Diyarbakır'da yapılan oturma eyleminin ardından basın açıklaması yapıldı. İlk sözü alan HDP Diyarbakır İl Eş Başkanı Zeyyat Ceylan, kayyım gidene kadar direnişlerinin süreceğini söyledi. Halkın kayyım atamasına karşı HDP’yi sahiplendiğini ifade eden Ceylan, Kulp’ta yaşanan patlama üzerinden HDP’yi karalamaya çalıştıklarını söyledi. Kulp olayını kınadıklarını ifade eden Ceylan, bu olayın detaylı bir şekilde araştırılarak halk ile paylaşılmasını istedi.
Kürt Yazarları adına konuşan yazar Sami Tan, halkın iradesini gasp edenleri geri gönderene kadar mücadelelerini sürdüreceklerini söyledi. Bu saldırıların Kürt diline, edebiyatına, kimliğine yapıldığını belirten Tan, “Dil çalışmaları engellendi, tabelalar indirildi. Dernekler kapatıldı. Biz buna Kürtçe’de ısrar ederek mücadelemizi sürdüreceğiz” diye konuştu.
Kürdistani ittifak adına konuşan Kürdistan Komünist Partisi Genel Başkanı Sinan Çiftyürek, Kulp Belediyesi'ne kayyım atamasına tepki gösterdi. Kayyım atamasını kınayan Çiftyürek, “Bu karanlık günler geçecek. Kayyım atanması bir parti meseldi değil, HDP’nin meselesi değildir. Bu halkın iradesi meselesidir. Çağrımızdır, hep birlikte kayyım politikalarına direnelim” çağrısı yaptı.
HDK Eş Sözcüsü ve Muş Milletvekilli Gülistan Kılıç Koçyiğit, iktidarın tükendiğini söyledi. İktidarın Kürtlere baskı uygulama dışında bir sözü olmadığını ifade eden Koçyiğit, şunları söyledi:
“Bu ülkeye, halklara söyleyecek bir sözü olamayan bu AKP-MHP halkın iradesi ile gidecektir. 1990’larda da katlettiniz. Köylerimizi boşaltınız yetmedi boyunlarına basarak cezaevlerine gönderdiniz. İşte yine buradayız. Demokrasi ve barış mücadelesi yürüyenleri pes etmeyecek. Askere, polise dayanan bu faşizminiz yenilecek, yeneceğiz. Bu halkın iradesine el koyarak mücadelesini bitiremezsiniz. Biz 31 Mart’ta AKP’ye kaybettirdiğimiz için bizden intikam almaya çalışıyor. İşte meydan... Ezdirmeyeceğiz, boyun eğmeyeceğiz. Kayyım operasyonuna karşı çapulcu medya açık oturum yaparak HDP’yi karalıyor.
‘HDP örgüte yardım ediyor’ diyorlar. Peki tek bir kanıt var mı? Yok... Günlerdir anneler il binamızda oturuyor. ‘Gelin içeri sizi dinleyelim, çözüm bulalım’ diyoruz. Bırakmıyorlar. Polis ablukasında aileleri oturtup meşruiyet devşirmeye çalışıyorlar. Barış Annelerimiz AKP il binası önünde oturmak istedi, peki ne oldu? Anneler gözaltına alındı. Hani anneler kutsaldı?
AKP bizi tek bir şeye mahkum etmek istiyor. ‘Size siyaset yaptırmayacağız’ diyor. Peki ne kalıyor geriye? Türkiye’nin eşitliği demokrasisi demokratik siyaset alanında kalacağız.
Kulp'ta patlama oldu. Havuz medyası HDP yaptı dediler. Ardından eş başkanlar tutuklandı, yerlerine kayyım atandı. Siz kayyım atayınca Kulplular AKP’li mi oldu? AKP’ye oy verenler bu siyasi darbeden dolayı boynu büküktür.”
HDP İpekyolu ilçe binası önünde devam eden protesto gösterisine belediye eş başkanları, milletvekilleri, Barış Anneleri, HDP'liler, TJA'lılar ve çok sayıda yurttaş katıldı. "Kayyum idaresi değil halk iradesi" yazılı pankart açılan nöbette, HDP Adana Milletvekili Tülay Hatimoğulları konuştu.
AKP ve MHP iktidarının, seçimleri yok saydığı için meşruluğunu kaybettiğine dikkati çeken Hatimoğulları, “Yerel seçimlerde özellikle İstanbul da 13 binlik yenilgiyi kabul etmeyip, 800 binlik yenilgiyi tadan bu iktidar, nasıl İstanbul’da YSK darbesini harekete geçirdiyse, Van, Amed ve Mardin’de atanmış kayyumlar da aynı anlamı taşımaktadır. Bugün İstanbul, Ankara, Mersin Adana'ya da kayyum atamayı hedefliyorlar. Bununla ilgili halkın kamuoyunun tansiyonunu ölçüyorlar” dedi.
AKP’nin kayyım atamaları ile iktidarını perçinleştirdiğini ifade eden Hatimoğulları, “Anneleri Diyarbakır İl Örgütümüzün önünde oturma eylemine ikna ettiler. Bütün anneler bizim için çok değerlidir. Bütün Annelerin gözyaşları asker annesinin de, gerilla annesinin de gözyaşının rengi bizim için aynıdır. Çekilen acının rengi, aynıdır. Tarihte örnekleri yaşanmış; Vietnam işgalini Amerikalı Barış Anneleri durdurmuşlardır. Asker annesinin ve gerilla annesinin fark etmeksizin hep birlikte barışın anahtarını bulup bu iktidarın önüne en açık bir biçimde koyalım. Bugün elbette biz annelerimize karşı duyarlı davranıyoruz ve davranacağız da, anlıyoruz çünkü onları. Benzer duyguları herkes yaşamaktadır. Bizler istiyoruz ki bu tepkiler asıl adresine yani hükümete dönmelidir. Barışın muhatabı savaşan güçlerdir. Masaya ve diyalog kurması gereken de bu güçlerdir. Barış böyle büyüyecektir bu topraklarda” diye konuştu.
Hatimoğulları, Meclis açık olduğu dönemde asker aileleri Meclis’te grubu bulunan bütün partileri tek tek ziyarete ettiğini ve annelerin çocuklarına kavuşması için HDP’nin sorumluluk üstlendiğini hatırlattı. Hatimoğulları, “Anneler dediler ki; ‘Bizim çocuklarımız PKK’nin elinde gelin el birliği le çocuklarımızı oradan getirelim’ Bu konuyu HDP Grup Başkanvekilleri gündeme taşıdı ve ‘Dediler ki gelin bu ülkede tüm herkesi temsil eden Meclis’te, gelin barış komitelerini oluşturalım’ ve ‘bu askerleri anneleri ile kavuşturalım’ fakat bu iktidar sağ kulağını çevirdi bize. Çünkü onun askerleri kurtarma gibi bir derdi yok. Eğer olsaydı bu teklifi kimin yaptığına bakmaksızın ailelerin talepleri arkasında durmayı başarırlardı” diye konuştu.
Hatimoğulları konuşmasını şöyle sonlandırdı: “Diyarbakır’da oturan anneler, Cumartesi Anneleri, AKP’nin İl Binası önünde oturan anneler aynı anneler değil midir? AKP iktidarı burada annelik duyguları özerinden bu toplumda bölücülük yaratmaya çalışıyor. Biz de burada tüm annelere sesleniyoruz, gelin savaşa karşı beyaz tülbentlerimizi birleştirelim.”