Karar yazarı İsmet Berkan, "Erdoğan’ın Türkiye’deki milliyetçi muhafazakar kitlelerin milli hislerini gıdıklayan genişlemeci politika vaatleri, döndü dolaştı onu sıkıştırıyor şimdi. Bu sıkışıklık yüzünden, bir yandan Esad’la barışmayı ve görüşmeyi; bir yandan da Esad’ın ülkesine kendi arka bahçesiymiş gibi tankı ve askeriyle girmeyi aynı anda ve hatta neredeyse aynı cümle içinde konuşabiliyor. Bugün tanık olduğumuz şey, Tayyip Erdoğan’ın kendi dış politikasının kendi ayağına dolanmasından başka bir şey değil" ifadelerini kullandı.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın Esad ile görüşmeye açık kapı bırakmasını yorumlayan Berkan, "Şimdi Esad’la görüşmeye, yeniden eskisi gibi yakın dost olunmasa bile birlikte iş yapılmaya çalışılıyor. Nedir o birlikte yapılacak işler? İki temel şey var: 1. Esad’ın Suriyelileri geri alması; 2. PKK/YPG’yi sıkıştırması. Türkiye’deki ve başka ülkelerdeki Suriyelileri ülkeden kovan bizzat Esad’ken, o göçmenler neden geri dönsün? Esad kaç kere geri dönün çağrısı yaptı, kimse dönmedi. Çünkü; 1. Ülkede çatışmalı ortam tamamen bitmiş değil; 2. Geri döneceklerin başına ne geleceği belli değil; 3. Ortada bir ‘Suriye ekonomisi’ olmadığı için dönenlerin nasıl hayatta kalacağı belli değil. Tayyip Erdoğan Esad’la görüşüp hangi ilave güvenceleri alacak da göçmenlere dönüş yolu açılacak? Onları zorla yollayacaksak o görüşmeyi beklemeye ne gerek var?" diye yazdı.
Yazının tamamı için tıklayın...