CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, bir yılı aşkın süredir iddianamesi hazırlanmadan tutuklu bulunan Osman Kavala'nın yönetim kurulu başkanı olduğu Anadolu Kültür'e yönelik 'Gezi Parkı eylemleri' suçlamasıyla İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'nca yürütülen soruşturma kapsamında akademisyenlerin gözaltına alınmasına tepki gösterdi. "Gezi olaylarından intikam alamaya çalışıyorlar" diyen Kılıçdaroğlu, "Gezi, bu ülkenin özgürlük sesidir. Gezide bu ülkenin gençleri bir diktatöre diz çöktürdüler" sözlerini sarf etti.
20 Kasım Dünya Çocuk Hakları Günü'nde Ankara Milletvekili Tekin Bingöl'ün çocuklara ilişkin olarak gerçekleştirdiği çalışmayı gündeme getiren Kılıçdaroğlu, 15 yaşın altında cinsel istismara uğrayarak hamile kalan çocuk sayısının 15 bin 937 olduğunu aktardı.
Yemen'de 5 milyon çocuğun savaşın ortasında olduğunu kaydeden Kılıçdaorğlu, "İslam dümnyası Yemen'deki duruma ne diyor? Yoksa el altından silah mı veriyor?" diyerek tepki gösterdi.
Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş'ın, "Keşke Yunan galip gelseydi" sözleriyle tartışmalara neden olan Kadir Mısıroğlu'na gerçekleştirdiği ziyaretin Cumhurbaşkanlığı tarafından savunulmasına tepki gösterdi. Kadir Mısıroğlu'nun bir vatan haini olduğunu söyleyen Kılıçdaroğlu, "Erdoğan'ın da akıl hocası" ifadesini kullandı. "İnsani gerekçeyle hangi şehit evini, hangi gazi evini ziyaret ettiniz?" diye soran Kılıçdaroğlu, " Edep sahibiysen, ahlak sahibiysen bayrağına vatanına saygın varsa o koltuktan ayrılacaksın. Nokta" dedi.
Deniz ulaşımının 861 milyon dolara özelleştirildiğini söyleyen Kılıçdaroğlu, bunun karşılığında metro vaadi verildiğini ancak yerine getirilmediğini söyleyerek vatandaşlara, "Nerede bu metro?' diye sorun" dedi.
Partisinin grup toplantısında konuşan Kılıçdaroğlu'nun açıklamaları şöyle:
"Toroslardan gelen yörük kadınlarına şükran borçluyum. Mustafa Kemal der ki Toroslarda bir çadırda duman tütüyorsa, ülkenin geleceğinden kimsenin endişesi olmasın. Sizler hayatın her alanında mücadele ediyorsunuz kadın-erkek olarak. Yörük kültüründe kadınların ne kadar önemli olduğunu çok iyi biliyorum. "CHP grubundan bizi sevsin sevmesin 81 milyon vatandaşımıza en içten sevgilerimi gönderiyorum. Bizim görevimiz vatandaşlarımız arasında ayrım yapmamak 81 milyonu kucaklamaktır. Eksiğimiz yanlışımız olursa söyleyin biz başkaları gibi değiliz eksiğimizi yanlışımızı kabul ederiz ama bildiğimiz doğruların ardından sonuna kadar dururuz. "Sevgili peygamberimiz adalet için şöyle diyor; Sizden önceki milletler şu sebeple yok olup gittiler, aralarında zengin ve makam sahibi biri hırsızlık yapınca onu yok ediyorlar. Ancak zayıf biri varsa onu hapse atar cezalandırılırdı. Ancak sevgili peygamberimiz şöyle diyor; ‘hırsızlık yapan kızım olsa dahi ben onun kolunu keserim’
"Bugün ise parası olanlar, siyasi arkası olanlar hapisanenin önünden bile geçmiyor, derhal takipsizlik kararı veriyor. Garipler içeride, fakir fukara içeride, akademisyen içeride. Diğerlerinin tamamı dışarıda, en son parası bol FETÖ'nün elebaşı biri vardı. Savcı takipsizlik kararı verdi. Niçin parası var, niçin dayısı var diye. Adaleti bunlar dağıtamazlar.
"Çocuklarımıza 23 Nisan'ı armağan ettik ama çocuklarımızın geleceği için çok endişeliyiz. Çocuk hakları günü ama Yemen'de çocuklar açlıkla mücadele ediyor. İslam dünyası sesiz. Acı olan da bulur.
"Erdin Bircan'ı sonsuzluğa yolcu ettik. Ailesine başsağlığı diliyoruz. Cenaze töreni sırasında dün hocamız, bu ülkeye hizmet etmiş, başta Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve arkadaşları olmak üzere, hayatını kaybetmiş bütün devlet büyüklerimize Allah'tan rahmet diledi. İşte bir din adamı böyle olur. Bir din adamının böyle bir ortamda, fesli Kadir'in bulunduğu bir ortamda, bunu dile getirmesi son derece anlamlıdır. Bu hocamız ayrımcılık yapmıyor, herkesi kucaklıyor.
