Karar gazetesi yazarı Akif Beki, "Başörtülülere ayrımcılığı Fikri Sağlar savununca, savcılık hemen harekete geçti. Halkı kin ve düşmanlığa tahrik ile aşağılama suçundan resen soruşturma başlatıldı. Ama CHP'nin tepe yönetimindeki başörtülülere yönelik karalayıcı, ayrımcı hakaret ve aşağılamalar hiçbir savcıyı alakadar etmedi. CHP'de siyaset yapan başörtülülerin ayrımcılıktan korunma hakkı yok sanki" görüşünü savundu.
Beki yazısında, "Siyasi tercihini farklı kullanan, mesela CHP'de siyaset yapan başörtülülerin ayrımcılıktan korunma hakkı yok sanki. Sağlar'a soruşturma işgüzarlık, o ayrı. Ona açıldı, bunlara da açılsın demiyorum. Savcıları göreve çağırmıyorum. Fakat o aşağılama da bunlar niye değil? Çifte standarda dikkat çekiyorum." düşüncesini dile getirdi.
T24 yazarı Mehmet Y. Yılmaz'ın dünkü "Vitrin süsü!" başlıklı yazısına köşesinde yer veren Beki, "Mehmet Yılmaz, haklı olarak soruyor: '12 yıl önce CHP'nin başörtülü kadınları üye yapmasını alkışlayan Erdoğan, ne değişti de bugün türbanlı bir kadının CHP fotoğrafında yer almasını bu şiddette eleştiriyor?' 12 yıl önce güzeldi, arkasının gelmesi gerekiyordu. Şimdi arkası getirilince niye kötü? " Öteki başörtülülere saldıran partizanlarını durdurmalı, tersinden ayrımcılığa maruz kalanlara sahip çıkmalı değiller mi?" ifadesini kullandı.