Katar'da saadet parayla

Katar'da saadet parayla
Ortadoğu'nun küçük ama zengin ülkelerinden Katar'da, kadınlar hakları söz konusu olunca 'Allah'a şükür ki çok paramız var' diye avunuyor. Çok eşlilik yaygın, kadınların görünürde buna bir itirazı yok. Bir marka haline gelmeye çalışan ülke, uluslararası turnuvaların, araba yarışlarının mekanı durumunda. Türk dizileri diğer Arap ülkelerindeki gibi burada da çok izleniyor ve insanları yavaş yavaş değiştiriyor. İşte Yeni Şafak gazetesi yazarı Ayşe Böhürler'in Katar izlenimleri. Emine Erdoğan ve Kraliçe Şeyha Mosa'nın himayelerinde Devlet Bakanı Nimet Çubukçu, kadın milletvekilleri, sanatçılar ve yoğunlukla iş kadınlarından oluşan bir grup ile önceki hafta sonunu Katar'da geçirdik. Körfezin yeni gözdesi Katar'da Kraliçe Şeyha Mosa'nın heyete gösterdiği ilgi nedeni ile iki gün boyunca iş kadınları toplantısı körfez gazetelerinin manşetlerinde yer aldı. Bir butik ülke Katar bir butik ülke. 2000-2005 yılları arasında İslam Konferansı Teşkilatı'nın başkanlığını yapmış. İsmini daha çok Al Jazeera televizyonunu kurarak duyurmuş. Şimdiki yönetimin 12 yıllık bir tarihi var. Bölgenin önemli ailelerinden Misnedler daha önce mevcut Emir'e küserek bölgeyi terk etmiş, Kuveyt'e yerleşmiş. Ancak kızları Şeyha Mosa, Emir ailesi Thanilerin oğlu ile evlenince tekrar Katar'a dönmüşler. Katar'ın iki büyük ailesi Thaniler ve Misnedlerin dışında, İran asıllı Fardanlar, Osmanlı döneminde bölgede yönetici sınıfı temsil eden Jassim'ler, Katar'da yönetici sınıfta yer alan iş hacmine sahip en önemli aileler. Kadınlar şıklığı seviyor Katar'da kadınlar 2003 yılından bu yana seçme ve seçilme hakkına sahipler. Ancak ülkede henüz seçim yapılmadığı için bu özgürlük şu anda bir anlam ifade etmiyor. Katar'da kadınları daha çok swarovski taşlı, Dior, Channel tasarımı şık abayeler, lüks marka çantalarla birlikte görüyorsunuz. Abayelerin üzerindeki şilalar dindarlık derecesine göre sıkı veya gevşek bağlanıyor. Hemen hepsi makyajlı. Katarlı kadınlar Avrupa'da renkli giyseler de burada dış giyim olarak siyahı tercih ediyorlar. Kadınlar için anayasal eşitlik sağlanmış olsa da, kadınların boşanmadan-seçilmeye birçok noktada daha kat edecekleri çok yol var. Araba kullanma özgürlüklerini önemli bir ayrıcalık olarak görüyorlar. İlkokula kadar kız erkek bir arada eğitim görüyor. Sonrasında ise ayrı eğitim görüyorlar. Katar Devlet Üniversitesi haremlik selamlık bir üniversite. Katarlı aileler bu durumdan çok memnun. Kızlar üniversite içinde başları açık dolaşabiliyor. Bu arada öğrencilerin okul çantalarının bile Dolce Gabbana olduğunu söylemeden geçemeyeceğim. ‘Allah’a şükür paramız var’ Din eğitimi okullarda, en çok da ailelerde veriliyor. Kur'an eğitimi için yazın muvatta denen kurslar açılıyor. Örtü, gelenek olarak kadınlar için Katar sınırlarında vazgeçilmez bir şey. Başı açık kadınların hepsi yabancı. Katarlı kadınlar ülke içinde azami, ülke dışında da asgari ölçülerde örtülerine dikkat ediyorlar. Kadınların hakları söz konusu olduğunda “Allah'a bin şükür paramız var” sözü önde geliyor. Çok eşlilik yaygın, kadınların görünürde buna bir itirazı yok. Kadınların sorunlarına çözüm için yeni platformlar ve aile bakanlığı oluşturulmuş. Hayata indiğimizde ise “paramız var çok şükür” edası bu sorunların üzerinde ciddi bir perde oluşturuyor. Mücevher fuarında