Karar yazarı Akif Beki, adı ‘Demokrasi ve Özgürlük Adası’ olarak değiştirilen ve çehresi değiştirilerek törenle açılan Yassıada’da, oda ve borsaların ortaklığıyla kurulan ‘Katre Island Hotel’in hizmete girdiğini hatırlatarak, "Yassıada bile beş yıldızlı bir tatil adasına çevrildiyse varın Diyarbakır Cezaevi’ni bekleyen tehlikeyi siz düşünün! Menderes ve arkadaşlarının yargılandığı yerlerde yeller esiyor. Serin deniz yelleri, ılık imbatlar, tatlı yaz meltemleri..." dedi.
Beki, "Yadırgamamak elde değil... İlan edilen amaca da ters. Şehitlerin hatırasını yaşatmayı bırakın, asgari saygıya bile uygun düşmüyor. Nerede kaldı geçmişin acı hatıralarını canlı tutmak, yüzleşmek! Hafıza müzesi yapmak için yola çıkılmıştı, bildiğiniz tatil adasına çevrildi. Yassıada’nın başına bu gelebiliyorsa Diyarbakır Cezaevi’nin başına neler gelmez..." düşüncesini dile getirdi.
Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Tayyip Erdoğan'ın Diyarbakır ziyaretindeki"Geçmişte uzunca bir dönem adı zulümle, işkenceyle, insanlık dışı muamele ile anılan Diyarbakır Cezaevini yakında boşaltıyor ve kültür merkezi olarak sizlerin hizmetine sunuyoruz. Böylece Diyarbakır’ın hafızasındaki bir kötü anıyı ortadan kaldırmış oluyoruz" sözlerini hatırlatarak şöyle devam etti:
"Yani zaten vaat edilen, beklendiği gibi bir utanç müzesi yapmak değil. Acı hatıralarını ibretialem için koruyup yaşatmak, işkence geçmişiyle yüzleşmek istenmiyor. Onları silmek, şehrin hafızasından kaldırmak isteniyor. İnşallah Yassıada, kötü örnek olmaz. Emsal filan alınmaz. 'Diyarbakır’ın hafızasındaki kötü anıları ortadan kaldırma' sözü de birçok başka söz gibi dilerim unutulur, tutulmaz. Yoksa kültür merkezinden ne kastedildiğini, bir demokrasi ve özgürlük projesini daha bekleyen akıbeti artık siz düşünün."