KILIÇDAROĞLU: KİMSEYE DİYET BORCUM YOK YOZGAT (A.A)

-KILIÇDAROĞLU: KİMSEYE DİYET BORCUM YOK YOZGAT (A.A) - 01.06.2011 - CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, ''Ben kimsenin önünde çökmedim, kimseden emir ve talimat almadım. Hiç kimseye diyet borcum, minnet borcum yok. O yüzden eğer talimat alacaksam sizden alacağım, Türk milletinden alacağım'' dedi. Partisinin Yozgat Cumhuriyet Alanı'nda düzenlediği mitinge katılan Kılıçdaroğlu, Türkiye'yi aydınlığa çıkarıncaya, bir çocuğun bile yatağa aç girmeyeceği bir ülkeyi ayağa kaldırıncaya, herkesin işi, aşı oluncaya kadar mücadele edeceklerini belirtti.   Mitinge katılanlara ''Yozgat'ın derdi, sorunu var mı?'' diye soran Kılıçdaroğlu, ''Peki Yozgat'ın derdi var diyorsunuz, ben 2 dönemdir milletvekiliyim, 2 dönemdir parlamentodayım, hiçbir milletvekili çıkıp, 'arkadaş Yozgat'ın bu derdi vardır' dediğini duydunuz mu? Peki nasıl oluyor? 'Yozgat'ın derdi var diyorsunuz' TBMM'de Yozgat'ın derdini, işsizliğini, aşsızlığını, TEKEL'i, şeker pancarını, şeker fabrikasını dile getiren bir milletvekili duydunuz mu? Bu işte bir sakatlık var, bunu da biz düzelteceğiz'' diye konuştu. Kılıçdaroğlu, sözlerini şöyle sürdürdü: ''Benim yandaşlarım yok, varsa sadece vatandaşlarım var. Yandaş yok, vatandaş var. Hedefimiz vatandaşın varlıklı olmasıdır, vatandaşın güçlü olmasıdır, vatandaşın zengin olmasıdır, hedefin bu olması lazım. Eğer siz vatandaşı perişan ettiyseniz, kredi kartı bataklığına soktuysanız, çiftçi ürettiği malın karşılığını alamıyorsa, şeker fabrikası kapanıyorsa, Tekel Fabrikası kapanıyorsa, özelleştirmeyle Anadolu'da binlerce mağdur yaratıyorsanız, birinin buna 'dur' demesi lazım.  Kim 'dur' diyecek? Ben yola çıktım, 'dur' demek için, çünkü gücümü sizden alıyorum, yetki verin, güç verin. Bakınız eğri oturup doğru konuşalım, her yerde söyledim, her zaman söyledim, siyasete atılırken söz verdim, bu millete yalan söylemeyeceğim, aleyhime de olsa her yerde, her ortamda doğruları söyleyeceğim, doğruları söylemekte de kararlıyım.'' Yozgat'ın son 4 yılda 230 bin göç verdiğine işaret eden Kılıçdaroğlu, ''Bunların meşhur bir sloganı var biliyorsunuz, 'İstikrar sürsün Türkiye büyüsün'. Madem Türkiye büyüyor, peki bu Yozgat niye küçülüyor? Niye milletvekili sayısı düştü 6'dan 4'e? Demek ki bir şeyler var. Birileri gidiyor doğru, birileri malı götürüyor o da doğru, birileri hergün soyuluyor oda doğru, Türkiye'de yoksulluk artıyor o da doğru. Kim onlar? Yozgat, nüfusu oranladığımızda en çok şehit veren ilimiz'' diye konuştu. Yozgat'ta yoksulluk varsa, şeker fabrikaları kapanıyorsa, kenti bu hale getirenlerden, Yozgat'lının demokratik yoldan hesap sorması gerektiğini belirten Kılıçdaroğlu, ''Kemal kardeşiniz hesap sormak için yola çıktı. Kul hakkı yiyenlerden hesap soracağım, hortumculardan hesap soracağım, köşeyi dönenlerden hesap soracağım, yırtık ayakkabıyla siyasete girip, millete din iman edebiyatı yapıp, kendisi mal mülk sahibi olanlardan hesap soracağım'' dedi. -''HORTUMLARI KESECEĞİM''- Alanda bulunanlara, ''Size sözüm var, AK Parti Genel Merkezine bağlanan hortumları keseceğim. Hortumcu siyasete son vereceğim'' diye seslenen Kılıçdaroğlu, konuşmasını şöyle tamamladı: ''Gelelim çiftçilerimize, gelelim besicilerimize. Çiftçiler hayatından memnun mu? Emekliler hayatından memnun mu? Allah aşkına çiftçi memnun değil, emekli memnun değil, işçi, memur memnun değil, işsizler memnun değil, bu düzenden kim memnun? Bu düzenden Recep Tayyip memnun. Çiftçilerimize mazotu 1,5 liradan vereceğim, 1 lira KDV, 1 lira ÖTV almayacağım, bunu karı ile birlikte 1,5 liradan mazotu vereceğim. Peki arkadaş, çiftçi dışında mazotu kime düşük fiyata veriyorlar? Gemilere veriyorlar, Gemiciye veriliyor, yata veriliyor.  Peki çiftçinin günahı ne? Çiftçinin günahı yat sahibi olmamak. Recep Bey diyor ki, 'sen de al yatını gel sana da 1,5 liradan vereceğiz, sana ne tarlada çalışmak, sana ne alın teri, sana ne ekmek, sana ne bu milletin karnını doyurmak', bunu söylüyor. Geliyoruz çiftçinin başka derdine. Emeklilik borcu var çiftçinin. Emeklilik borcunu da sileceğiz. Faizi zaten almıyorlar, borcu da zaten almıyorlar, devletin bir kaybı yok. Devletin içinde küçük bir rakam, bir damla gibi maksat çiftçi rahat etsin bu ülkede.''