CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, "Siyaset zenginleşme amacı değildir. Siyasetin görevi vatandaşın derdini çözmektir. Size birşey söylüyorum, Davutoğlu, Erdoğan için ben ise halk için çalışırım" dedi.
Kılıçdaroğlu, partisinin Kırıkkale'de düzenlediği mitingde konuştu.
Kılıçdaroğlu'nun konuşmasından satır başları şöyle: Allah aşkına bu esnaf nasıl kazanacak? Refah tabana nasıl yayılacak? Kırıkkale'de 48 bin emekli var, Türkiye'de de 11 milyonu aşkın emekli var. Refahı tabana yayacağız dedik, bir avuç insan zenginleşmemeli. Vatandaş büyümeden payını alıyor mu, tepede bir avuç insan alıyor.
Yıl 2002 Türkiye nüfusunun yüzde 1'i Türkiye servetinin yüzde 39'una sahip. Yıl 2013 Türkiye nüfusunun yüzde 1'i Türkiye'nin servetinin yüzde 54'üne sahip. Vatandaş refahtan pay almıyor. 77 milyona yansıtacağız. Bu ülke büyüyorsa herkes nasibini alacak. 2 milyon Suriyeliye para var, yandaşa para var, emekliye gelince para yok. Emekli kardeşim şunu söyle, herkese para var emekliye yok diyorsun, kusura bakma 7 Haziran'da da benden sana oy yok diyeceksin. Türkiye bölgesinin en güçlü ülkesi, bunu ben de biliyorum. Peki emekliye gelince niye fakir oluyor?
Onlar ceplerine çalışıyorlar, ben size. Ben kendimden bahsettim 7 çocuklu bir aileden geliyorum yolsuzluk nedir bilmem. Ama yoksulluk nedir bilirim. Evde tencere kaynamayınca kadının yaşadığı sıkıntıyı bilirim, bu yüzden CHP iktidarında hiçbir çocuk yatağa aç girmeyecek.
Dünyanın en pahalı mazotunu Türk çiftçisi kullanıyor. Bu mazotla çalışan çiftçi alınterinin karşılığını alamaz. Sözüm söz çiftçi için mazot 1,5 lira olacak. Yine itiraz ediyorlar, petrol dışarıdan geliyor. Ben de biliyorum. Onların bilmediği birşey var ben 27,5 yılımı devlette bu işlere harcadım. Vergi nasıl toplanır, harcamalar nasıl yapılır, kul hakkı nasıl yenmez en iyi ben bilirim. Mazotun rafineri fiyatı 1,21 kuruş ben 1,50 den vereceğim diyorum, zarar eden yok. Onlara Kırıkkale'den sesleniyorum, yakutta incide, mücevheratta ÖTV ve KDV'yi sıfırladın, birşey dedik mi? Sen yakutta, ben çiftçinin mazotunda sıfırlıyorum.
Kırıkkale'de binlerce insan çalışırdı, şimdi o fabrikalarda 100-150 kişi çalışıyor. Yazık günah değil mi? Burada insanlar yaşamıyor mu? Neden göç veriyorlar? Bunlar geldiler herşeyi sattılar, şimdi abileri çıkmış diyor ki; 3 yıldır ekonomi patinaj yapıyor, yeni mi farkına vardınız? Bu millet kavgadan bıktı, siyaset kavga aracı değildir. Siyaset zenginleşme amacı değildir. Siyasetin görevi vatandaşın derdini çözmektir. Size birşey söylüyorum, Davutoğlu, Erdoğan için ben ise halk için çalışırım.
İşsiz kardeşlerime ve ailelerine sesleniyorum. Bu gidişhattan sıkıldınız, yeniden bir tarih yazmamız lazım. Namuslu siyasetin önünü açmamız lazım, yolsuzluklardan sıkılmadınız mı? Biz onlara benzemeyiz, yeni bi sayfa açtık. Kavga etmiyoruz, onlar başka dertlerle uğraşıyorlar. Benim derdim vatandaşın cebi ne zaman para görecek? Aileler çocuklarına ne zaman huzur içinde gönderecek?
Dün İstanbul'da yüzyılın projesini açıkladık. Anadolu'yu bütün dünyanın imrendiği bir merkez haline getirecek. Ankara'daki beyler bile proje yanlıştır diyemiyorlar. Çünkü biz proje sunarsak her kuruşunu hesaplarız, neyi nasıl yapacağımızı söyleriz. Türkiye güçlü ülke biliyorum, ama yalnız bırakılan, komşularıyla kavga edilen bir ülke olmaz. Herkes kazanacak. Herkesin işi, aşı olacak. O nedenle sizden sadece 4 yıl için yetki istiyorum.
Devlet öfkeylei önyargıyla yönetilmez. Devlet herkesi kucaklar. 2011 seçimlerinde CHP'ye oy vermemiş bir vatandaş varsa onu ikna edeceksiniz. 13 yıl kredi açtık, 2002'de doğan çocuk bugün 13 yaşında. İşsizlik, yoksulluk sorunları çözülmedi. Atama bekleyen öğretmenler var, 2 milyon Suriyelimiz var. Şimdi Meclis'e tasarı getirmişler, yabancıların çalıştırılması için yasa tasarısı. Sanki Türkiye'de çalışacak kimse yok. 6 milyon 250 bin işsizin var, önce bunlara iş bul ondan sonra dışarıdan gelen adamlara iş verirsin. Bunlar Türkiye'nin gerçeklerini görmüyor.