KILIÇDAROĞLU: 12 EYLÜLLER UĞURSUZDUR   ANTALYA (A.A)

-KILIÇDAROĞLU: 12 EYLÜLLER UĞURSUZDUR   ANTALYA (A.A) - 07.09.2010 - CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, ''12 Eylüller uğursuzdur, o 12 Eylül de uğursuzdu, bu 12 Eylül de uğursuzdur. 12 Eylülde, 12 Eylül anayasalarına 'hayır' diyeceğiz'' dedi. Kılıçdaroğlu, Antalya mitinginde, kendisinden önce platforma çıkan ve vatandaşlara kısa bir konuşma yapan eski CHP Genel Başkanı Deniz Baykal ile el ele tutuşarak, vatandaşları selamladı.  Selamlamanın ardından söz alan Baykal, ''Bugün Antalya'ya sizlerin karşısına önümüzdeki halk oyunda kullanacağım oyun ne olduğunu, kendi ağzımla sizlere ifade etmek için geldim. Bütün Antalyalı hemşehrilerimizi halk oylamasında ''hayır'' demeye davet etmek için geldim'' diye konuştu.  Antalya olarak bu konuda en güzel sınavı verileceğine inandığını dile getiren Baykal, ''Sayın Genel Başkanımız aramızda, şimdi size bu konuda CHP'nin anlayışını bütün boyutları ile ortaya koyacak. Bu manzarayı sergileyerek, bu beraberliği ortaya koyarak CHP'nin tam bir birlik ve bütünlük içinde, tarihi sorumluluğunun bilincinde gerekeni yapmakta olduğunu, dosta düşmana göstermek istedik'' dedi. Kılıçdaroğlu da konuşmasına, ''Milyonlarla sandığa gidip, milyonlarla 'hayır' demek için hazır mıyız'' diyerek başladı. Başbakan'ın geçen günlerde Antalya'ya gelerek bir konuşma yaptığını anımsatan Kılıçdaroğlu, ''Sayın Başbakan geçen gün Antalya'ya geldi, Antalyalılara sesleniyor, 'evinizde doğalgaz var memnunun musunuz' diye soruyor. Niye gülüyorsunuz, evlerinizde doğalgaz yok değil mi? Allah aşkına şu Başbakan'a bakın, şu sefalete bakın, şu zavallılığa bakın. Sayın Başbakan kaç kez Antalya'ya geldin, evlerde daha doğalgaz olmadığını öğrenemedin mi? Ve bu Başbakan ülkeyi yönetiyor, bir sor bakalım, bu Antalyalı kömür mü yakıyor, evinde doğalgaz mı var? O nedenle ders verin bu adamlara'' dedi.  Başbakan'ın ısrarla kendisinin meydanlarda Anayasa'dan bahsetmediğini dile getirdiğini belirten Kılıçdaroğlu, ''12 Eylüllerde 12 Eylül anayasalarının tümüne 'hayır' demeyi kutsal bir görev'' kabul ettiğini söyledi.  Anayasa değişikliğinin kabul edilmesi durumunda, vatandaşların otobüs, vapur biletlerine zam yapılması durumunda idare mahkemesine başvuramayacağını ileri süren Kılıçdaroğlu, şöyle konuştu: ''Allah aşkına söyler misiniz, böyle bir düzen hangi demokrasi de vardır? Ben size söyleyeyim, bu düzeni kurmak isteyen Recep Bey demokrasisi. Öyle yapıyor ki kimse konuşmasın, vatandaş hak aramasın. Siz konuşmayın, sizin yerinize Recep Bey konuşsun, sizin yerinize o yürüyecek, her şeyi yapacak. Şimdi soruyorum, valileri, cumhurbaşkanını, meclis başkanını tayin ediyorsun, dinleme işi yapan adamları tayin ediyorsun. Şimdi diyor ki, bir şeyi atayamıyorum. Kimi? Yargıçları. Şimdi yargıçları atayacağım, diyor. Yargıya müdahale edeceğim, yargıdan hesap soracağım, diyor. Yargı benim istediğim gibi karar versin, yoksa yargı benim ayağımdaki prangadır, diyor. Bunu söyleyen adamda demokrasi kültürü var mıdır? Adaletin kantarı ile oynama Recep Bey. Gün gelir o kantar seni de tartar. O zaman sen ne yapacaksın? Eğer bu Anayasa değişikliği kabul görürse Türkiye'de yolsuzluklar meşrulaşacak, ihale yöntemi ile yolsuzluk yapanlar artık anayasanın güvencesi altında olacaklar. Tıpkı ihaleye fesat karıştıran milletvekilleri gibi, tıpkı hayali ihracatçı milletvekilleri gibi, tıpkı kalpazan başbakan gibi, bunların tamamı anayasal zırha kavuşmuş olacak.'' Edirne'den Hakkari'ye kadar bütün bilbordlarda ''evet'' yazdığını ifade eden Kılıçdaroğlu, konuşmasını şöyle sürdürdü: ''Bütün televizyon kanallarında bunlar çıkıyorlar. Bugün bir kez bir televizyon programına katıldım ama benden sonra iki AKP'li bakanı çıkardılar, sözde dengeyi sağlayacaklarmış. Hangi dengeden bahsediyor bunlar? Recep Bey konuşuyor bütün kanallar canlı veriyor. Medya baskı altında, vatandaş baskı altında. Daha dün Bahçelievlerde 3 kadın arkadaşımız bildiri dağıtıyor diye darp edildi, Antalya'da iki bayan arkadaşımız bir geceyi nezarethanede geçirdi. Türkiye'nin her tarafında 'hayır' demek suç, 'evet' deme özgürlüğü var. Bu mudur demokrasi? Bu mudur özgürlük? Ne yaparsa yapsınlar, hangi gücü kullanırsa kullansınlar, karanlıktan aydınlığa çıkana kadar mücadelemizi yapacağız, bizi hiç kimse yıldıramaz. Recep Bey de, onun yandaşları da yıldıramaz. İstanbul'da miting yapıyoruz 10 binler katılıyor, yandaş medyada bakıyorsunuz tek satır bile yok. Buradan sesleniyorum bütün aydınlara, bütün sanatçılara, bütün işverenlere, bütün çiftçilere, alınteriyle çalışan bütün işçi kardeşlerimize sesleniyorum, bu Anayasa geçerse bir sabah aniden gözaltına alınabilirsiniz, aylarca içerde kalırsınız, savcıyı şikayet edemezsiniz. Çünkü bu Anayasa ile Danıştaya başvuru hakkınız elinizden alınıyor. Onun için 12 Eylüller uğursuzdur, o 12 Eylül de uğursuzdu, bu 12 Eylül de uğursuzdur. 12 Eylülde, 12 Eylül anayasalarına 'hayır' diyeceğiz.''  Başbakana televizyon ekranında buluşma teklifini yineleyen Kılıçdaroğlu, ''Recep Bey televizyon kanalında benimle tartışmaya çıkabilir mi? Bende biliyorum çıkamaz, çıkması için mangal gibi yürek olması lazım onda'' dedi. Soy tartışmalarına da değinen Kılıçdaroğlu, 21. yüzyılda anayasa tartışmalarının olduğu bir ortamda, soy tartışmasının gerekçesinin olamayacağını söyledi.