Karar yazarı: Başbakanlıkta favori Binali Yıldırım, plase Bekir Bozdağ, İsmet Yılmaz, sürpriz Numan Kurtulmuş

Karar yazarı: Başbakanlıkta favori Binali Yıldırım, plase Bekir Bozdağ, İsmet Yılmaz, sürpriz Numan Kurtulmuş

Karar yazarı Yusuf Ziya Cömert, AKP Genel Başkanlığı ve Başbakanlık görevini bırakmasıyla boşalan koltuk için öne çıkan isimlerden Binali Yıldırım'ın 'favori' olduğunu söyledi. Cömert, "Şuracığa kendi tahminimi sıkıştırayım. Muhtemel isimlerin hepsi bugünlerde, AK Parti’nin resmi ve gayriresmi organlarında tabir caizse ölçülüyor. Bu ölçümler, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın seçiminde mutlaka etkili olur. Elimde hiçbir veri yok ama, yazayım. Favori: Binali Yıldırım. Plase: Bekir Bozdağ, İsmet Yılmaz. Sürpriz: Numan Kurtulmuş" diye yazdı.

Yusuf Ziya Cömert'in, "Follu'nun kahvesinde nabız yoklaması" başlığıyla yayımlanan (13 Mayıs 2016) yazısı şöyle: 

Pazartesi günü köydeydim. Bende köy çok. Türkiye’de, tamamı Karadeniz’de,‘bizim köy’ diyebileceğim 7-8 tane köy sayabilirim.

Bu gittiğim, Potlar Köyü.

Resmi evrakta Akçabeyli diyorlar. Şimdi, köyün tarihçesine girmeyelim.

‘Follu’nun kahvesi, ahalinin nabzını tutmak isteyenler için ‘taksici’den daha müsait.

Oldum olası, gazetecilerin, laflarını beğendikleri tek bir taksiciden yola çıkarak, memleketin siyasi ahvali hakkında iddialı genellemeler yapmasına gıcık olurum.

Ben kahveye gittiğim zaman, önce eski arkadaşlarım, sonra başka tanışlar toplanırlar.

Herkesin sorusu, yeni başbakan kim olacak?

Ben ne bileyim?

Komşularımın çoğu AK Parti’ye oy veriyor. Arada MHP’li CHP’li de var. AK Parti’nin içini dışını fazla bilmezler. Laf söyledikleri zaman kimin başı yarılır, kimin zülfüne değer, onu da anlamazlar. Düz konuşurlar.

En çok Binali Yıldırım’a ihtimal veriyorlar.

Fakat, eski ‘Selametçi’ler, Numan Kurtulmuş’u biliyor. “Herhalde Numan Kurtulmuş’u yapar” diyorlar.

Adalet Bakanı Bozdağ’ın olabileceğini söylüyorum. Akılları yatmıyor.

Berat Albayrak?

Bizim oralarda, ‘damat’ yerine ‘enişte’ derler.

Olur mu olur. Ama millet ne der?

Şuracığa kendi tahminimi sıkıştırayım. Muhtemel isimlerin hepsi bugünlerde, AK Parti’nin resmi ve gayriresmi organlarında tabir caizse ölçülüyor.

Bu ölçümler, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın seçiminde mutlaka etkili olur.

Elimde hiçbir veri yok ama, yazayım. Favori: Binali Yıldırım. Plase: Bekir Bozdağ, İsmet Yılmaz. Sürpriz: Numan Kurtulmuş.

(Önceki yazılarımda, muhtemel başbakan adaylarını sayarken, Milli Savunma Bakanı İsmet Yılmaz’la Sağlık Bakanı Mehmet Müezzinoğlu’nu ihmal etmişim. Elan, her ikisinin de ismi, ötekilere göre daha az da olsa konuşuluyor. Gerçi Müezzinoğlu, evvelki gün, böyle bir gündemi olmadığını kendisi ifade etti.)

Kahve ahalisi Davutoğlu’nun görevden ayrılmasına sevinmiş mi?

Hayır.

Herkes, ‘İyi başbakandı’ diyor. Bir ‘şaşırmışlık’ da yaygın.

En net cümleyi kuran, Halil Dayı’nın Mehmet.

Kendi şivesiyle, “Açık söyleyeyim” diyor, “Oraya selam, buraya selam diyip durmasına zıtıdım. Ama gitmesine çok üzüldüm. Allah’ı var. İyi adamıdı. Çalışkan adamıdı.”

Vatandaşın olan bitenler hakkındaki yorumu ne?

Oralarda, Cumhurbaşkanı’nı hala ilk ismiyle anıyorlar.

“Tayyip’in bir bildiği var herhalda.”

Şunu söyleyeyim, Follu’nun kahvesinde, tepkiler daha ölçülü. Twitter mwitter bilmedikleri için ortalıkta kol gezen fitneden fesattan haberleri yok.

İstanbul’da konuştuğum değişik seviye ve mesleklerden AK Partililer, tenkitlerini de, desteklerini de daha şedit, daha fanatik kelimelerle dile getiriyorlar.

Köylerde dolaşırken haber maber takip etmedim.

Dönüş yolunda, radyodan AK Parti Grup Başkanvekili Nurettin Canikli’yi dinledim.

Birkaç saat önce yazıp gazeteye gönderdiğim, ‘400 vekil senaryosu’ bir ‘erken seçim’i ihtiva ediyordu.

Canikli’yse, haziran başında Meclis’e getirecekleri ‘Partili Cumhurbaşkanlığı’teklifinden bahsediyor ve “Erken seçimi aklınızdan çıkarın” diyor.

Bir an ‘Ofsayta düştük’ dedim.

Sonra, sorguladım. Baktım, kaygılandığım kadar açığa düşmemişim.

Evet, erken seçim, Cumhurbaşkanı’nın birinci seçeneği değil. İkinci seçeneği de değil.

İlkesel olarak, ‘erken seçim’i tercih etmiyor.

Fakat, şimdiki Meclis’ten anayasa çıkarma imkanı tamamen ortadan kalkarsa, A planı veya B planı değil de, C Planı olarak, erken seçimle Anayasal çoğunluğa ulaşma seçeneği gündeme gelir.

Durum bundan ibarettir.