Kürt siyasetinin önde gelen isimlerinden Kemal Burkay, Erdoğan-Zana görüşmesini ve Kürt sorunu ekseninde son dönemde yaşanan gelişmeleri değerlendirdi. Kürt siyasetinin önemli isimlerinden Kemal Burkay, NTV canlı yayınında son dönemde yaşanan gelişmeleri değerlendirdi.
Burkay Leyla Zana'nın "Bu işi Başbakan çözer" sözlerine bazı BDP'lilerin de katıldığını ancak PKK'nın silahlı güç olarak bu sürece ket vurduğunu dile getirdi.
Burkay'ın barışın önünde gördüğü engellerden biri de PKK içinde etkili olan Ergenekon.
İşte Burkay'ın konuşmasından satırbaşları: "BDP’lilerin önemli bir kısmı Leyla Zana gibi düşünüyor. PKK’nın bir askeri vesayeti var, halen gerilemiş değil. Bu Kürt toplumunda çoğulculuğu engelliyor. Silahlar sustuğu zaman siyaset de normalleşecek. BDP daha özgürce siyaset yapabilecek. Azarlandılar Osman Baydemir gibi, bu gibi siyasetçilerin çok olduğunu düşünüyorum."
Zana'nın çıkışının zamanlamasıyla ilgili ise şöyle konuştu:
"Leyla Zana’nın tavır değişiklinde Öcalan etkeni var mı diye düşündüm, PKK içindeki bir kısmın etkisi var mı? Bu mümkündür. Bu ihtimal bence var. Öcalan'ın görüşmeleri kesildi ama kendisi de görüşmek istemedi. Bu bence bir protestoydu: 'Silahlı çatışmaya gerek yok, hükümetle anlaştık' demişti. Barış için komisyon kurulacak denilmişti. Silvan eylemleri oldu, devam etti. Öcalan’ın by-pass edildiğini gösteriyor. Kandil çevresi Öcalan’ı by-pass etti. Suriye’nin, İran’ın ve içerideki etkisi olabilir. Derin devlet, Ergenekon dediğimiz şey. Halen Ergenekonun gücü var. Tümüyle havlu atmış değildir. Ergenekon’un PKK’nın içinde olduğunu biliyoruz. Öcalan farklı düşünebilir, ‘PKK beni dinlemiyor’ derse haklıdır. Leyla Zana’yla teması varsa, etkilemiş olabilir."
Berkay, Zana'nın çıkışı ve Öcalan'ın çağrısına rağmen ortaya çıkan farklı sonuçları da değerlendirdi:
"Bence PKK içinde bir görüş birliği yok. PKK içinde hiçbir şey yok diyorlar, tam bir birlik yok. Öcalan ile belli bir kesim arasında görüş farkı var.
Murat Karayılan’ın bir dediği bir dediğini tutmuyor. Duran Kalkan Murat Karayılan’a daha tutarlı. Karayılan dengeleri gözetiyor.
Barzani ve Talabani sorunu çözümü konusunda çok önemlidir. Saldırılar Türkiye’yi de, Irak’ı da rahatsız ediyor. PKK’nın varlığı oradaki denetimin sağlanmasına engel oluyor. Silahla mücadelenin başarı şansı olmadığını PKK’lılar da biliyor, Karayılan da bunu söylüyor. "
Kemal Burkay, Başbakan-Zana görüşmesinde gündeme gelen Öcalan'la ilgili talepleri de değerlendirdi:
"Salt onun talepleri değil. Türkiye’nin eğitim dili olması, seçmeli ders olmamasıdır. Hak-Par da eğitim dili olmasını istiyor. Biz de onu talep ediyoruz. İki saatlik ders sorunda devede kulak gibidir. Seçmeli ders komiktir. TRT Şeş’i ciddi önemli bir adım olarak gördük. İki saatlik bir dersi önemli adım olarak görenler var. 20-25 milyonluk bir halk varsa ana dilde eğitim onların haklarıdır. Sadece dil sorunu değil, yerinden yönetim de önemlidir. Dünyanın başka yerlerinde sorunlar nasıl çözülmüş, bunlara bakmak lazım.
Türkiye gibi bir ülkede yıllarca Kürtlerin, dillerinin yok sayıldığı bir ülkede bu talepler parçalanma gibi görüldü. İsviçre’de üç dil var, oranın dağılmasını düşünemezsiniz. Federatif demokratik bir ülke olabilir. Irak’ta şimdi böyle bir yönetim var."