-KILIÇDAROĞLU: ''MEVLANA, HALKA YAKINLIK İSTER'' KONYA (A.A) - 18.12.2010 - Ferhat Demircan - CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Mevlana'nın, yöneticilerin halka yakın olmasını ve halktan birisi gibi davranmalarını istediğini belirterek, ''Mevlana, yöneticilerin, zulüm ve haksızlıktan uzak durması gerektiğini şu sözlerle belirtir: (ey yönetici, senin hükmün adalettir, azgınlık değil. kendine yapılmasını istemediğin bir şeyi başkasına nasıl reva görürsün. size ne diyeyim. çoban ol demişler, kurt oluyorsunuz. bekçilik et demişler, hırsızlığa kalkıyorsunuz)'' dedi. Mevlana'nın 737. Vuslat Yıl Dönümü Uluslararası Anma Etkinlikleri, Mevlana Kültür Merkezi'nde yapıldı. CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu, etkinlikte yaptığı konuşmada, büyük bir inanç adamının, büyük bir düşünürün ve büyük bir hoş görü abidesinin manevi huzurunda olmaktan duyduğu mutluluğu ifade etti. Mevlana'nın, ölüm gününü 'Yeniden doğuş günü' olarak kabul ettiğini ve cenazesinde ağlayıp feryat edilmemesini vasiyet ettiğini belirten Kılıçdaroğlu, Mevlana'nın cenazesine, her inanç grubundan çok kalabalık insan toplulukları katıldığını vurguladı. Kılıçdaroğlu, Mevlana'nın, ölüm gününde sevdiğine kavuştuğunu, Allah ile buluştuğu için 'Şebi Arus-Düğün Gecesi' denildiğini, bu gecenin ''Vuslat Gecesi'' adını almasının da bundan kaynaklandığına işaret etti. Kemal Kılıçdaroğlu, Mevlana'nın bütün hayatını ''Hamdım, piştim, yandım'' sözleriyle özetlediğini anımsatarak, şöyle konuştu: ''Mevlana, gönüllerimizde yaşamaktadır. Mevlana, Anadolu aydınlanmasının öncüleri olan Şeyh Edebali, Hacı Bektaş Veli ve Yunus Emre'nin de çağdaşıdır. Sahip olduğumuz manevi değerlerimiz bu yüce şahsiyetlerle şekillenmiştir. Tevazu, sevgi ve hoşgörü, Mevlana'nın en belirgin hayat çizgisi olmuştur. Nitekim Mevlana denilince hoşgörü ve sevgi hatırlanır. İslam'ın yüksek ahlak kurallarını, onun kadar insanlığa yansıtan çok azdır. Mevlana bütün çağların en büyük manevi önderlerindendir. Onun örnek kişiliğinin özellikleri eşsiz söz ve şiirleri hala milyonlarca kalbe tüm tazeliğiyle heyecan vermektedir.'' Kılıçdaroğlu, ''Şayet Mevlana'nın öğretilerindeki yüksek insani ve ahlaki değerler tüm dünya tarafından kabul görseydi düşmanlıklar, savaşlar, şiddetler ve vahşetler asla olmazdı'' dedi. Mevlana'nın, mal, mülk, makam ve şöhret gibi dünyanın geçiciliğine ve çekiciliğine aldanmadığına dikkati çeken Kılıçdaroğlu, onun yalnız Allah'a kul olduğunu, asla kula kulluk etmediğini vurguladı. Kılıçdaroğlu, Mevlana'nın, yöneticilerin halka yakın olmasını ve halktan birisi gibi davranmalarını istediğini belirterek, şunları kaydetti: ''Mevlana, yöneticilerin, zulüm ve haksızlıktan uzak durması gerektiğini şu sözlerle belirtir, 'Ey yönetici, senin hükmün adalettir, azgınlık değil. Kendine yapılmasını istemediğin bir şeyi başkasına nasıl reva görürsün. Size ne diyeyim. Çoban ol demişler, kurt oluyorsunuz. Bekçilik et demişler, hırsızlığa kalkıyorsunuz'. Mevlana, 'Adalet tek yüce şeydir, tek değerli bir incidir. İstekleri, dilekleri koruyan adalettir, geceleri damlarda sopalarını vuran bekçiler değil' der ve adaletin herkese hakkını vermekten geçtiğini söyler'' -''MEVLANA İNSANLIK ONURUNUN İNCİTİLMESİNE KARŞI OLMUŞTUR''- Kılıçdaroğlu, Mevlana'nın insanlık onurunun incitilmesine daima karşı olduğunu belirterek, ''Sadaka yoksulu yakmak, şefkat gözleyen gözü kör etmek değildir'' dediğini anımsattı. Mevlana'nın en belirgin özelliğinin tevazu ve hoşgörü olduğunu, insanları dil, din, ırk ve renk bakımından ötekileştirerek düşmanlığı körükleyen anlayışa karşı durduğuna işaret etti. Mevlana'ya göre sevgi ve hoşgörüyle aşılmayacak kapının olmadığını vurgulayan Kılıçdaroğlu ''Bu vuslat gecesinde, bizler sonsuz sevgi üretilen bu topraklarda, kin ve nefret eken her türlü girişime karşı çıktığımız gün Mevlana'nın büyük mirasına layık olduğumuzu ispat etmiş olacağız'' diye konuştu.