Katar'da iktidardaki el Tani ailesinin mensuplarından biri ve Katar’ın önde gelen inşaat şirketlerinden Sharaka Holding’in sahiplerinden Şeyh Abdülaziz bin Ahmed El Tani, "Bizim için için Körfez İşbirliği Konseyi (KİK) bitmiştir, bundan sonra bütün projelerimizi Türkiye’yle yapacağız" dedi.
Hürriyet gazetesinden İpek Yazdani'nin haberi şöyle:
Katar’da Şeyh Abdülaziz bin Ahmed el Tani’yle Sharaka Holding’in Yönetim Kurulu Başkanı olan ağabeyi Şeyh Abdullah bin Ahmed el Tani’nin meclisindeyiz. Meclis, burada ‘oturma ve ağırlama salonu’ anlamında kullanılıyor.
Katar’daki en büyük inşaat firmalarından ‘Sharaka Holding’in sahipleri, ikisi misafirleri ağırlama salonu olmak üzere içerisinde 6 tane villa bulunan bir sosyal tesiste yaşıyorlar. Meclise girdiğimizde bir duvarı boydan boya kaplayan mermerler ve lüks mobilyalar gözümüze çarpıyor. Kendisi de mimar olan bin Ahmed el Tani, salondaki avizeleri, mobilyaları ve mermerleri Türkiye’den getirttiğini söylüyor. Meclisin içinde ayrıca masaj salonu, Türk hamamı, jakuzi ve çocuklar için bir oyun salonu bulunuyor.
El Tani ailesi, Suudi Arabistan’ın başını çektiği Körfez ülkelerinin Katar’a uyguladığı ablukadan dolayı büyük üzüntü ve hayal kırıklığı yaşadıklarını anlatıyor. Şeyh Abdülaziz, “Khalas” (Yeter) diyor ve devam ediyor: “Bizim için Körfez İşbirliği Konseyi bitmiştir, bir kardeş diğer kardeşe böyle davranır mı? Bundan sonra bütün projelerimizde Türkiye ve Türk şirketleri bir numaralı iş yapacağımız yerdir. Ben ciddi anlamda Türkiye’de daha fazla yatırım yapmayı düşünüyorum. Türk şirketlerine de kapımız sonuna kadar açıktır, şu anda her iki ülke için de çok fazla iş fırsatları mevcut, bu fırsatı değerlendirmek gerekiyor.”
Şeyh Abdullah ise, “Müslüman olarak kardeşimiz olarak gördüğümüz bu ülkelerin bize yaptıkları bizi çok üzdü, bir sabah kalkıyorsunuz ve kardeşleriniz tarafından ablukaya alınmış vaziyette olduğunuzu görüyorsunuz ancak her şerde bir hayır vardır, çok şükür ki bu krizde Türkiye Katar’ın yanında yer aldı. Ancak Körfez’de birçok ülke Katar’ın Türkiye’yle yakınlaşmasını istemiyor, bunu kendi çıkarlarına aykırı görüyorlar” diyor
Şeyh Abdullah, Katar’ın bundan sonra özellikle Türkiye’den, Ortadoğu’nun diğer ülkelerinden ve Afrika’dan gelen ürünler için bir merkez halini alacağını söylüyor. Türk şirketleri için ihracat ve yatırım fırsatı olan sektörleri ise şöyle özetliyor:
"Medikal malzeme, ilaç, ameliyat malzemeleri ve inşaat malzemelerinde sonsuz fırsat var.
"Hatta sadece Türk şirketleri için Katar’da yapılacak bir serbest ekonomi bölgesiyle Katarlı şirketler için Türkiye’de yapılacak serbest ekonomi bölgesi de çok fazla istihdam yaratacaktır.”