Kılıçdaroğlu: Altan kardeşler ve Ilıcak hangi cebir ve şiddeti kullandılar; bunların elinde sadece kalem var

Kılıçdaroğlu: Altan kardeşler ve Ilıcak hangi cebir ve şiddeti kullandılar; bunların elinde sadece kalem var

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Türk Silahlı Kuvvetleri (TSK) içindeki cunta yapılanması tarafından düzenlenen darbe girişimi sonrası tutuklanan gazeteci - yazar Ahmet Altan, akademisyen kardeşi Mehmet Altan ve gazeteci Nazlı Ilıcak hakkında verilen ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına tepki gösterdi. Kılıçdaroğlu, "Bunlar hangi cebir ve şiddeti kullandılar? Bunların elinde benim bildiğim kadarıyla sadece kalem var, silah yok. Birisine saldırmadılar, öldürmediler. Niye bunlar cebir ve şiddetten mahkum ediliyorlar?" dedi.

"6 yaşındaki çoçucukla evlenilebilir' diye fetva verenleri destekleyen iktidara asla oy vermeyin" diyen Kılıçdaroğlu, "Çocuk istismarlarına karşı en ağır cezayı getireceğimizi 2 hafta önce dile getirmiştim. Hükümet bu konuda bir çalışma yapıyor, teşekkür ederiz. Önerimizi yerine getiriyorlar" ifadesini kullandı.

 

Sosyal Doku Vakfı Başkanı Nureddin Yıldız, "6 yaşındaki çocukla evlenilebilir" demiş; ardından açılan dava sonucunda Yıldız'ın sözleri ifade özgürlüğü sayılmıştı.

TIKLAYIN - "6 yaşında kızlar evlenebilir" diyen Yıldız hakkında suç duyurusu

 

Sedikalara seslenen CHP lideri Kılıçdaroğlu, "Neden bütün yükü benim sırtıma yüklüyorsunuz, neden iktidar partisinin karşısında grev kırıcılığına karşı mücadele etmiyorsunuz?" dedi. 14 şeker fabrikasını özelleştirme kanununu da eleştiren Kılıdçaroğlu, "Ben 14 şeker fabrikasında çalışan işçi kardeşlerime sesleniyorum. Sizin hakkınızı CHP dışında savunan bir tek parti gösterin bana. Sizin hakkınızı hukukunuzu savunuyoruz" diye konuştu.

TIKLAYIN - Hükümet harekete geçti; bu hafta çıkılacak ilanlarla 14 şeker fabrikası satılacak

Kılıçdaroğlu, ABD Dışişleri Bakanı Rex Tillerson ile Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'ın görüşmesinde Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu'nun tercümanlık yapmasına da değindi. Bu görüşmelerde Reza Zarrab gibi pek çok konu konuşulduğunu söyleyen Kılıçdaroğlu, konuşulanların başkaları tarafından duyulmaması için Çavuşoğlu'nun tercüman olarak orada yer aldığını ileri sürdü.

CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu'nun grup toplantısında yaptığı konuşma şöyle:

26 yıl önce Hocalı'da bir katliam yaşandı. Bakanımızla birlikte sayın Nami Çağan'la birlikte onlara araba götürmüştük. Azeri kardeşlerimizin yanında olduğumu her zaman ifade ediyorum.

Hangi gerekçeyle 480 işçiyi işe başlatmıyorsunuz. Buradan sendikalara da sesleniyorum, neden bütün yükü benim sırtıma yüklüyorsunuz, neden iktidar partisinin karşısında grev kırıcılığına karşı mücadele etmiyorsunuz? Türkiye bu kadar zor bir süreçten geçerken parlamentodan da bir yasa geçirdiler. Özelleştirme kanunu. 14 şeker fabrikası özelleştirilecek. Ben 14 şeker fabrikasında çalışan işçi kardeşlerime sesleniyorum. Sizin hakkınızı CHP dışında savunan bir tek parti gösterin bana. Sizin hakkınızı hukukunuzu savunuyoruz. Biz yargıya başvurmayalım diye yasal düzenlemeler de yapıldı. Sen neden kendi hakkını savunmuyorsun. Devlet üstüne baskı kurarsa bana haber vereceksin, ben geleceğim yanında kapı gibi duracağım. Yıllarca bu özelleştirmelerin Türkiye'ye ne kadar büyük haksızlıklar yaptığını anlattık. Bitlis sigara fabrikasının kime, ne zarar oluyordu? Aldılar tamamını yabancılara verdiler. 

