Dostlar Tiyatrosu'nun Marx'ın Dönüşü oyununda Marx'ı canlandıran üstat Genco Erkal, oyunun geçmiş ve bugün arasında salınan 'öğretici ve mizahi bir yanı olduğunu' anlatıyor. Sabah'ta yer alan haber: Karl Marx'ın, öbür dünyada sıkıldığını ve dünyaya geri dönüp yarım kalan hesaplaşmasını yaşamak ve kendisini savunmak istediğini bir düşünün. Bununla ilgili kıyameti koparan Marx sonunda izni alıyor ve bürokratik bir hata sonucu Londra'ya değil de 2009'un New York'unda yoksullarla dolu Soho Mahallesi'ne geliyor. Yaşamı boyunca New York'u görme fırsatı bulamadığı için bu duruma da çok bozulmuyor ve 2009'un gazetelerini karıştırmaya başlıyor. Akabinde kriz haberlerine "Ben zaten demiştim," yorumu yapmaya başlıyor. Bu hikâye, Dostlar Tiyatrosu'nun yarın ilk kez Muammer Karaca Tiyatrosu'nda sahnelenecek yeni oyunları Marx'ın Dönüşü'ne ait. ABD'li yazar ve aktivist Howard Zinn'in Marx in Soho ismiyle kaleme aldığı ve Genco Erkal'ın hem yönetip hem de yazdığı oyunun sahneye konuluşu, özellikle küresel kriz sonrası basının daha fazla söz etmeye ve kitaplarının daha fazla ilgi görmeye başladığı bir döneme denk geliyor. Erkal da, tam da buna parmak basarak oyun için yola çıkış hikâyesini SABAH'a şöyle anlatıyor: "Bundan dört yıl önce Zinn'in 1999'da yazmış olduğu bir metin geçmişti elime. Okuyunca çok beğendim. Tabii zamanlamasını düşündüm. Kendi kendime bunu birgün mutlaka yapmalıyım dedim. Son krizle beraber yerli ve yabancı basın Marx'ın düşüncelerini yer vermeye ve onun düşünceleri tekrar gözden geçirilmeye başlanınca işte zamanı geldi dedim." Güncellenen metin Oyun hazırlıkları sırasında bazı değişiklikler de yapılmış. Zinn'in yazdığı orijinal metindeki on yıl öncesinin haberleri, bugünün kriz, İkinci Körfez Savaşı ve Gazze işgali gibi haberlerle değiştirilmiş. Ayrıca yine oyunun aslında olmayan bir şey yapılarak arka plana haberlerden, Marx'ın Paris'te oturduğu evden, Paris Komünü'nden, karısına ve arkadaşlarına ait görüntülerden oluşan görseller konmuş. Erkal, Zinn'in oyunu yazarken Marx'ın kapitalizmin bugünkü merkezine gelmesini istediği için New York'u seçtiğinin altını çiziyor. Oyunun Marx'ın yaşadığı dönemdeki haliyle bugün arasında sürekli gidip gelen esprili bir anlayışa sahip olduğuna dikkat çeken Erkal şöyle diyor: "Oyunda Marx'ın çevresiyle alay eden, hatta kendisini de eleştiren bir mizah var. Örneğin bir yerde 'Ben Marksist değilim' diyor ve kendi düşüncelerinin Marksist olanlar tarafından nasıl çarpıtıldığını söylüyor ve sosyalizm deneyimlerinde yapılan hataları da üstü örtük bir biçimde eleştiriyor. Örneğin 'Ben bireyin özgürlüğünden bahsettim. Komünizmin amacı da zaten bu özgürlüğe sahip yeni bir insan yaratmaktır,' diyor. " Marx'ın Dönüşü'ndeki anlatım biçiminin de zengin olduğunu vurgulayan Erkal, oyunun çok ciddi ekonomik ve politik konulara, Marx'ın özel hayatı bağlamında girmesinin önemli olduğunu söyleyerek ekliyor: "Zaten oyunun yarısından fazlası, üç çocuğunun ölümü, kıskançlıklar arkadaşlıkları gibi Marx'ın özel hayatıyla ilgili. Örneğin Marx'ı en çok eleştirenlerin başında karısı geliyor. Karısı, onu işçilerin anlamayacağı bir dille fazla teorik yazmakla suçluyor. Erkal, Marx'ın kendisiyle de yaşadığı hesaplaşmalardan şöyle bahsediyor: "Marx, örneğin '1848 yılında kapitalizmin bittiğini ilan etmekle yanılmışım. Kapitalizmin bu denli kendini yenileme gücüne sahip olduğunu görememişim," diyor ama kapitalizmin sonunu yine kendisinin hazırlayacağı görüşünden vazgeçmiyor ve oyunda 'Kapitalizm çok büyük işler başarmıştır ama kendi kuyusunu kazmaktadır' diyor. " Dostlar Tiyatrosu olarak, turne yapmayı seven bir tiyatro olduklarını söyleyen üstat Genco Erkal, gelen teklifleri değerlendireceklerini ve bu eseri daha fazla insana sergilemeyi amaçladıklarını sözlerine ekliyor.