Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Tayyip Erdoğan'ın, "Bu terörist gençlere bu üniversitelerde okuma hakkını vermeyeceğiz" sözleri sonrasında Boğaziçi Üniversitesi'nde yaşanan gözaltılarına ilişkin olarak KESK İstanbul Şubeler Platformu, açıklama yaptı. Açıklamada, "“İstanbul Belediye Başkanının ‘Bize oy vermeyene hizmet yok’ anlayışını, kamu kurumlarında ‘Bizden olmayana kadro yok’ zihniyetini şimdi de üniversitede görüyoruz. Adeta ‘Benden olmayana üniversitede okuma hakkı yok’ deniliyor. Biz buna izin vermeyeceğiz. Öğrencilerin yanında olup, bu anlayışa karşı mücadele edeceğiz” ifadelerine yer verildi.
Açıklamada KESK İstanbul Şubeler Platformu adına konuşan Eğitim Sen 3 No’lu Şube Başkanı Ayfer Koçak, Boğaziçi Üniversitesinde 19 Mart günü Afrin için lokum dağıtanlarla buna karşı çıkan öğrenciler arasında yaşanan gerginliği hatırlatarak, “Okul dışından gelen sivil gruplar üniversiteye girmeye çalışmış, AKP Gençlik kolları kampüs önünde toplanarak açıklama yapmıştır. Üniversite yönetimi durumu yatıştırmak, sükunete davet etmek yerine kamuoyunda oluşturulan algıyı güçlendirecek bir açıklama yayımlamıştır. Yaşanan bu provokasyon kasıtlı bir şekilde yandaş medya ve sosyal medya trolleri aracılığıyla hakikatle bağdaşmayan haberlerle bir algı operasyonuna çevrilmiştir" denildi.
Evrensel'de yer alan habere göre, Boğaziçi Üniversitesinin bir süredir Cumhurbaşkanı tarafından hedef tahtasına oturtulmuş durumda olduğunu belirten Ayfer Koçak, “Tüm bu gelişmelerden daha vahim olmak üzere OHAL döneminde binlerce akademisyeni üniversitelerden ihraç eden Yükseköğretim Kurulu da öğrenci disiplin yönetmeliğinin güncelleneceğini açıklamıştır. Cumhurbaşkanının yurttaşların eğitim hakkının siyasi görüşleri doğrultusunda engellenebileceğini ifade eden açıklamasına paralel bu YÖK açıklaması ülkemizdeki eğitim hakkının fiilen ortadan kaldırılması anlamına gelecektir” dedi.
ÜNİVERSİTELERE TOPYEKÛN SALDIRI
OHAL dönemi politikalarıyla üniversitelerin biat etmeye ve sınırsız itaate zorlandığını, iktidardan farklı düşünen herkesin “terörist” olarak yaftalanıp hedef gösterildiğini ifade eden Koçak, bilimsel çalışma yürütebilmenin temel koşulunun ise özgürlükçü akademik ortamın yaratılabilmesine bağlı olduğunu söyledi. Koçak, “KESK İstanbul Şubeler Platformu ve Eğitim Sen İstanbul Şubeleri olarak temel hak ve özgürlükleri savunacak özgür ve demokratik bir üniversite için var gücümüzle mücadele edeceğiz” diye konuştu.
Eğitim Sen 4 No’lu Şube Başkanı İzzet İldeş de söz alarak, YÖK’ün öğrenci disiplin yönetmeliğini Erdoğan’ın söylemleriyle paralel şekilde güncelleme hazırlıklarına tepki göstererek, “İstanbul Belediye Başkanının ‘Bize oy vermeyene hizmet yok’ anlayışını, kamu kurumlarında ‘Bizden olmayana kadro yok’ zihniyetini şimdi de üniversitede görüyoruz. Adeta ‘Benden olmayana üniversitede okuma hakkı yok’ deniliyor. Biz buna izin vermeyeceğiz. Öğrencilerin yanında olup, bu anlayışa karşı mücadele edeceğiz” dedi.
‘EĞİTİM HAKKINI ENGELLEME ÇABASI’
Eğitim Sen 6 No’lu Üniversiteler Şube Başkanı Görkem Doğan, Boğaziçi Üniversitesinde yaşananların ardından YÖK’ten öğrenci disiplin yönetmenliği güncellenecek açıklaması geldiğini hatırlattı. Cumhurbaşkanının da bu yönde açıklamalar yaptığını belirten Doğan, bu açıklamadan ‘siyasi suçlardan’ ya da görüşlerden dolayı eğitim hakkının engellenmek istendiğini anlıyoruz diye konuştu. Öğrencilerin siyasi görüşleri nedeniyle eğitim haklarının elinden alınmasının asla kabul edilemez olduğunu belirten Doğan “Bu şekilde bir yönetmelik en temel insan haklarına, İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi’ne ve bizim Anayasamıza da aykırıdır.” Ülkemizde birçok öğrencinin tutuklu olduğunu ve eğitim hakkının zaten engellendiğini söyleyen Doğan “Ama burada yapılmak istenen düzenleme bunu da aşıyor. İktidarın ya da üniversite yönetimlerinin beğenmediği siyasi görüşlerden olan öğrencilerin eğitim hakkını engelleme çabası var gündemde. Bu kabul edilemez. Bunun uygulanması bir yana dile getirilmesi bile vahimdir.”