CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, AKP ve MHP'nin getirdiği seçim kanunuyla ilgili iktidara seslendi, "Bu millet 21. yüzyılda açlığı yoksulluğu yeniden yaşıyor. Bunu yaratanları bu ortamı bizim önümüze koyanları gayet iyi biliyor. Ve sizi gönderecek. Kanunu istediğiniz gibi değiştirin göndereceğiz arkadaş, göndereceğiz. Türkiye'nin birliğe ihtiyacı var. Yolcu edeceğiz onları" diye konuştu.
Partisinin grup toplantısında açıklamalarda bulunan CHP lideri, 6 muhalefet partisinin ikinci kez bir araya geldiği toplantıya ilişkin olarak konuştu. Seçim kanunundaki düzenlemeler hakkında görüştüklerini ifade eden CHP lideri Kılıçdaroğlu, "Hangi kanunu getirirlerse getirsinler koltuğu korumak için efendim şöyle böyle değişiklik yapalım. Anlamadıkları bir şey var bu millet kararını verdi zaten" dedi. 6 muhalefet partisi olarak seçim güvenliği konusunda da anlaşmaya vardıklarının altını çizen Kılıçdaroğlu, "Hangi şartlarda olursa olsun milli iradeyi parlamentoya tam olarak yansıtmak üzere seçim güvenliğini sağlamak amacıyla bir çalışma grubu daha oluşturduk. Bunların ne yapacağını biliyoruz her türlü dalavera bunların işi ama bizim görevimiz de madem ki bunları biliyoruz önlemini alacağız. 6 lider bu konuda anlaştık sandık-seçim güvenliğini sağlayacağız" sözlerini kaydetti.
CHP lideri sözlerinin devamında Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan'a beş öneride bulundu. "Sen kararını 84 milyondan yana al sana her türlü desteği veririz" diyerek Erdoğan'a seslenen Kılıçdaroğlu, önerilerini şöyle sıraladı:
1-Maceracı para ve kur politikalarından vazgeçin, devlet macerayla yönetilmez.
2- Kur korumalı mevduata derhal son verin. Ya Türkiye'yi felakete sürüklüyorsunuz. Akılla mantıkla bağdaşan bir uygulama değildir. Fakirden alıp zengine veriyorsunuz!
3-Hazine'yi ölçüsüz yük altına sokan Kamu-Özel İş birliği tam bir soygun düzeni. Derhal bunu Türk Lirası'na çevir kardeşim!
4-Allah aşkına bu Katar aşkından vazgeçin ya!
5-Tarımda ve enerjide Türkiye'yi dışa bağımlı hale getirdiler; Çiftçiye 211 milyar lira alacağını ödeyeceksin kardeşim!
Kılıçdaroğlu'nun açıklamalarından öne çıkanlar şöyle:
"Barışmaya, helalleşmeye ihtiyacımız var. ayrılmaya değil birlikte olmaya ihtiyacımız var. Birlikte olduğumuz zaman saygınlığımız artarak bütün hedefim bunun üzerine inşa edilmiş üzere. Bu hedef sadece benim değil aynı zamanda Millet İttifakı'nın da hedefi. 6 lider ikinci kez bir araya geldik. Aslıdan toplumun bütün kesimleri orada temsil ediliyor. Devletin karar alma mekanizmalarının bir kişiye teslim edilmesinin getirdiği felaketi olumsuzluğu hepimiz görüyoruz. Sadece ben değil, diğer liderler de görüyor. Türkiye'nin bu bataklıktan çıkması lazım.
Birlikteliğimizi bozmayı amaçlayan seçim kanunu teklifi üzerinde de görüştük. Bugün görüşülecek, o konudaki görüşümüzü metinden aynen okumak isterim; 'Milletimizin bilmesini isteriz ki demokratik ilkelere dayanan birlikteliğimiz bu gibi siyasi mühendislik çabalarından etkilenmeyecektir. İş birliğimizi uyum içinde sürdürmeye kararlıyız.' Bu önemli bir irade beyanı. Yani hangi kanunu getirirlerse getirsinler koltuğu korumak için efendim şöyle böyle değişiklik yapalım. Anlamadıkları bir şey var bu millet kararını verdi zaten. Bu millet 21. yüzyılda açlığı yoksulluğu yeniden yaşıyor. Bunu yaratanları bu ortamı bizim önümüze koyanları gayet iyi biliyor. Ve sizi gönderecek. Kanunu istediğiniz gibi değiştirin göndereceğiz arkadaş, göndereceğiz. Türkiye'nin birliğe ihtiyacı var. Yolcu edeceğiz onları. Hangi şartlarda olursa olsun milli iradeyi parlamentoya tam olarak yansıtmak üzere seçim güvenliğini sağlamak amacıyla bir çalışma grubu daha oluşturduk. Bunların ne yapacağını biliyoruz her türlü dalavera bunların işi ama bizim görevimiz de madem ki bunları biliyoruz önlemini alacağız. 6 lider bu konuda anlaştık sandık-seçim güvenliğini sağlayacağız.
