Rum lider Nikos Anastasiadis, Yunanistan Başbakanı Aleksis Çipras ve Rum Ulusal Konsey üyeleriyle değerlendirmeler yapmak için görüşmelere bir hafta ara verilmesini talep etti.
Talep Türk tarafınca kerhen de olsa kabul edildi. Liderlerin Mont Pèlerin’de başlattığı toprak konusunda yoğunlaşan müzakereler, 20 Kasım’da Cenevre’de kaldığı yerden devam edecek.
Liderlerin Kıbrıs’taki siyasi baskıdan uzak, dağdaki bir otele kapanıp dünyadan soyutlanarak sürdürdüğü kamp formatındaki görüşmelerde Birleşmiş Milletler’e göre, Kıbrıs sorununu oluşturan tüm başlıklarda ve özellikle de toprak konusunda önemli ilerlemeler kaydedildi. Ancak zirvenin beşinci ve son gecesinde, çalışmalar tam sonuca doğru ilerlerken Rum tarafının erteleme talebi geldi.
Montreux yakınlarındaki Mont Pèlerin kasabasındaki müzakere kampında, toprak kriterlerinde uzlaşma ve 17 aydır devam eden Kıbrıs barış sürecini son aşamaya taşıyacak beşli konferans tarihinin çıkması bekleniyordu ancak iki hedef de tutturulamadı.
Rum lider Nikos Anastasiadis, Türk tarafının federal devletin idari sınırlarını belirleyecek olan toprak kriterlerindeki açılımlarına masada yanıt veremeyince zirve sonuçsuz kaldı.
Zirvenin sonuçsuz kalması, yıl sonuna kadar çözüm hedefiyle 17 aydır masada bulunan liderlerin, Alplerde yakalanan değerli bir fırsatı kaçırdıkları yönünde yorumlanıyor.
Rum Lider Anastasiadis zirvenin son gününde, siyasi partileriyle beşli konferans tarihinin belirlenmesi konusunda telefon görüşmesi yaptı. Haberi “son dakika” gelişmesi olarak veren Rum medyası, ülkenin en yüksek danışma organı olan Ulusal Konseyi oluşturan parti başkanlarının Anastasiadis’e, “zirvede bağlayıcı karar almama” uyarısında bulunduklarını duyurdu.
Haberin hemen ardından çözüm karşıtı cephenin lokomotifi Demokrat Parti DIKO’nun başkanı Nikolas Papadopulos, internet jargonunda “bağırma” anlamına gelen, tümü büyük harflerle yazılmış bir tweet attı. Anastasiadis’e yönelik Rumca mesajda, “ulusal konseyde bize danışmadan Mont Pèlerin'de bağlayıcı karar alınmaması gerekir” yazıyordu.
DİKO başkanının sert mesajıyla müzakere masasındaki atmosfer, bir anda değişti, Rum heyeti gerildi. Annan Planı döneminde devlet başkanı olan ve planın reddedilmesini sağlayan Tasos Papadopulos’un oğlu Nikolas Papadopulos’un tweet’i ile başlayan baskı, Rum Ulusal Konseyi’ndeki ret cephesini oluşturan diğer partilerle de devam etti. Edek, Vatandaşlar İttifakı, Dayanışma Hareketi ve Yeşiller Hareketi Anastasiadis’e “zirvede hiçbir karara imza atma” uyarısı yaptı.
Ret cephesinin girişiminden sonra Rum lider Nikos Anastasiadis'in, müzakerelerin karar alma eşiklerinde ileriye doğru adım atmaması dikkat çekti. Rum tarafında “Oxi” (Hayır) cephesi olarak bilinen siyasi grubun medyayı da kullanarak Rum lider üzerinde yarattığı kamuoyu baskısı, geceyarası geçildiğinde 1 haftalık erteleme talebine dönüştü.
Mont Pèlerin zirvesi sonuçsuz kaldı ancak süreç kopmadı, liderler toprak ağırlıklı müzakerelere 20 Kasım’da Cenevre’de devam edecek. Burada herkesin aklındaki soru şu; "Kaldıkları yerden devam edebilecekler mi?”. Mont Pèlerin zirvesinin amacı, dünyadan izole bir kampta, Kıbrıs’taki siyasi baskıdan ve spekülasyonlardan uzak, liderlerin özgürce siyasi irade sergileyerek karar alabilmesine olanak sağlamaktı. Rum liderin 1 haftalık erteleme talebi bu ortamı sonuçsuz bıraktı. Mont Pèlerin'deki tarihi fırsat, Kıbrıslıların yaygın deyimiyle "berhava edildi”.
Rum lider 1 hafta boyunca çoğu Kıbrıslı Türklerle federasyona tamamen karşı olan partilerin liderleriyle temas ettikten sonra, Mont Pèlerin'deki samimi ve yapıcı havayı Cenevre'de de sürdürülebilecek mi? Herkes bu sorunun yanıtını merak ediyor.
Rum kesiminde 2018’deki başkanlık seçimlerinden ötürü çözüm çerçevesinin yıl sonuna kadar ortaya çıkması gerekiyor. Üzerinde uzlaşılan ve 2016 yılı sonuna kadar çözüm öngören takvimin yürüyebilmesi için Türk tarafının Rumlara bırakacağı toprak miktarı konusunda uzlaşma sağlanması ile sürecin final aşaması olan beşli konferans tarihinin belirlenmesi gerekiyor. Mont Pèlerin zirvesindeki hedef de buydu.
Toprak ve harita başta olmak üzere, güvenlik ve garantiler gibi tüm hayati konuların nihai karara bağlanacağı beşli konferansta, Kıbrıs’ın garantörleri Türkiye, Yunanistan ve İngiltere de masada hazır bulunacak.
Beşli konferansta siyasi çözüm çerçevesinin yanı sıra varılacak anlaşmanın iki halkın eş zamanlı onayına sunulacağı referandumların tarihi de belirlenecek. Takvimin kusursuz işlemesi için beşli konferansın Noel’den önce gerçekleşmiş olması gerekiyor. Aksi halde Kıbrıslı Türk lider Mustafa Akıncı’nın defaatle dediği üzere, "Kıbrıs’ta federal bir birleşme yerine artık başka senaryoların konuşulması gündeme gelecek”.
© Deutsche Welle Türkçe
Selim Sayarı