Kars Çevre ve Kent Hukuku Derneği (KARÇEV) Yönetim Kurulu Başkanı İnan Akgün Alp, “Adalet Bakanı’nın Kars ziyareti sırasında, 1995 yılında özelleştirilen Et Balık Kurumu arazisi üzerinde şu anda villalar yapıldığını iddia eden ilimiz milletvekilleri Cumhuriyet tarihi boyunca Kars'ta yapılan en büyük imar usulsüzlüğünü bizzat Sayın Bakan’ın huzurunda ikrar etmişlerdir. Söz konusu 800 dönümlük alanın en az 320 dönümünün kamuya ayrılması gerekirken acaba AKP ve MHP’li belediyeler tarafından bu alan ayrılmış mıdır ayrılmamış mıdır? Kamuyu ayrılması gereken 320 Dönümlük bu alanın bugünkü parasal büyüklüğünün 320 milyon lira olduğu düşünülürse sebep olunan kamu zararının büyüklüğü daha iyi anlaşılacaktır” dedi.
KARÇEV Yönetim Kurulu Başkanı Alp ve dernek yönetim kurulu üyesi Fırat Acay basın toplantısı düzenledi. “Adalet Bakanı Sayın Bekir Bozdağ’ın 22 Temmuz günü ilimize yaptığı ziyaret ve bu ziyaret sonrasında ortaya çıkan ibret verici sahneleri değerlendirmek üzere huzurlarınızdayız” diyen Alp, şunları söyledi:
“Adalet Bakanı’nın Kars ziyareti sırasında, 1995 yılında özelleştirilen Et Balık Kurumu arazisi üzerinde şu anda villalar yapıldığını iddia eden ilimiz milletvekilleri; Cumhuriyet tarihi boyunca Kars'ta yapılan en büyük imar usulsüzlüğünü bizzat Sayın Bakan’ın huzurunda ikrar etmişlerdir.
1995 yılında kadar kamu tarafından işletilmekteyken Tansu Çiller’in başbakanlığı döneminde özelleştirilen Et ve Balık Kurumu arazisi imara açıldıktan sonra faaliyetlerine son vermiş ve arazisi üzerinde hummalı bir inşaat faaliyeti başlamıştır.
1995 yılında yapılan özelleştirme uygulamasını eleştirmek isteyen il milletvekilleri bu ilin son 18 yılın 16 yılında AKP’li ve MHP'li belediyelerin yönettiğini ve bu alana imar izninin de kendi belediyeleri tarafından verildiğini unutmuş görünüyor.
Bu konuda kent hukukunu ihlal ettiğini düşündüğümüz husus şudur: 3194 sayılı İmar Kanunu’nun 18. maddesi uyarınca, imara açılacak alanların yüzde 40’ına kadar olan bölümünün meydan, yol, yeşil alan, okul, ibadethane, karakol, sağlık tesisi, kentsel toplanma alanları, belediye hizmet alanları gibi alanlarda kullanılmak üzere düzenleme ortaklık payı olarak kamuya ayrılması gerekirdi. Halk arasında ‘18 uygulaması’ olarak adlandırılan bu madde ile imara açılan söz konusu 800 dönümlük alanın en az 320 dönümünün kamuya ayrılması gerekirken acaba AKP ve MHP’li belediyeler tarafından bu alan ayrılmış mıdır ayrılmamış mıdır? Kamuyu ayrılması gereken 320 dönümlük bu alanın bugünkü parasal büyüklüğünün 320 milyon lira olduğu düşünülürse sebep olunan kamu zararının büyüklüğü daha iyi anlaşılacaktır. İmar planı yapılırken o bölgedeki düzenleme ortaklık paylarının özelleştirilen alan dışından ayrılmış olması ise özelleştirmeye konu alan üzerinde kentsel rant yaratıldığı gerçeğini de değiştirmez.
İl milletvekillerinin bu beyanlarını Kars Cumhuriyet Başsavcılığı’nın ihbar olarak kabul etmesi gerekir ve İmar Kanunu’nun 18. maddesine uygun bir uygulama yapılıp yapılmadığının soruşturulması gerekir. Düzenleme ortaklık paylarının hesap cetvelleri üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılarak kamu zararının tespit edilmesi gerekir. Aday oldukları gün Kars’a hizmetkâr olmaya geliyoruz deyip bugün yüksek bir kibirle kendilerini Kars'ın sahibi olan olarak ilan eden il milletvekillerinin kendi partilerinin belediyeleri tarafından yapılan bu büyük imar yolsuzluğunun da aslında siyasi sorumluları oldukları unutulmamalıdır.
Buradan ilimize yeni atanan Kars Cumhuriyet Başsavcısı’na seslenmek istiyoruz. Sayın Başsavcım; Yeni göreviniz hayırlı olsun. Gerçi başsavcı olarak ilk icraatınız ahır ve et entegre tesisi açmak gibi bir talihsizlik oldu. Ama bu vesileyle Kars tarihinin en büyük imar usulsüzlüğüne de muttali oldunuz. Bu denli büyük bir imar usulsüzlüğünün AKP’li ve MHP'li belediyeler tarafından yapılmış olması nedeniyle sessiz kalmayacağınıza ve Cumhuriyetin bir Savcısı olarak görevinizi yapacağınıza inancımız tamdır. Şu hususu da önemle vurgulamak istiyorum, tapudaki kayda ve kesinleşmiş imar planlarına güvenerek bu alanda yatırım yapan, arsa alan satan hemşerilerimiz asla endişelenmesinler, burada bir suç varsa bu suç kamu görevlilerinindir ve bu görev suçudur.
Bu anlatılanlar ışığında Adalet Bakanı Sayın Bekir Bozdağ’ın bir günlük Kars ziyaretinin tablosu şudur:
Kentimiz parsel parsel satılmıştır. İl milletvekilleri 90'lı yıllarda yapılan özelleştirme uygulamalarını örnek göstererek aslında 18 yıl boyunca belediyelerde yapılan usulsüzlüğü unutturmaya çalışmaktadırlar. Kars tarihinin en büyük imar usulsüzlüğüne 18 yıldır hukuk sessiz kalmıştır. Halka hizmetkâr olmaya geldik diyerek yola çıkanlar, bütün bu tabloya rağmen hala kendisini Kars’ın sahibi ilan etmeye çekinmemektedirler. Vatansever Kars halkı bu tablo karşısında Kars Çevre ve Kent Hukuku Derneği öncülüğünde Cesur ve Haklı bir mücadele başlatmıştır. Bu Mücadelede bizlerle beraber olan; sağ-sol, Türk-Kürt, Alevi-Sünni ve kadın-erkek ayrımı gözetmeksizin, mesele memleket meselesi diyen, bütün halkımızı saygı ile selamlıyoruz.”