştirileri reddederken “Milliyetçi Ülkücü Hareket herkesin hayat, düşünce, inanç ve ifade hakkına saygı duyar… Milliyetçi Hareket Partisi’nin sokakta işi yoktur” gibi ifadeler kullanma gereği duyması olumlu bir tavır. Ancak bazı KARAR yazarlarını ismen zikrederek kullandığı haksız ve yakışıksız ifadeler bu tavrın içtenliğini sorgulatacak derecede büyük bir talihsizlik.

Anlaşılan o ki Taha Akyol ile Elif Çakır’ın KARAR.tv’deki yayınına katılan sayın Davutoğlu’nun eleştirilerine kızmış sayın Bahçeli. Davutoğlu’nu ekrana çıkarıp konuşturdukları için Karar yazarlarına veryansın ediyor. (Yıldıray Oğur’un da bir yazısındaki ifadeler muhalif siyasetçiler tarafından paylaşılıp tekrarlandığı için öfkeye sebep olmuş.)

 

 

Oysa yalnızca Davutoğlu değil, Kılıçdaroğlu’ndan Akşener’e, Karamollaoğlu’ndan Babacan’a muhalefet liderlerinin tamamının seslerini duyurabildikleri çok az sayıdaki mecradan biri olarak KARAR’ın sayfaları ve ekranı iktidar cephesindeki siyasetçilere -ve arzu ederse elbette Sayın Bahçeli’ye- de açık. Çünkü biz şu veya bu siyasi hareketi desteklemek için değil fikir hürriyetini yaşatmak ve mesleğimizi kendi bildiğimiz şekilde yapmak gayesiyle yola çıktık. Bunun için ödeyeceğimiz bedeli de ödedik.