"2019'un en temel faktörleri kadınlar olacak"

Bir kurultay yaptık, 2 genel başkan adayı çıktı, demokratik şekilde yarıştık. Gençlik Kolları'nda da kurultay oldu. 2 arkadaşımız yarıştı. Kadın Kolları kurultayımız oldu, 2 genel başkan yardımcısı yarıştı, sayın Köse kazandı. Kendisini kutluyorum. Onlarda bir il başkanını bile kulağından tutup kapının önüne koyuyorlar. Hiçbir şey yapmıyorsak dahi bu ülkeye demokrasinin varlığını seçimle ortaya koyan tek parti CHP'dir. Esas konu 2019. 2019'un en temel aktörleri kadınlar olacak. Türkiye'ye demokrasiyi getirecekler. Demokrasi kadar değerli bir şey yoktur. Kim sizi ikinci sınıf yurttaş görüyorsa onlara oy vermeyin. 15 yıldır ülkeyi yönetip de yoksulluğu bitiremeyenlere oy vermeyin. 4 yılda bu ülkede yoksulluğu bitireceğiz. 

'6 yaşındaki çocukla evlenilebilir' diye fetva veren, onlara da destek veren iktidara asla ve asla oy vermeyin. '6 yaşında çocuk evlenebilir' televizyonlarda söylüyor. Kimseden ses yok. Çocuklarınızı seviyorsanız, bu anlayışı Türkiye'ye getirmek isteyenlere asla ve asla ödün vermeyin. 

Kırsalda kadın erkekten daha çok çalışıyor. Senin çalışmanın önündeki bütün engelleri kaldırmaya söz veren partiye, yani CHP'ye oy ver.

"2019'da İstanbul'u, Ankara'yı, Bursa'yı, Denizli'yi, Mersin'i ve Adana'yı alacağız"

Çocuk istismarlarına karşı en ağır cezayı getireceğimizi 2 hafta önce dile getirmiştim. Hükümet bu konuda bir çalışma yapıyor, teşekkür ederiz. Önerimizi yerine getiriyorlar. Çocuklarımızı baş tacı edeceğiz. Bir toplumsal barışı, huzuru sağlayacağız. Ailelerin yoksulluğunu tarihe gömeceğiz. Kız çocuklarının okuması için ailelere özel destek vereceğiz. Kız çocuklarının okuması en büyük arzumuzdur. Kız çocuklarını okula gönderen her aileye özel destek verilecektir. Çocuklarınız sadece devlet yurtlarında kalacak ve 1 yıl içinde Türkiye'de yapılmayan bir olayı gerçekleştireceğiz, hiçbir çocuk 'benim yurdum yoktur' diyemeyecek. Taşımalı eğitime son vereceğiz. 2019'daki hedefimiz, yerel yönetimler. İstanbul'u alacağız, Ankara'yı alacağız, Bursa'yı alacağız, Denizli'yi, Mersin'i, Adana'yı alacağız. 

"Yüzde 50+1'i kabul etmiyoruz; en az yüzde 60 alacağız"

İkinci seçimimiz daha var. 50+1 kabul etmiyorum. En az yüzde 60. Niye? YSK'daki çete dahi bizim başarımıza engel olamasın. Çete, yasa dışı işler yapmak amacıyla bir araya gelmiş topluluk. Mühürsüz oy pusulaları geçerlidir diye karar aldılar mı? Kanuna aykırı mı? Aykırı. Bir araya geldiler mi? Geldiler. Vallahi de billahi de siz çetesiniz. Talimat alan çeteyi de ilk kez görüyorum. Muhalefet şerhi koyan bir kişiye ise saygı duyuyorum. YSK'nın içindeki çetenin dahi bütün oyunlarına rağmen en az yüzde 60'ı alacağız ve bu ülkeye demokrasiyi getireceğiz.