Kılıçdaroğlu, dün gerçekleştirdiği Giresun mitinginin ardından konakladığı otelden ayrılarak seçim otobüsü ile Trabzon'a hareket etti.Otobüste gazetecilerle sohbet eden Kılıçdaroğlu, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın, Başbakanlık uçağını kullanarak Ürdün Kralı Abdullah ile eşi Rania'ya kızı Esra'nın düğün davetiyesini, eşi Emine Erdoğan ile birlikte Amman'da elden verdiğini savunarak, şunları söyledi:''Kral ve kraliçe davetiyeyi elden aldı. Başbakanlık uçağı ile gidiyorsunuz, davetiyeyi elden veriyorsunuz. Bu haber hiç bir yerde yalanlanmadı. Bu Tufan Türenç'in köşe yazısı. Başbakan, halkın parasıyla giderleri karşılanan başbakanlık uçağını kendi ihtiyaçları için kullandı. Başbakanların böyle bir yetkisi ve hakkı olamaz. Kızının düğün davetiyesini vermek için Başbakanlık uçağını kullanamaz. Batıda devlet başkanları ve başbakanlar bırakın devletin uçağını kullanmayı, kişisel hediyelerde belli bir değerin üzerindeki armağanları bile kabul etmezler. İzzet Çetin ile Nail Kamacı soru önergesi veriyor, 'Neden devletin uçağı ile davetiye gönderiyorsunuz, ne kadar harcadınız' diye soruyor. İnsanda biraz sıkılma olur.''Yol üzerindeki ilçe merkezlerini de ziyaret eden Kılıçdaroğlu, otobüsün üzerine çıkarak vatandaşları selamladı.'Cebimiz için değil, millet için çalışacağız'Kılıçdaroğlu, partisince Trabzon'un Tonya ilçesinde düzenlenen mitingde yaptığı konuşmada, 9 yıldır iktidar olan bir siyasi partinin ''benim şu gerekçem vardı, bu gerekçem vardı, bu derdi çözemedim'' diyemeyeceğini belirterek, şunları söyledi:
''Bir-iki yıl olur, dersiniz ki 'daha dur bakalım, bir tanısın etrafı, görsün, karar versin'. Ama bunlar 9 yıldır iktidardalar. Benim bildiğim kadarıyla siz bir kilo süte karşılık 5 kilo yem alıyordunuz. Bunun tam tersini yaptılar. Sizin hakkınızı elinizden aldılar. Bir kilo süt satıyorsunuz, ancak bir kilo yem alıyorsunuz. Ne oldu peki. Hayvancılığı bitirdiler, bu bölgenin temel geçim kaynaklarından birisi de buydu.
Süt fabrikasını batırdılar. Peki nasıl oluyor bu? Tonya çok sayıda göç veriyor. Erkekler, gençler dışarıya çalışmaya gidiyorlar, ailelerini terk ediyorlar. Kim doğduğu yeri, annesinin, babasının mezarının olduğu yeri terk eder? Hiç kimse terk etmek istemez. Herkes doğduğu yerde çalışmak, üretmek, alın teri dökmek, helal ekmek kazanmak ister.''
Siyasete verilen sözlerin tutulmadığını öne süren Kılıçdaroğlu, ''Ben tersini yapacağım. Söz verdim millete. Asla ve asla hiçbir ortamda yalan söylemeyeceğim. Her zaman her yerde doğruları söyleyeceğim. Bu ülkede yoksulluk var. Bir milyonun üstünde çocuk yoksulluk, açlık tehlikesi ile karşı karşıya. 12 milyon 715 bin resmi yoksulumuz var. Nasıl bitireceğiz bu yoksulluğu?'' diye konuştu.
''Yoksulluğu tarihe gömeceğiz"
''Yoksulluğu tarihe gömeceklerini'' söyleyen Kılıçdaroğlu, şöyle devam etti:
''Aile sigortasını getireceğim. Aile sigortası, geliri olmayan veya geliri asgari ücretin altında olan her hanede kadının banka hesabına her ay 600 lira para yatıracağız.
Bunu ilk söylediğimde dediler ki, 'parayı nereden bulacaksın' Sonra bir hesap yaptılar, para var. En son söylediği şu, 'efendim Merkez Bankasında bu kadar para varmış. Sen gözünü oraya dikmişsin'. Eğer bu milletin çıkarı için harcanacaksa, oraya da harcarım, senin hortumlarını da keserim.
İran'a kullanmadığımız doğalgazın bedeli olarak 2 milyar 600 milyon dolar para ödedik. Kimin parası bu, milletin parası değil mi? Oraya para buluyorsun da iş fakir fukaraya gelince 'para nerede' diyorsun. Para var, AKP'nin Genel Merkezine bağlanan hortumları keseceğim size söz veriyorum.''
Her yerde olduğu gibi Tonya'da da çok sayıda emekli olduğunu söyleyen Kılıçdaroğlu, şunları kaydetti:
''Emekliler hayatından memnun mu? 'Memnun değiliz' diyorlar. Ama Recep Bey'e göre de emekliler yaz tatillerini Kanarya adalarında geçiriyorlar. Bu işte bir yanlışlık var. Ya Recep Bey doğru söylüyor ya millet doğruyu söylüyor. Kim doğruyu söyler, elbette millet doğruyu söyler. Emeklinin durumu iyi değil. İkinci sınıf yaptılar emeklileri. Emekliye milli gelir artışından pay verilmez diye kanun çıkardılar. O yüzden 9 milyon emeklinin 9 milyonunun da oyunu istiyorum. Bir tane bile fire beklemiyorum.''
'2B arazilerini orman köylüsüne parasız vereceğiz'
Kılıçdaroğlu, 2B arazileri sorununa da değinerek, ''2B var, arazi sorunu var. Onu da çözeceğim. Bizimle AKP arasındaki fark şu; onlar da 'biz çözeceğiz' diyorlar, onlar 'raiç bedel üzerinden satacağız' diyorlar. Biz ise 'orman köylüsüne parasız vereceğiz' diyoruz. Hatırlarsanız Rahmetli Ecevit de söylerdi. 'Toprak işleyenin, su kullananın' derdi. Madem işliyor, niye ona para ile satıyorsun. Aramızdaki fark bu'' dedi.YGS sınavıyla ilgili iddialara da değinen Kılıçdaroğlu, ''YGS ile ilgili bütün annelere söylüyorum. 1 milyon 700 bin çocuğumuzun hayali ile geleceği ile oynadılar. Bir sınavı yapamayanlar, bu ülkeye idare edemezler. İdare edemedikleri için de bu hale geldiler'' diye konuştu.