zıtlıklar Dünyanın en büyük mücevhercilerinin katıldığı fuar Katar imajı açısından çok iyi resimler sundu. Fuara girdiğimiz andan itibaren ise en pahalısından çiçekler, mücevherler ve yüzleri peçeli siyah abayeli kadınların oluşturduğu ortamdaki zıtlıklar insanda çarpan etkisi uyandırıyor. Stantlardan bir tarafta piyano, arp sesleri yükseliyor. Diğer tarafta Arap müziği... Bir tarafta gözleri dışında hiç bir yerleri görünmeyen siyahlı Katarlı hanımlar, diğer tarafta askılı derin yırtmaçlı tuvaletleri ile batılı manken kızlar. Türk dizileri talepleri de değiştiriyor Türk dizileri burada çok revaçta. Gazetelerde bu dizilerle ilgili çıkan haberlerde, kadınların dizilere bakarak kocalarından taleplerinin değiştiğini söylü-yorlar. Erkekler ise bu nedenle bu dizilerden şikayetçi imiş. Türk dizilerindeki gibi kendilerine davranılmasını isteyen kadınlar Katar erkekleri için sıkıntı oluşturuyormuş. Tutucu toplum değişiyor Gümüş dizisinin karakteri Songül Öden'e ilgi çok büyük. Katarlı büyük bir yayın kuruluşu Gümüş'ün Arapça versiyonundaki ismi ile Nur adına yakında bir gazete çıkacakmış. Dizideki gibi ev isteyen kadınlar iş dünyası için yeni talepler oluşturu-yor. Kıvanç Tatlıtuğ'un ünü ise daha fazla. Yağlı boya resimlerin satıldığı en basit dükkandan büyük merkezlerde her yerde resmi ve ismi var ama Muhammed olarak. Katar'ın tarihi sayılabilecek alışveriş merkezi Soog Vakıftaki dükkanlarda Türk dizilerine kilitlenmiş Arapları görmek şaşırtıcı olduğu kadar da hoş bir durum. K atar bir imaj ülkesi. Ultra modern bir batı ülkesi vitrini içinde çağdaş Müslümanlık teması hakim durumda. Tutucu özelliklere sahip olan Katar toplumu bu imaj çerçevesinde değişmeye çalışıyor. Türk dizilerinun bu değişimi nasıl etkileyeceği ise orada en canlı tartışma konularından. Reformların öncüsü Mosa Şeyha Mosa emirin ikinci karısı. Ancak diğer eşler ortada hiç görünmezken Mosa ülkesindeki tüm reformların öncüsü olmuş. Babasının yerine yumuşak bir darbe ile tahta geçen kocası ile birlikte 12 yıl içinde bir masal ülkesi yaratmayı başarmış durumda. Ülkenin tarihindeki en önemli zenginlik olan inci ticareti yerini artık petrol ve sıvılaştırılmış doğalgaza bırakmış. Petrol üretim rezervi 800 bin varil olan Katar, kendisini bir kaynak ülkesi olarak tanımlıyor. Petrol rezervlerinin yanı sıra dünya doğalgazının %15 ine sahip. 25.7 trilyon metreküp ile 200 yıllık doğalgaz rezervine sahip. Bu serveti kullanarak Katarlı yöneticiler ülkelerini dünyanın butik-marka ülkelerinden birisi haline getirmenin yanısıra, Katar'ı kültür-sanat-spor merkezi de yapmak istiyorlar. Dünyanın en ünlü tenis turnuvaları, araba yarışları artık Katar'da yapılıyor. Bunları gerçekleştirecek sahalar, spor merkezleri yılda iki kez kullanılmak üzere olsa da inşa edilmiş. Sanatçılara ve sporculara büyük imkanlar sağlanıyor. Burada her şey Katar imajına uygun yapılandırılıyor. Özel hayatlar dahil. Şehirleri şantiye gibi Katar, coğrafi olarak iki Kıbrıs adası büyüklüğünde; Suudi Arabistan'dan Basra Körfezi'ne uzanan 11.400 kilometre karelik bir yarımada. Katar kıyılarında yükselen gökdelenler, kuleler Katar'ın silüetini Amerikan şehirlerinden farksız hale getiriyor. Ama burada her şey yeni ve neredeyse son 12 yılda yapılmış. Şehirleri tam manası ile bir şantiye gibi. Her geçen gün yeni stilde bir bina şehrin silüetinde yükseliyor.