Kılıçdaroğlu: "Ne istediler de vermedik" dedi; söyle sayın diktatör bozuntusu neyi verdin?

Kılıçdaroğlu: "Ne istediler de vermedik" dedi; söyle sayın diktatör bozuntusu neyi verdin?

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Ergenekon davası üzerinden Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'ı eleştirerek "Kendi araçlarını savcıya tahsis etti, ben bu davaların savcısıyım dedi. Şimdi soruyorum sayın savcı niye konuşmuyorsun. Döndü de 'Ne istediniz de biz vermedik' dedi. Şimdi soruyorum sayın diktatör bozuntusu sen neyi verdin?" diye sordu.

Kılıçdaroğlu, Kilis'te IŞİD'in roketatarlı saldırılarıyla ilgili olarak "Roket düştü, top düştü diyorlar. Sanki tesadüfen düşmüş. Adam gözeterek atıyor. AKP’nin bakanı yakınına düşünce kaçtı geldi Ankara’ya... Kilisli ne yapsın?" dedi.

Kılıçdaroğlu, Karaman'da 10 çocuğa cinsel istismarda bulunan eski Muharrem Büyüktürk'ün daha önce çalıştığı Ensar Vakfı'nı eleştirerek "O çocukların namusunu, şerefini koruyamadılar. Nerede bu çocukların hakkını savunan devlet, nerede hükümet, nerede adalet?  Çocukların namusunu, şerefini, hakkını koruyamayan Ensar Vakfı vergi muafiyetinden yararlanamaz" diye konuştu.

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, partisinin grup toplantısında konuşuyor.

Kılıçdaroğlu'nun açıklamaları şöyle:

Kilis'te ölen vatandaşımızın sayısı 17, yaralananlar 60. Halk her bomba veya roket atıldığında isyan etmek istiyor. İnterneti kısıyorlar 90 bin Kilisli vatandaşımız var, 150 bin Suriyeli var. Gerçekte kaç Suriyeli var, kimse bilmiyor. Düşünün bir şehri, yabancılar Türk vatandaşlarından çoksa kültürel yozlaşma olabilir. Devlet yerinde duruyor da, nerede bu hükümet diye soracaksın. İstihbarat örgütleri cirit atıyor.

 

AKP'nin bakanı kaçtı

 

“Emevi Camisi’nde namaz kılacağız” diyorlardı. Buyur, git kıl. Ne oldu, Süleyman Şah Türbesi’ni kaçırdılar. 3 saatte Şam’a gideceklerdi. 2 milyon 700 bin Suriyeli Türkiye’de. Bunun sorumlusu kim Kilisli kardeşim? Ne diyorlardı; “Kimse Türkiye’nin sabrını test etmesin.” Bunların sesi çıkıyor mu? Karşılarında IŞİD var. Devlet, hükümetler niye vardır. Vatandaşının can ve mal güvenliğini sağlamak için vardır. Yapamıyorsan gideceksin. Ortadoğu’nun oyuncağı haline geldik. Şimdi korkudan bu lafı da edemiyorlar. ,

Roket düştü, top düştü diyorlar. Sanki tesadüfen düşmüş. Adam gözeterek atıyor. AKP’nin bakanı yakınına düşünce kaçtı geldi Ankara’ya... Kilisli ne yapsın?

Daha vahim olan şu, İbrahim Kalın... diyor ki; “Bilinçli mi atılıyor, bilinçsiz mi atılıyor, istihbarat yok.” Ya zaten Türkiye’de istihbarat yok. Git yabancı kurumlara san bilgi versinler. İstihbarat olsaydı, Ankara’nın, İstanbul’un göbeğinde bomba patlamazdı. Suriye’de kaotik bir savaş var deniyor. İyi de bunun sorumlusu kim? Baş sorumlusu sizsiniz.

İktidarımız döneminde biz bütün ülkelerle dost ve kardeş keşke olacağız. IŞİD'e ses çıkarmamalarının nedeni onlara silah göndermeleri. Tükmenlere gönderdiği silahlar vardı, vallahi de billahi de o silahlar Türkmenlere gitmedi.

 

"Rusya patlıcanı geri gönderdi"

 

Yaşanan sorun, sadece Kilisililere zarar vermiyor, bütün Türkiye'ye zarar veriyor. Adana'da eylemler oldu. Patates üreticileri sokağa döküldü, 'para etmiyor' diyor. Sen yine üret, yine ek ama sakın AKP denen partiye bir daha oy verme. Rusya'ya marul göndermişler, Rusya geri göndermiş. Patlıcanı geri göndermişler.

 

Erdoğan'a: Kimseye kabadayılık satma

 

Bütün dünyayı kendimize düşman ettik. Bütün dünya yöneticilerimizle dalga geçiyor, alay ediyor. Dış politika milli olmalıdır. Eğer bir dış politika iktidardaki partinin çıkarlarına hizmet ediyorsa, onun karşısında durmalıyız. Bir Başbakan Gazze'ye gideceğim diyor da gidemiyorsa kimseye kabadayılık satmasın. 

Emin olun bunların yatacak yeri yok, yalan üzerine politika oluşturuyorlar. Karaman'daki evlatlarımızın ahını aldılar, kimsenin yanına bırakmayacağız.  Mahkemeyi topladılar ve dosyayı kapattılar. Bu dosyayı kapatamaycağız. Şimdi diyorlar ki Ensar'ın ne kabahati var, sen kaçak yurt açtın. O kaçak yurtlara çocuklarımızı yerleştirdiler. O çocukların namusunu, şerefini koruyamadılar. Nerede bu çocukların hakkını savunan devlet, nerede hükümet, nerede adalet?  Çocukların namusunu, şerefini, hakkını koruyamayan Ensar Vakfı vergi muafiyetinden yararlanamaz

Bütün annelere sesleniyorum size sözüm var bütün evlatlarınımızı koruyacağım ve CHP iktidarında 1 yıl içinde öğrenci yurdu sorununu çözeceğime söz veriyorum.

 

"Neyi verdin, diktatör bozuntusu?"

 

Ergenekon'la ilgili yanlış insanları mahkum ediyorsunuz dedik bir kampanya açtılar CHP'de Ergenekoncu diye. CHP darbeci diye. Yıllarca bu ülkeye hizmet eden çabalar, aydınlar hapislere tıkıldı. Yıllarca adalet aradılar. Ergenekon Davası sürecinde 100 binden fazla telefon izlemeye alındı 60 bin telefon dinlendi, dosyalar 64 milyon sayfayı açtı, 7 kişi ifade vermeden, 7 kişide kanserden hayatını kaybetti. Tüm bunlar olurken Ak Partililer zil çalıp oynadı. Türkan Saylan gibi kadının evini bastılar, onu da darbeci olarak suçladılar. Genel Kurmay Başkanı İlker Başbuğ'u terör örgütü yöneticisi olmakla suçladılar. TRT'den önceden yayın yapıldı şunun evi basılacak diye.

75 dolara alınan 135 yıllık antika tüfeği suikast silahı diye dosyaya aldılar, basılmamış kitaptan dolayı Ahmet Şık'ı hapse attılar. Bir Silivri edebiyatı oluşturdular. Bu olay AKP'nin Türkiye'ye yaptığı kumpas olayıdır.

Kendi araçlarını savcıya tahsis etti, ben bu davaların savcısıyım dedi. Şimdi soruyorum sayın savcı niye konuşmuyorsun. Döndü de ne istediniz de biz vermedik dedi. Şimdi soruyorum sayın diktatör bozuntusu sen neyi verdin?