"Mevcut diyanet işleri başkanı inanç ve siyaseti bir araya getiriyor. Bir vatan hainini gitti yerinde ziyaret etti, vatan haini. Bu Fesli Kadir, bir vatan haininin ötesinde biri. Erdoğan'ın akıl hocası, defalarca kendisi söylüyor zaten. Gidip Erdoğan'a düşüncelerimi aktarıyorum diyor. Bu vatan hainini hangi gerekçeyle ziyaret ettiniz? İnsani gerekçeyle hangi şehit evini, hangi gazi evini ziyaret ettiniz? Edep sahibiysen, ahlak sahibiysen bayrağına vatanına saygın varsa o koltuktan ayrılacaksın. Nokta!
"Eğer adaleti dağıtanlar adaletsizlik yaparlarsa adalet çürümüş olur. Toplumu içten içe çürütür. Bunların hiçbirisinin kaçacak yeri yok, suç işlemediler ki kaçsınlar. Evlerini sabahın köründe basıp, bu kişileri alıp götürmek ne demektir? Sonra da diyecekler ki "Bizim ülkemizde demokrasi var." Osman Kavala 13 aydır tutuklu, tek kişilik hücrede. İddianame yok, suç yok, evleri basıyorlar ki belki delil buluruz diye. Gezi olaylarından intikam almaya çalışıyorlar.
"Gezi olayları bu ülkenin demokrasi sesidir. Gezi'den intikam alamazlar. Gezi'de bu ülkenin gençleri bir diktatöre diz çöktürdüler. Hangi suçu arıyorsunuz siz?
"Neden gerekçe bulamıyorsunuz Osman Kavala'ya? Eren Erdem de haksız yere içeride. Avukat Selçuk Kozağaçlı o da haksız yere içeride. Biz adaleti savunuyoruz. Bizim bilmediğimiz suçları varsa adalet çatısı altında yargılanırlar. Suçsuz insanları hapse atıp acaba nerede delil bulacağız diyorsanız burada adalet yoktur. Böyle bir ülkede korku egemen olur, insanlar üretemezler, gazeteciler özgürce yazamaz, ülkenin beyinleri yurtdışına gider, yatırımcı yatırım yapmaz. Türkiye bugün sağlıklı üretim yapamayan ülke konumundadır.
"Eğer saman, pirinç, canlı hayvan, nohut, zeytinyağı ithal ediyorsak bu ülkede üretim durmuş demektir. 278 milyar lira çiftçiye destek verilmesi gerekiyordu, 123 milyar verdiler. Çiftçinin hakkı çiftçiye teslim edilmedi. Kimse korkudan dava açamadı. Zamlar arka arkaya geliyor, çiftçi daha henüz tam farkına varamadı. Şeker fabrikalarını özelleştirmeyin dedik, burada binlerce işçi çalışıyor dedik. İşçi çıkarmayacağız dediler, Erzurum'da çıkardılar ilk. Bursa'da, Çorum'da şeker pancarı toplanamıyor. Çiftçi mağdur olduk diyor, neden karşı çıkmadın özelleştirmeye? Senin hakkını sonuna kadar biz savunacağız.
"İstanbul'a yaptıklarıyla övünüyorlar. İstanbul Deniz Otobüsleri 2011 yılında karlı bir yapıydı. Özelleştirildi. Özelleştirilme gerekçesi yatırım yapmaktı. Yapılmadı. İstanbullu sorsun bu parayla ne yapıldı?
"Fabrikaları satarak yani özelleştirerek hapishane yapan dünyada tek iktidar Türkiyede. AKP demek enflasyon demektir, işsizlik demektir, hayat pahalılığı demektir. Telekom'u sattılar, bankaları sattılar, Adıyaman'ın tütünü yok ettiler. Noldu?
"Emin olun iktidar sahiplerinin işsizlikten, yoksulluktan haberi yok. İntihar etmek için Meclisin halkla ilişkiler binasına çıkan adama AKP milletvekili '10 bin lira vereceğim' diyor. Bu bir insanın onuruyla oynamaktır.
Kılıçdaroğlu, Erdoğan'a şu 3 soruyu yöneltti:
1- Cemal Kaşıkçı Türkiye'de öldürüldü. katillri niçin serbest bıraktın? Hangi gerekçeyle, kim talimat verdi de bıraktın?
2- 3 Ağustosa 2018'de toplantı yapıp 100 gün verdiler. Hiçbir emeklinin aylığı bin liranın altında olmayacak dediler. 100 gün geçti. Neden yapmadınız? Hani verdiğiniz sözü tutuyordunuz?
3- 15 Temmuz Şehit yakınları için para toplantı. Bu paranın miktarı ne kadar? Bu para nerede? Yoksa onu da mı götürdünüz? Eğer onu da götürdüyseniz yatacak yeriniz yoktur.