Kış aylarını İstanbul’da, yazı ise memleketi Kastamonu’nun Taşköprü İlçesi Köçekli Köyü’nde geçiren emekli Sait Yurdagül, öldüğünde köy mezarlığındaki aile kabristanlığında defnedileceği mezarı kendi eliyle kazdı. Sait Yurdagül, birkaç gündür köy halkının meraklı bakışları arasında, köye 2 kilometre uzaklıkta bulunan aile kabristanlığına gidip, kazı yaptı
Kendi mezarını kazmak istediği fikrini ilk olarak cami imamı ile paylaştığını belirten Yurdagül, imamın da, ’Bundan daha sevap bir şey yoktur’ dediğini öne sürerek şöyle konuştu:
"Bir gün hoca efendiye ’Hocam, ben kendi mezarımı kazmak istiyorum. Bu uygun mudur, sevap mıdır, günah mıdır?’ diye sordum. Hoca efendi ise bana ’Kendi mezarını eğer kendi imkanlarınla kazabiliyorsan bundan daha sevap bir şey yoktur’ dedi. Ben de 1 ay önce yaz tatili için köyüme geldim ve kendi kabrimi kazmaya başladım. 2-3 gündür kazıyorum, çok az kaldı bitmek üzere" dedi.
Sait Yurdagül, bu davranışı nedeniyle köy halkı ve eşi Makbule’nin kendisine tepkili olduğunu ancak kararından dönmeyeceğini söyledi. Yurdagül , "Ölüm gerçek olup, hiçbir kimse ölümden kaçamayacağına ve her canlı ölümü tadacağına göre, ’Ne olur ne olmaz’ diyerek kendi mezarımı kendim kazıyorum. Kimsenin hakkı bana geçmesin" diye konuştu.
Eşinin kendi mezarını da kazmak istedini söyleyen Makbule Yurdagül ise, "Ben mezar kazmasına kızıyorum. Benim mezarımı da kazmak istediğini söyledi, ancak ben kabul etmedim. Ölmeden mezar kazmak da neymiş. Olur mu öyle şey. Zaten yaşlı, çok korkuyorum kazdığı mezarın içinde başına bir şey gelecek diye. Gücü yetmiyor, kendisini oralarda çok yoruyor ama kararından döndüremedim" dedi.
Köy halkı ise Sait Yurdagül’ün bu davranışını şaşkınlıkla karşıladıklarını ifade ederek, akli dengesinin de çok yerinde olduğunu söylediler.