Kılıçdaroğlu: Vatandaş neredeyse birbirini boğazlayacak

Kılıçdaroğlu: Vatandaş neredeyse birbirini boğazlayacak

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, iş dünyası, sivil toplum kuruluşları ve oda temsilcileriyle İstanbul'da bir araya geldi. Siyasetin bir hizmet yarışı olduğunu söyleyen Kılıçdaroğlu, "Vatandaş kahvede sokakta neredeyse birbirini boğazlayacak. Bundan da memnuniyet duyuyorlar. Bu toprakların temelinde barış var. Karacaoğlan'ı Yunus Emre'yi unutmak mümkün mü? Neden kavga edelim. Aklımızı kullanarak sandığa gideceğiz" sözlerini kaydetti.

Kentsel dönüşüme karşı olmadıklarını, yalnızca ranttan bölge halkının faydalanması gerektiğini söylediklerini ifade eden Kılıçdaroğlu, ekonomiye de değindi. "Hayat pahalılığı almış başını gidiyor" diyen Kılıçdaorğlu, "Bakın değerli kardeşlerim reel sektörü yeni vurmaya başladı,  işsizlik daha da artacak" diye konuştu.

Kılıçdaroğlu'nun konuşmasından satır başları şöyle:

"Hizmeti eşit götüreceksiniz, bu mahalle bize oy vermedi diye cezalandırmak yok. Belediyeler vatandaşın parasını harcıyor. Eğer kul hakkı yerine gelebiliyorsa her belediye başkanının yaptığı her harcamanın hesabını vermesini istiyorum. Kreş mi yaptık kardeşim, ne kadara yaptın, ihaleni saydam olacak. Anlatacaksın. Bir mahalleyle ilgili düzenleme yapacaksın diyelim ki, o mahallenin muhtarının görüşünü almak zorundasın. Mahallenin muhtarını kim seçti, mahalleli, demokratik yollarla seçti. Mahalledeki muhtarın görüşünü alırsan belediyeyi mahalleliyle yönetmiş olursun. En temiz, en sade, en demokratik yöntemle seçilen kişiler muhtarlardır. O nedenle yerel yönetimlerde belediye başkanının gücü olmakla beraber muhtarlarla iş birliği yaptığı zaman gücüne güç katmış olur. Belediye başkanlığının bütçesi vardır ve bu sıradan bir bütçe değildir.

"Kentsel dönüşüme karşı değiliz"

"Buranın tapu, kentleşme sorunu var. İstanbul'un da kaderini değiştirmemiz lazım. İstanbul'un imar, tapu sorunu neden çözülemiyor? Bizim Kartal belediyemiz çözüyor. Neden diğerleri çözülemiyor? El ele verecekler tamamını çözecekler. Kentleşme yapıyorlar, kentsel dönüşüm diyorlar adına. Oradakilerin arsalarını alıyorlar, oralara lüks binaları yapıyorlar, oradaki insanları varoşlara sürüyorlar. Bir yerde planlama varsa orada rant vardır. Ranta kimse karşı değil. Soru şu, rant kime yarıyor? Rantı olan mahalleli, rantın yaradığı mahallede olmayan başka kişiler. Orada doğan rantı mahalleliye vereceksin. Kentsel dönüşüme karşı değiliz. İnsanlar daha iyi yerlerde yaşamalı, çocuğun parkta kreşte olması lazım. Sancak tepeye bakıyorsunuz 56 kişilik sınıflar. Sancaktepe İstanbul'un üçüncü sınıf ilçesi mi? Öyle bir şey yok. Niçin Sancaktepe'nin çocukları 26 kişilik sınıflarda okumasınlar. Tekirdağ belediye başkanımız böyle bir sorunla karşılaştı, bütün ilçelere okul yaptı. Bakın Milli Eğitim Bakanlığı yapmadı, belediye yaptı. Çocuklara yatırım yaptı, kime bizim çocuklarımıza yatırım. Milli Eğitim Bakanlığı yapamıyorsa, belediye yapacak.

"Asgari ücret 2200 kişi olmalı demiştim. Bizim belediyelerimizde asgari ücret 2200 olacak dedim. onlar toplantı maden Kılıçdaroğlu iki tane 0 iki tane 2 kullandı, 2020 yapalım dediler. Özgen başkan seçilecek, Sancaktepe belediye başkanı olacak, asgari ücret net 2020 lira olacak. 1 Ocak'tan başlayarak Nisan'a kadar ilçe aradaki farkı ödeyecek.

"İşsizlik daha da artacak"

"Hayat pahalılığı almış başını gidiyor. Bakın değerli kardeşlerim reel sektörü yeni vurmaya başladı,  işsizlik daha da artacak.

"Biz ne olduğumuzu biliyoruz, mütevazi bir hayat sürüyoruz. İsraf haramdır diye bir anlayışımız var. Türkiye'de binlerce makam aracı vardı, bizde 100 bin, Almanya'da 9 bin. Ne oluyor Allah aşkına? Biz demokrasi ittifakını sandıkta yapmak zorundayız. Sancaktepe'nin yaşanabilir, çocuklarımızın iyi okullarda okuduğu bir Sancaktepe'yi görmek istiyorsanız, sandığa gideceksiniz.

"Ey Kılıçdaroğlu, 13 madde açıkladın ama şunlar lüzumsuz veya eksik diyebilirlerdi. Biz 13 madde açıkladık, vay sen nasıl açıklarsın. Bu bizim görevimiz. Yenileşmenin bittiği yerde yenileşme başlar. Bizim ufkumuz Musatafa Kemal Atatürk'ün gösterdiği ufuktur. Bizim ülkemiz cennet gibi, her şeyimiz var ya. Denizimiz en güzeli, havası en güzel hava, yayla deseniz en güzel ovalar. Neden bu cennet gibi ülkeyi cehenneme çevirdik? A partisi, B partisi kavga edelim. Yahu neden kavga edelim, milleti birbirine düşürelim. E siyaset hizmet yarışıdır, kavga alanı değildir ki. Vatandaş kahvede sokakta neredeyse birbirini boğazlayacak. Bundan da memnuniyet duyuyorlar. Bu toprakların temelinde barış var. Karacaoğlan'ı Yunus Emre'yi unutmak mümkün mü? Neden kavga edelim. Aklımızı kullanarak sandığa gideceğiz. Yeni bir ufku inşallah gündeme getireceğiz. Ben size bunun sözünü veriyorum."