Hiçbirimizin bireysel bir beklentisi yok hiçbirimiz devletin hazinesine el uzatma gibi bir niyet asla ve asla taşımadık taşımıyoruz ama devletin hazinesine el uzatanları da oturup hep birlikte hesabını soracağız. Hiçbirimiz adaletsizliği savunmadık, adaletsizliği savunanların da yanında olmadık. Hiçbirimiz tüyü bitmemiş ye5timin hakkını yemedik tüyü bitmemiş yetimin hakkını yedirmemeye de kararlıyız. Bizler 6 lider Londra'daki bir avuç tefeciye hizmet etmeyeceğiz. Bizim hizmet edeceğimiz tek alan var TBMM'nin hedefiyle amacıyla 84 milyona hizmet etmektir. 6 liderin ortaya koyduğu hedef bu. İnşallah daha güzel bir süreci hop beraber yaşayacağız.
"Devleti yönetemiyorlar yönetme güçleri kapasiteleri yok sorunların altında ezilmiş vaziyetteler. Ekonomiyi, kurumları yönetemiyorlar sorunların altında eziliyorlar her soruna çözüm üretelim derken bir başka sorun patlamış oluyor sık sık tekrar ettiğim gibi devlet akılla birikimle liyakatle yönetilir. Siz bunları yapmazsanız devleti sağlıklı yönetemez devleti sorunlar yumağı haline getirirsiniz. Biz hem sorunları çözmek hem insanların huzur içinde yaşayabileceği bir Türkiye inşa etmek istiyorum bunların sosyal devletten de haberleri yok devleti oluşturan bireyler arasında gelir dağılımının dengeli olması gerektiği her ailenin en azından belli bir güvencesi olması gerektiğini devletin bilmesi gerekiyor. Hep diyorlar ya 'CHP hep eleştiriyor ama hiç öneri getirmiyor' diye. Bu sefer 5 tavsiyem olacak. Hiçbir kurumun TBMM dahil mahkemeler dahil hiçbir kurumun esamesi okunmuyor bütün yetkiler bir kişide toplanmış ve o o kişi Türkiye'yi bir sorunlar yumağına sürükledi bugün bu sorunu hep beraber yaşıyoruz. Nasıl çıkacağız? Çok iyi niyetlerle bu tavsiyelerimiz yapıyorum. AK Partiye oy veren, Milliyetçi Hareket Partisine oy veren kardeşlerim size özellikle sesleniyorum benim önerilerimde tavsiyelerimde yanlış varsa açın telefon bu doğru değildir deyin. Ben kızmam üzülmem benim hatam varsa ben kızmam üzülmem. Hatadan ders çıkarmasını bilecek kadar da erdemliyim. Bu önerileri sunmamızın sebebi de şu; 84 milyon insan huzursuz gelecek kaygısı yaşıyor bu sorunları işleyip iktidar olmak değil tavsiyelerde bulunup iktidar olmak çok daha değerlidir benim için çünkü biz hem sorunları bilen hem de sorunları çözen bir anlayışla iktidar olmak istiyoruz.
