Saadet Partisi Genel Başkan Yardımcısı Şevket Kazan, parti kapatmalara dolayısıyla AKP’nin kapatılmasına karşı olduğunu ifade ederken, Cumhurbaşkanı Gül ve Erdoğan’a “böldünüz, bölüneceksiniz" mesajını verdi. AKP’nin kapatılması durumunda partinin “Gülcüler ve Tayipçiler" şeklinde ikiye bölüneceğini söyleyen Kazan, “Eden bulur, dinleyen ölür. Bunlar ettiler, bunlar Türkiye’nin tek ümidi olan bir partiyi, Türkiye’yi en kısa zamanda İslam dünyasının eteğine tutunacak bir Türkiye olmasını sağlayacak bir girişime en büyük darbeyi indirdiler. Onun için yaptılar, böldüler, bölünecekler" dedi. SP Genel Başkan Yardımcısı ve Refahyol Hükümeti’nin eski Adalet Bakanı Kazan, Barem Dergisi’ne parti kapatmaları ve AKP’ye ilişkin olası bir kapatma kararının sonuçlarını değerlendirdi. Mensubu olduğu Refah ve Fazilet Partisi Anayasa Mahkemesi tarafından kapatılan Kazan, parti kapatmalara dolayısıyla AKP’nin kapatılmasına karşı olduğunu kesin bir dille ifade ederken, Refah Partisi’nin kapatılmasının ardından “yenilikçi kanat" adı altında ortaya çıkıp bölünme oluşturan Gül ve Erdoğan’a “Eden bulur, böldünüz, bölüneceksiniz" mesajını verdi. Kazan, “Anayasa Mahkemesi AKP’nin kapatılmasına hükmedecek mi?" şeklindeki soruya “Hukuk hakim olacaksa, ortada suç teşkil eden bir eylem olmadığına göre bu parti kapatılmamalıdır" yanıtını verirken şunları söyledi: “Ancak hukukun hakim olacağı konusunda kaygım var. Çünkü Anayasa Mahkemesi’nde şu anda görevli olan hakimlerimiz ne yazık ki siyasi tercihle hareket etmektedirler. Şu anda Anayasa Mahkemesi içinde 4’e karşı 7 kişilik bir tablo oluşmuştur. İddianamenin kabulü aşamasında ‘bu dava görülebilir’ kanaatini ve Cumhurbaşkanı hakkında ‘bu dava devam etmeli midir?’ görüşünü ortaya çıkaran oylama sonuçları var. Cumhurbaşkanına ilişkin konuda biraz daha yumuşak bir hal müşahede edildi. İlk konuda 2’ye 9, ikinci konuda 4’e karşı 7 oy çıktı. Bu 7’nin tutumu çok önemli. Esasa ilişkin karara yönelik bir işarettir bu." Kazan, AKP’ye açılan kapatma davasının reddedilmesi durumunda, Türkiye’nin tedirgin bir dönemi atlatmış olacağını ve siyaset barışının yeniden sağlanacağını ifade ederek, “Türkiye’de siyasi partiler bundan sonra daha yürekli faaliyet sergiler. Siyasetin tartışma mekanı parlamento olur" diye konuştu. "YENİ PARTİ ESKİSİNDEN DAHA GÜÇLÜ OLAMAZ" Kazan, AKP’nin kapatılması durumunda ise siyasi arenada yaşanacak gelişmeleri şöyle değerlendirdi: “Şimdi kapatılırsa ne olur. Tayyip Erdoğan’ın bunu konuşmaması gerek. ‘bu parti kapatılamaz’ deyip kestirip atması lazım. Ama Erdoğan’ın kendisi de kapatılacağını düşündüğü için ‘Efendim A planımız, B planımız, C planımız’ diyor. İşte siyasi bir yanlış yapıyor burada. Erbakan Hoca da konuştu ama Anayasa Mahkemesi kararını verdikten sonra konuştu. Erdoğan, kapatılmadan bir şeyler söylemeye başladı. Neymiş ‘yeni bir parti kurarmış, eskisinden daha güçlü olurmuş’. Olamazsın. İdealist insanlara, bir parti kurmak, sonrası için daha güçlü gelineceğini düşündürtse de ‘menfaat bağlarıyla bağlı olan insanlar’ bu AKP’nin içinde çok yoğunlukta, yeni parti kurulduğunda yine kapatılacağı için başka taraflara gideceklerdir." “MESUT YILMAZ GİBİ MECLİS’İN TEPESİNDE OTURURSUN" AKP’nin kapatılması yönünde bir kararın Erdoğan’ı büyük sıkıntıya düşüreceğini söyleyen Kazan, “Hiç öyle boş yere ümit etmesin. ‘Efendim ben siyasi yasaklı hale gelirsem bağımsız aday olurum, tekrar parlamentoya girerim’ diyor. Girersin de ne olursun? Mesut Yılmaz gibi Meclis’in tepesinde oturursun. Girersin tabi girersin, bağımsız olarak girersin ama tepede oturursun. Başka bir şey yapamazsın ki. Partinin başına geçemezsin ki" dedi. "AKP İKİYE BÖLÜNÜR: GÜLCÜLER, TAYYİPÇİLER" AKP’nin kapatılması durumunda yeni bir oluşum gündeme geldiğinde, Abdullah Gül’ün de etkinliği olacağını kaydeden Kazan, şunları söyledi: “Gül’ün etkinliği demek TOBB Başkanı Rıfat Hisarcıklıoğlu’nun etkinliği demek. Gül ve Erdoğan aynı davadan yargılanıyor ama bu davanın kapatmayla neticeleneceğini tahmin eden hukukçular bile Gül’ü ayrı bir kefeye koyuyorlar. Diyorlar ki, ‘Cumhurbaşkanlığı süresi sona erinceye kadar karar ne olursa olsun ona işlemez’. Bu nedenler Abdullah Gül idaresinde bir AKP daha gerçekçi bir senaryo. AKP ikiye bölünür, Gülcüler ve Tayipçiler. Zaten olacağı da budur. Neden budur? Eden bulur, dinleyen ölür. Bunlar ettiler, bunlar Türkiye’nin tek ümidi olan bir partiyi, Türkiye’yi en kısa zamanda İslam dünyasının eteğine tutunacak bir Türkiye olmasını sağlayacak bir girişime en büyük darbeyi indirdiler. Onun için yaptılar, böldüler, bölünecekler."