Hürriyet yazarı Uğur Gürses, karşılıksız çeklerde yaşanan gelişmelerin ekonomik göstergeler açıdan “alarm verici” olduğunu söyleyerek, "Ticari yaşamda ödemeler zincirleme yürür, durumu iyi olan bir firmanın iş yaptığı taraflardan birinin ödeme zorluğuna girmesi, durumu iyi olan firmaların da nakit akışını bozar, temkinliliğe yol açar" ifadelerini kullandı. Gürses, 2014 yılında ibraz edilen çeklerin yüzde 3'ünün karşılıksız çıktığını söyledi.
Gürses, "2012 Şubatından sonra, kesilen çekler karşılıksız çıktığında artık hürriyeti bağlayıcı hapis cezasının uygulanmadığını" hatırlatarak, “Karşılıksız çeklerin, il bazında da belirgin biçimde alarm verdiğini” söyledi. Gaziantep, Kahramanmaraş, Kayseri gibi ekonomik potansiyeli yüksek illerin karşılıksız çek oranlarında yaşanan artışın nedeni için şu ifadeleri kullandı: “Bunun nedeni belli; IŞİD tehdidi nedeniyle 2014 Haziran sonrası Suriye ve Irak sınırımızdan mal sevkiyatının azalması, Rusya'daki kriz ve de iç pazarın yavaşlaması etkili olmuş.”
Uğur Gürses’in Hürriyet’te “Karşılıksız çekler ne anlatıyor?” başlığıyla yayımlanan (21 Eylül 2015) yazısı şöyle:
Ekonomik faaliyetlerdeki işleyişin kalbinde olan kredi ve ödemelere dair gelişmeler, gidişatın yönünü anlamamız için bizlere ışık tutar. Banka kredilerde batıkların artması reel kesimin zorlandığının işaretidir. Ancak bu 3 ay geriden gelir; geri ödenmeyen kredinin banka bilançolarına yansıması en az 3 ay alır. Dolayısıyla bunu 'dikiz aynasından' görürüz.
Oysa karşılıksız çek gelişmeleri, izleyen ayın ikinci haftasında yayınlanır. Bu şu açıdan önemli; ticari yaşamda ödemeler zincirleme yürür, durumu iyi olan bir firmanın iş yaptığı taraflardan birinin ödeme zorluğuna girmesi, durumu iyi olan firmaların da nakit akışını bozar, temkinliliğe yol açar. İşte buradaki gelişmeler alarm verici.
2012 Şubatından sonra, kesilen çekler karşılıksız çıktığında artık hürriyeti bağlayıcı hapis cezası uygulanmıyor. Ekonomik suça ekonomik ceza ilkesi geçerli. Bu yüzden, ticari muhatabı tarafından kesilen çekleri kabul eden tacirlerin, onların ticari itibarını ve riskini de baştan ölçmüş olmaları gerekiyor. Artık sadece ticari risk ve itibar terazisi geçerli olduğundan, bankalara ibraz edilen çekler ve karşılıksız çıkan çekler, ekonomik faaliyetin ve bunun yönünün iyi bir göstergesi.
2014 yılında bankalara ibraz edilen 23.2 milyon çek yaprağının üzerinde yazan tutarların toplamı tam 601 milyar TL idi. Bunun 673 bin adedi karşılıksız çıktı; üzerindeki tutarların toplamı ise yaklaşık 20 milyar TL idi. Bu kabaca, ibraz edilen çeklerin yüzde 3'ü karşılıksız çıkmış demek.
Türkiye Bankalar Birliği'nin derlediği bilgilere göre; bu yılın ilk 8 ayında bankalara ibraz edilen çek miktarı yüzde 4 gibi düşük oranda artarken, bu çeklerin üzerinde yazan tutarların toplamı yüzde 15.7 arttı. Oysa bu çeklerden karşılıksız çıkanlarının sayısı yüzde 20.8 arttı. Daha fazlası, karşılıksız olanların üzerinde yazan tutarlar yüzde 48.5 arttı. Bu tablo; ticarette alacak tahsillerinde sorunların büyüdüğünü söylüyor. Çeklerin sadece ödeme aracı olarak değil, aynı zamanda 'vadeli çek' uygulaması ile taksitlendirme-kredilendirme aracı ve hatta teminat işlevli kullanımı olduğu hesaba katılırsa; birincisi, çekmecelerden yüksek meblağlı çekler bankalara ibraz edilmeye başlanmış, ikincisi de önceki yıla göre fazla sayıda ve yüksek meblağlı çekler karşılıksız çıkmaya başlamış demektir.
8 aylık birikimli veriler, karşılıksız çıkanların ibraz edilenlere oranının çek sayısında yarım puan, çek tutarında ise 1 puana yakın arttığını gösteriyor.
Bir başka dikkat çeken unsur; ibraz edilip karşılıksız işlemi yapılan ama daha sonra ödenen çeklerdeki gelişme ilginç. Karşılıksız çeklerde; karşılıksız işlemi yapıldıktan sonra ödenenlerin oranı, yüzde 30'lardan yüzde 20-25'lere gerilerken, ağustos ayında daha sert biçimde gerileyerek yüzde 8.5'e düştü. Geçen yıl ağustosta, her üç karşılıksız çekin biri, 'arkası yazıldıktan' sonra ödenirken, şimdi bu 12'de bire düşmüş. Ödemelerde sorunun iyi bir göstergesi.
Tüccar iller karşılıksız listesinde
Üçüncüsü de toplam tutarda yüzde 78 artan karşılıksız çekler, il bazında da belirgin biçimde alarm veriyor.
Yıllık açıdan ilk karşılaştırılabilir veri olan Ağustos ayında çok dikkat çeken unsur; ibraz edilenler içindeki karşılıksız çek oranında alt sıralarda yer alan ve ticarette ağırlığı olan illerin hızla basamak yükselmesi. Örneğin Gaziantep, 2014 ağustosunda 40. sırada yer alırken, bu yıl ağustosta 6. sıraya yükseldi. Karşılıksız çek oranı neredeyse ikiye katlanmış. Kahramanmaraş, 37. sıradan 9. sıraya yükselmiş; Kayseri, 50. sıradan 14. sıraya çıkmış. Bunun nedeni belli; IŞİD tehdidi nedeniyle 2014 Haziran sonrası Suriye ve Irak sınırımızdan mal sevkiyatının azalması, Rusya'daki kriz ve de iç pazarın yavaşlaması etkili olmuş.
Karşılıksız çek oranında ilk 20'de yer alan iller içinde, üst sıralarda Güneydoğu illerini görenler, "Terör karşılıksız çeki patlattı" diye yorumlayabilir. Bu pek doğru değil. İlk 5'te yer alan bu iller; Hakkâri, Bitlis, Bingöl, Mardin ve Van. Oysa 2014 ağustos ilk 5 sırada da; Hakkâri, Batman, Bitlis, Siirt ve Adıyaman vardı. Bu illerin görece yoksul olması ve hane halkı tüketiminin zayıf olması, ticaret ve risk değerlemesi, iş yapma alışkanlıkları bakımından da görece fazla rekabetçi olmadıkları dikkate alınırsa sıralama şaşırtıcı değil. 2014 ağustosunda ilk 20'de 12 Güneydoğu ili yer alırken, 2015 ağustosunda 10 Güneydoğu ilinin yer alması da bu tezi desteklemiyor zaten.