1-Maceracı para ve kur politikalarından vazgeçin, devlet macerayla yönetilmez. 'Ben doları şu kadar yaptım'la olamaz devlet akılla birikimle yönetilir siz devletin merkez Bankası'na arkeolog atarsanız o devlette liyakat yok demektir yani ameliyathaneye tıp eğitimi görmemiş bir mühendise gel şu ameliyatı yap derseniz orada liyakat yok demektir. İşi ehline teslim etmek gibi bir kural var. Ben atadım bir kişiyi ve benim dediklerimi yapacak o zaman niye atıyorsun bir kişiyi? Macerayla devleti yönetemezsiniz ve sürüklediğiniz nokta tam bir felaket. Ne oldu? 128 milyar dolar gitti mi? Gitti. Nereye gittiğini bilen yok .Laf aramızda damat yeni bir kitap çıkarmış baktım kitaba bu 128milyar dolar var mı, o kitapta da tık yok. Halen nereye gittiğini kimse bilmiyor. Maceracılık budur bedeli ağırdır. 128 milyar dolar buharlaşacak y! Dile kolay ya yeni bir Türkiye inşa edersiniz 1258 milyar dolarla! Merkez Bankası'nın bu sabah baktım tekrar 18 mart itibariyle MB'nin kasasında MB'nin sahip olduğu bir senti bile yok .Borç paralar var. Eksi 45.3 milyar dolar MB'nın rezervi. Bu devletin itibarını temelden sarsmaktır. Şimdi borç bulmak için körfez ülkelerine gidiyoruz. Milli Kurtuluş savaşını veren bir ülkenin insanları bir ülkenin yönetimi borç para için gerdan kırar mı ya! Benim ağırıma gidiyor. Laf aramızda Bahçeli'nin hiç ağırına gitmiyor.
2- Kur korumalı mevduata derhal son verin. Ya Türkiye'yi felakete sürüklüyorsunuz. Akılla mantıkla bağdaşan bir uygulama değildir. Fakirden alıp zengine veriyorsunuz! 3 ay için ödenen faiz yüzde 17.75. Devletin kasasından çıkan, bankalar hariç onlara ayrıca veriyoruz. Yıllık yüzde 92. Şimdi ben AK Partili kardeşlerime şunu sormaz mıyım: Nass dediler din dediler kuran dediler iman dediler. Peki yüzde 92 faizin neresinde din var, iman var, kuran var kardeşim? Bu mudur adalet ya? Ben haklı mıyım haksız mıyım. Ben AK Partililere ve MHP'lilere sormak isterim. Onların yöneticilerine bakanlarına sormak isterim. Yüzde 92 faiz veriyorsunuz, Nass diyorsunuz ne oldu da Nass birden bire pas oldu? Daha dramatik olanı pandemi döneminde çiftçilere karşılıksız para verdiler hepimiz de alkışladık. Şimdi pandemi döneminde yaptıkları karşılıksız yardımı vergiliyorlar. Karşılıksız yardım aldınız bunun vergisini vereceksiniz. Yüzde 92 faiz alan hiç vergi ödemeyecek! Yetimin hakkını korumak istiyorsan yüzde 92 faiz verdiğin adamın gelirini vergileyeceksin. Üstelik daha ağır vergileyeceksin! Emek mi harcadı çaba mı gösterdi alın teri mi döktü? Hayır elinde bir bardak viski köşesine oturmuş bankaya veriyor parayı yüzde 92 faiz alıyor krallar gibi yaşıyor. Hizmet eden kim? Din iman edebiyatı yapan kişi de ona hizmet ediyor. Ağırıma giden bu. Bu ülkenin ilahiyatçılarına da sesleniyorum. Her şeyi ben mi konuşmalıyım Niye konuşmyu7rosunuz kardeşim? Fakirden alıp tefeciye hizmet eden bir uygulama yanlıştır. Tavsiyem süratli bir şekilde bunu düzeltsinler.
3-Hazine'yi ölçüsüz yük altına sokan Kamu-Özel İş birliği tam bir soygun düzeni. Derhal bunu Türk Lirası'na çevir kardeşim! Zorlanıyorsan çıkıp şunu dersin. ben bunu yapıyorum Cumhuriyet Halk Partisi de benim arkamda duracak. Vallahi de kapı gibi dururuz. Sen kararını 84 milyondan yana al sana her türlü desteği veririz.
