Kılıçdaroğlu: MHP ile ortaklık tek şarta bakar; Devlet Bey yeter ki istesin

Kılıçdaroğlu: MHP ile ortaklık tek şarta bakar; Devlet Bey yeter ki istesin

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, "MHP ile ortaklık ise tek şarta bakar; Devlet Bey yeter ki istesin!" dedi.

Kılıçdaroğlu'nun, "AKP-CHP ortaklığının ‘kolay’ olmadığını" söylediğini yazan Meydan Gazetesi Ankara Temsilcisi Ömer Şahin yazısında "Sebebi malum: Saray. CHP’nin 17/25 dahil bütün rezervlerinin adresi Saray’a çıkıyor" ifadelerine yer verdi.

Ömer Şahin'in Meydan gazetesinin bugünkü (21 Ekim 2015) nüshasında yayımlanan yazısı şöyle:

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, üslubuyla merhum Erdal İnönü, nezaketi ve fiziğiyle merhum Bülent Ecevit’i anımsatan bir siyasetçi. Sakin, mütevazı ve uzlaşmaya açık bir kişilik. Politikaları ve liderliğini beğenmeyenler bile onun bu hakkını teslim etmiştir. ‘İstikşafi’ görüşmelerde masaya oturduğu AK Partililer de öyle… Gergin günlerden geçiyoruz. 1.5 yıla sığdırılan 4’üncü seçim. Halk sandık, liderler meydan yorgunu. Kılıçdaroğlu’nun sesi çatallaşmıştı. Nedenini açıklarken “Dün, herhalde 5 yerde konuştum değil mi?” diye soruyordu basın danışmanı Okan Konuralp’e. Morali ise sesinden daha düzgün. Meydanların nabzı umudunu arttırmış. Oylarının arttığından şüphesi yok. O halde… Sonuçları beklendiği gibi çıkarsa… AK Parti ile 35 gün antrenmanı yapılmış koalisyon görüşmeleri tamama erer mi? Son aylardaki üslup yumuşaması CHP’nin olası bir AKP ortaklığının işareti olarak görülüyor. CHP, iktidarın bir ucundan tutmak istiyor. Fakat, AKP-CHP ortaklığının ‘kolay’ olmadığını bizzat söylüyor. Sebebi malum: Saray. CHP’nin 17/25 dahil bütün rezervlerinin adresi Saray’a çıkıyor. MHP ile ortaklık ise tek şarta bakar: Devlet Bey yeter ki istesin! Kemal Bey ile konuşurken özellikle dikkatimi çeken iki konu oldu. Başörtüsü özgürlüğü dahil devr-i iktidarlarında hiçbir kazanımın kaybolmayacağının altını çiziyor. 1 kişi bile zarar görürse bundan kendini sorumlu tutacak kadar özgüvenle söylüyor bu sözleri. Dijitalden, uyduya kadar uzayan ‘sansür’ girişimlerini sözle geçiştirme niyetinde değil. Kemal Bey yakında Tansu Çiller’in 1995’lerdeki siyah kurdeleli ‘radyomu istiyorum’ kampanyasına benzer bir çıkış yaparsa şaşırmam.