Kılıçdaroğlu: Ankara katliamı emniyet tarafından biliniyordu
10 Ekim'de Ankara'da gerçekleşen katliamın birinci sorumlusunun hükümet olduğunu söyleyen CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, "Olay çok daha vahim, ben böyle bir katliamın emniyet tarafından da bilindiğini düşünüyorum. Çünkü uyarıyorlar zaten. Telefon görüşmeleri var" dedi.
İMC TV'de soruları yanıtlayan Kılıçdaroğlu, Ankara'daki canlı bomba saldırısındaki istihbarat bilgilerine ilişkin, "Aslında bir numaralı sorumlu hükümetin kendisi. Vatandaşlar belki hemen hükümete mi yüklendiniz diyecek? Bunların canlı bomba olduğu biliniyor. Bırakın istihbarat bilgilerini bunların bağlantılı olduğu kişileri emniyet de biliyor. Bu da ortaya çıktı. Tüm bunalar rağmen failleri yakalamıyorsanız Ankara'da eylem yapıyorsanız burada bir siyasi sorumlunun olması gerekiyor" ifadelerini kullandı.
"Güvenlik açığı yoksa Ankara Emniyet Müdürü neden görevden alınır?"
Hükümetin görevini yapmadığına inandığını belirten Kılıçdaroğlu, şöyle devam etti:
"Kesinlikle bir güvenlik açığı yok dediler. Ben sordum sayın Davutoğlu'na. Güvenlik açığı nasıl olmaz? Biz güvenlik önlemi aldık dediler. Nerede aldınız? Sıhhiye'de önlem almışlar. İyi de patlama garda oldu. Oradan yürüyorlar Kızılay'a kadar. Sayın Davutoğlu'na da söyledim 1970'lerden beri insanlar orada toplanır Kızılay'a kadar yürür. İzinli bir gösteri. Güvenlik açığı yoksa Ankara Emniyet Müdürü neden görevden alınır? Sorumlu bula bula onu mu buldular. Hükümetin kendisi, İçişleri Bakanı sorumlu."
Kılıçdaroğlu, Başbakan Ahmet Davutoğlu ile olan görüşmesinin ayrıntılarına ilişkin, "Ben kendisine de söyledim İçişleri Bakanı ve Adalet Bakanı'nın televizyonda yaptığı basın açıklamasını izlediniz mi diye sordum? İzlemedim dedi. Önce o basın toplantısını izleyin dedim. Adalet Bakanı'nın o zaman 95 kişi hayatını kaybetmişti. Adalet Bakanı gülümsüyor. O koltukta oturamaz. Bir terör örgütü üyesi önlem alınmayan yerde eylem yapar. İstifa etmiyorlarsa siz Başbakan olarak görevden alın dedim. Sonuçta kabak Ankara Emniyet Müdürü'nün başına patladı. Olaylar maalesef bildiğimiz gibi gelişmeye devam ediyor" diye konuştu.
"Bombanın patladığı gün aynı örgütün ismi emniyet yazışmalarında da vardı"
Ankara'daki patlamanın olduğu gün emniyet içinde bazı yazışmaların olduğu iddialarına ilişkin bir soruya Kılıçdaroğlu, "Bana gelen bazı bilgiler vardı. O bilgileri sayın Başbakana sundum. Örgütün ismini ilk kez duyduğunu IŞİD bağlantılı bir örgüt olduğunu ifade etmiştim. Emniyet İstihbarat Daire Başkanı'nı çağırdı o ismi onlara verdi. Ben bunu emniyetin bir yazışmasından almıştım. Bombanın patladığı gün aynı örgütün ismi emniyet yazışmalarında da vardı. Başbakan bunu duymadığını söyledi" ifadelerini kullandı.
Ankara'daki patlamanın olacağının emniyet tarafından önceden bilindiğini iddia eden Kılıçdaroğlu, "Aslında olay çok daha vahim ben böyle bir katliamın emniyet tarafından da bilindiğini düşünüyorum. Çünkü uyarıyorlar zaten. Telefon görüşmeleri var. Bunlar kalkıyor Güneydoğu'dan Ankara'ya ellerini kollarını sallayarak geliyor. Bir başka garip olay daha var. Başbakan 'eylem yapmadıkça yakalamıyoruz. Yakaladığımız zaman da mahkeme serbest bırakıyor' diyor. Başbakan hukuk bilmiyor çıkan yasaları bilmiyor. Terör örgütü üyesi olmak bizzat tutuklanma, hapse atılmak için yeterli zaten. Yanınızda silah, bomba olmasına da gerek yok. IŞİD'i siz terör örgütü olarak tanımladınız mı tanımlamadınız mı? Asıl soru bu" diye konuştu.
"2015 yılında 506 genç IŞİD'e katıldı"
İçişleri Bakanlığı kaynaklarına göre 1 Ocak 2015'ten bu yana 70 ilden 506 gencin IŞİD'e katıldığını söyleyen Kılıçdaroğlu, "Türkiye 'de IŞİD'in ciddi bir yapılanması var. İçişleri Bakanlığı kaynaklarına dayanarak veriyorum rakamları; Şu anda Suriye'de IŞİD'e katılan 1050 Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı var. 1 Ocak 2015'ten bu yana 70 ilden 506 genç IŞİD'e katıldı. Yani IŞİD'in 70 ilde tabanı var. böyle bir yapılanmaya karşı hala sessiz kalınması. Bugün Diyarbakır'da bir operasyon yapıldı. Neden önlem alınmadı. Benim tahminim; Türkiye'de IŞİD'in uyuyan hücreleri var. Üzerine daha fazla gidersek, daha büyük olaylar yapabilirler. Emniyet kesin biliyor. Nerde kaldıklarını, hücrelerini, nerde toplandıklarını hepsini biliyor. Hükümet bütün bunları bilmesine karşı gerekli eylemlerini zamanında yapmıyor" açıklamasında bulundu.