Soygunun boyutlarını bir daha kardeşlerime aktarayım. Şehir hastaneleri maliyeti 12 milyar dolar. Kaç lira ödeyeceğiz? 37 milyar dolar. Ya kardeşim hadi 15 verdik 97 milyar dolar ne oluyor Allah aşkına! Cebinden mi ödüyorsun sen bunu ? Fakir fukaranın yaktığı elektrikten alıyorsun. Yavuz Sultan Selim Köprüsü 3 milyar dolara mal olmuş veriyoruz 9 milyar dolar! Osman Gazi Köprüsü 1 milyar 200 bin lira; veriyoruz 15 milyar dolar! İster köprüden geç ister geçme deli dumrul köprüsünün birle bir ahlakı vardı ya bunlarda deli dumrul köprüsünün ahlakı bile yok! Aklı başında olan hiç kimse böyle bir rezalete kalkışmaz. Zafer Havaalanı, 50 milyon Euro'ya mal olmuş, 208 milyon Euro ödeyeceğiz. Hadi 100 milyon verelim ya 208 milyon avro vereceksin ya! Tam bir soygun düzeni. Anlaşma yapmış, yetkili mahkeme İngiliz mahkemesi olacakmış. Kendi mahkemelerine bile güvenmiyor. Valla ister İngiliz ister dünyanın herhangi bir yerindeki bir mahkeme bu paraları söke söke getireceğim Türkiye'ye. Zafer Havalimanı'ndaki açığı kapatmak için Eskişehir'deki havaalanını kapatıyorlar şimdi. O havaalanını devletten hazineden bir kuruş bile almadan yaptı ya! Sen bunu yaparken Eskişehirlilerin iznini aldın mı. Bütün Eskişehirlilere seslenmek isterim. O havalimanı sizin ananızın ak sütü gibi size helaldir. Havaalanının iktidar tarafından birilerine peşkeş çekilmesine izin vermeyin. Yapıyorlarsa da bir tek oy bile verseniz iki elim yakanızda olacak. Yeter artık ya bu soygun düzeni bu kadar olmaz ya!
İstanbul Havalimanı; 6.3 milyar avroya garanti vermişler. Maliyetini henüz bilmiyoruz. Bunlar devlete 2 milyar 100 milyon avro ödeyeceklerdi ödemediler. Erdoğan tek imza ile 2 milyar avroyu sildi .Bağışladı yani. Yani çiftçilere bir yılda verdikleri yardımdan 5 milyar lira daha fazla. Niye sildiler? Beşli çete bu kadar güçlü. Ya sileceksin ya da sırlarını ifa ederim diyor. Tehdit ediyorlar. Türkiye böyle bir tablo ile karşı karşıya.
Benim tavsiyelerin senin oyunu artırır. Ben halkın çıkarlarını savunuyorum 84 milyonun hakkını hukukunu savunmaktan ben sorumluyum diyeceksin. Ve çıkıp diyeceksin ki ben bunların tamamına son veriyorum. Kılıçdaroğlu'nun tavsiyeleri doğrudur gerekeni yapacağım de. Dediğin andan itibaren seni alkışlayacağız. Diyeceğiz ki helal olsun sözünün eri fakirin fukaranın yanında adam helal olsun diyeceğiz. Bakın bunu buradan bütün televizyonların önünde söylüyorum yeter ki yaptın.
4-Allah aşkına bu Katar aşkından vazgeçin ya. Tank paleti istedi tank paleti verdin ya. 2018'de tankımız olacaktı , yıl 2022 ortada tank yok. Orduya yapılmış en büyük ihanettir. Arsalar verdiler. Bir devlet bu kadar pazarlanır mı ya. Burası ticarethane mi ya. Bahçeli'nin ağırına gitmiyor bunlar o alkışlıyor. Benim ağırıma gidiyor. Benim milliyetçi anlayışım onun gibi değil. Bu ülkenin çıkarları üzerine benim milliyetçilik anlayışım var. Irkçılık bağlamında değil. Bu topraklarda kim yaşıyorsa özgürce yaşamalı.
Bizim vatandaşımız çocuğuna et yediremezken yüzde 48 zam yapıyorsun buradaki kırmızı eti dışarıya götürüyorsun bizim insanımızı da ete muhtaç hale getiriyorsun.
5-Tarımda ve enerjide Türkiye'yi dışa bağımlı hale getirdiler. Şimdi hep beraber neredeyse yağmur duasına çıkar gibi allahım şu gemiler gelsin de millet ayçiçek yağı alsın. Türkiye bu noktaya nasıl geldi! Şeker karaborsaya düştü ya. Benim bildiğim şekerin karaborsaya düşmesi ikinci dünya harbinde olmuştur! Gıda krizi kapımızda. Çiftçiye 211 milyar lira alacağını ödeyeceksin kardeşim! Çıkıp diyeceksin ki ya kanuna göre size milli gelirin her yıl yüzde 1 oranında destek verecektik bunu tam veremedik. Vermediğim parayı size vereceğiz sizden bir şey istiyorum beni elaleme mahkum etmeyin gidip dışarıdan arpa yulaf mercimek getirmeyeyim sözünü alacaksın. Bu millet bunların tamamını yapar.