Türkiye Bankalar Birliği, kanun ve düzenlemelere göre, bankaların banka ve kredi kartlarına ilişkin yaptıkları masrafların kart hamillerine yansıtılmasının hukuka uygun olduğunu bildirdi.Türkiye Bankalar Birliği'nden (TBB), kredi kartı ücretlerine ilişkin yapılan ve web sitesinde de yer alan açıklamada, son günlerde banka ve kredi kartlarına ilişkin olarak bazı yargı kararlarına atıfta bulunularak, kredi kartı ücretlerinin yasal dayanağının bulunmadığı yönünde haber ve yorumlar yer aldığı, ayrıca, bankaların bazı müşterilerinden kredi kartı ücretlerinin iptaline ilişkin başvurular alındığı belirtildi.
Kredi kartı ücretlerinin, kartın talebi ile başlayıp kullanım süresi boyunca devam eden, banka tarafından verilen çeşitli hizmetlerin ve operasyonel işlemlerin maliyetleri karşılığında kart hamillerine yıllık olarak yansıtılan bir bedel olduğu kaydedilen açıklamada, maliyetleri oluşturan başlıca işlemler ve hizmetlerin; kart basımları, yurt dışından temin edilen kart plastikleri ve bunların üzerlerindeki çipler ile kart ve çip üzerine kart sahibine ilişkin bazı bilgilerin yazılması, operasyonel maliyetler, her ay düzenli olarak gönderilen ekstrelerin basım ve gönderilme maliyetleri, sigorta maliyetleri, uluslararası kredi kartı kuruluşlarına ödenen lisans bedeli ve çeşitli ücretler, müşteri hizmetlerini sağlamak için 7 gün 24 saat çalıştırılan personele ödenen ücretler ve bunlara ilişkin yatırımlar ile teknolojik altyapı maliyetleri olduğu aktarıldı.
"ÖDEME TALEP EDİLEBİLİR" Açıklamada, "6762 sayılı Türk Ticaret Kanunu, Bankacılık Kanunu, 16 Ekim 2006 tarih ve 2006/11188 Sayılı Bakanlar Kurulu Kararı, 2006/1 Sayılı Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası Tebliği, Banka Kartları ve Kredi Kartları Kanunu, 4077 Sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun ve Borçlar Kanununda yer alan düzenlemelere göre, bankaların banka ve kredi kartlarına ilişkin yaptıkları masrafların kart hamillerine yansıtılması hukuka uygundur" denildi.
Konuya ilişkin özel yasa niteliğindeki Banka Kartları ve Kredi Kartları Kanununun sözleşme şartları başlıklı 24. maddesine göre, kart hamilinin yaptığı işlemler nedeniyle sözleşmede yer alması koşuluyla faiz, komisyon veya masraf gibi adlar altında ödeme talep edilebileceği kaydedilen açıklamada, ayrıca, 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanuna göre, sözleşmede yer alan bir düzenlemenin haksız şart olarak nitelendirilebilmesi için söz konusu düzenlemenin tüketici ile müzakere edilmeden konulmuş olmasının yanı sıra tüketici aleyhine dengesizliğe neden olması ve bunun iyi niyet kurallarına aykırı olması koşullarının tamamının bir arada olması gerektiği belirtildi.
"KART ÜCRETİ, MAKUL VE DENGELİ" Kredi kartı ücreti alınabilmesine ilişkin Sanayi ve Ticaret Bakanlığı Tüketicinin ve Rekabetin Korunması Genel Müdürlüğü tarafından yayımlanan genelgelerde de, sözleşmelerde kararlaştırılmış olması halinde kart ücretinin kart hamillerinden alınabileceği ve bu düzenlemenin haksız şart olarak nitelendirilebilmesi için yukarıda değinilen üç unsurun bir arada olması gerekliliğinin açıkça belirtildiği aktarılan açıklamada, şöyle denildi:
"Bankaların, kredi kartlarına ilişkin olarak yukarıda belirtilen hizmetlerin ve altyapı yatırımların masraflarının karşılığı olarak talep ettikleri kart ücretleri, yapılan masraflar ile karşılaştırıldığında makul ve dengeli bulunmaktadır. Diğer taraftan, kart ücreti alınması iyi niyet kurallarına da uygundur. Zira bankalarca kart hamilleri, kendilerinden kart ücreti alınacağı konusunda muhtelif kanallarla bilgilendirilmektedir.
Sonuç olarak, belirtilen yasal düzenlemelere uygun olarak, bankalar ile müşteriler arasında imzalanan sözleşme hükümleri kapsamında talep edilen kredi kartı ücretlerine ilişkin yargı kararlarının bu bilgiler ışığında değerlendirilmesi gerekmektedir. Münferit davalarda, taraflar arasında imzalanmış olan kredi kartı sözleşmelerindeki düzenlemeler dikkate alınarak verilmiş bulunan yargı kararlarının, tüm kredi kartları için emsal oluşturması hukuken mümkün değildir."