1 Kasım seçimlerinde CHP'nin oy oranı 7 Haziran'a göre dikkat çeken bir değişim göstermedi. Seçim sonuçlarını değerlendiren Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu, istifa edip etmeyeceği yönündeki soruyu yanıtlarken CHP Kurultayı'nı işaret etti. Kılıçdaroğlu, "Kurultay sürecimiz devam ediyor. Kimsenin endişesi olmasın. Kurallar neyi gerektiriyorsa o kurallar uygulanır. Oyumuz da milletvekilimiz de arttı ama kendimizi başarılı görmüyoruz. Başarının ölçüsü iktidar olmaktır. Bunu yetkili kurullarımız zaten değerlendirecektir" ifadesini kullandı.
Kılıçdaroğlu, 7 Haziran seçimlerinin ardından aynı soruyu şöyle yanıtlamıştı:
"Şimdilik detaylı bir yorum yapmama kararı aldım. Genel hatlarıyla bir değerlendirmeyi ilerleyen günlerde yapacağım. Ancak bizim açımızdan bir sorun yok. Memnunum; istifayı gerektiren bir sonuç da değil. Şimdilik değerlendirmem bu kadar.”
"Islak imzalı seçim tutanaklarının Genel Merkez'e göndermeye devam ediyorlar" diyen Kılıçdaroğlu, CHP Genel Merkezi'nde yaptığı açıklamadan satır başları şöyle:
Islak imzalı tutanakları Genel Merkez'e göndermeye devam ediyorlar. Ortaya çıkan tablo, CHP’nin sorumluluğunu çok daha ileriye taşımıştır. Biz bu ülkede sağlıklı ve güçlü bir demokrasinin olmasını umut ediyoruz.
Ortaya çıkan tablo, diğer muhalefet partileri oy kaybından dolayı bizim sorumluluğumuz parlamentoda da, dışında da artmıştır. Türkiye bu seçimlere olağanüstü koşullarda girmiştir. Olağanüstü olaylar yaşanmıştır, 7 Haziran 1 Kasım arasında. 400’e yakın insan hayatını kaybetti. Sorgulanması gerekiyor. 7 Haziran’da nasıl saygılı olduysak, 1 Kasım’a da aynen saygılıyız. Demokrasinin temel kurallarından birisidir. Hiçbir yurttaşımın bundan en ufak bir endişe duymamasını istiyorum. CHP, seçim öncesi yaptığı çalışmalardan ortaya koyduğu tablodan ötürü hiçbir vatandaşımızdan olumsuz bir tepki almamıştır. Şunu yanlış yaptınız, hatalı yaptınız diye seçim alanında, hiçbir milletvekili adayımıza olumsuz bir tepki göstermemiştir. CHP’de yaşanan değişim olumludur ve kararlılıkla devam edecektir.
Asıl önemli nokta şu; güç ve hukuk. Bu iki kavramın özenle korunması gerekiyor, iktidarda olanlar gücü, toplumun vicdanı da hukuku temsil eder. Güç hukukun üstüne çıkarsa toplumda baskıya dönüşür. Bu demokrasimizi zedeler. Bütün iktidarların, hukukun üstünlüğü kavramına özen göstermesi ve uyması gerekiyor. Demokrasimizi geliştireceksek, insan haklarına saygıyı geliştireceksek, kadın erkek eşitliğini sağlayacaksak gücün zehirlenmemesi lazım. Zehirlenirse toplum travma yaşar, derin sorunlar yaşar. Bütün bunları dikkatle izleyeceğimizi bütün vatandaşlarımızın ve siyasi partilerin bilmesi gerekir. Sorumluluğumuzun ağırlığı da buradan kaynaklanıyor. Hiç kimse kendisini hukukun üstünde görmemeli. Her yurttaşımızın can ve mal güvenliği kutsaldır ve sağlanmalı. Gücün baskıya dönüşmesi son derece tehlikelidir. Bugüne kadar hep mazlumun yanında olduk. Bundan sonra da olmaya devam edeceğiz. Hukuku korumanın temel yollarından biri mazlumun yanında olmaktır ve topluma hukukun üstünlüğünü hatırlatmanın yolu mazlumun yanında olmaktır.
Demokrasiyi güçlendirecek parti CHP’dir. Gücün hukukla dengelenmesi gerektiğini söyleyen de CHP’dir. Bütün bu çerçeve içerisinde görevimizi yapacağız. Vatandaşlarımız kaygı duymasın.
Verilen bir mesaj var. Sizce tüm muhalefete mi verildi? İstifayı düşünüyor musunuz?
CHP’yi diğer partilere benzetmeyin. Demokrasiyi bu ülkeye getiren partiyiz. Kurultay sürecimiz devam ediyor. Kimsenin endişesi olmasın. Kurallar neyi gerektiriyorsa o kurallar uygulanır. Oyumuz da milletvekilimiz de arttı ama kendimizi başarılı görmüyoruz. Başarının ölçüsü iktidar olmaktır. Bunu yetkili kurullarımız zaten değerlendirecektir.
Vatandaşın mesajı. Konuşmamda söyledim. Olağan bir süreçte seçime gitmedik. Ekonomideki olumsuzluklar hiçbir zaman düşünülmedi. Sadece Ankara’daki patlamada 102 insanımız hayatını kaybetti, 400’e yakın insanımız öldü. Böyle bir ortamda Türkiye seçime gitti. Böyle bir tablo çıktı ortaya. Bu tablonun çok iyi değerlendirilmesi lazım. Bu koşullar olmasaydı çok daha farklı bir tablo çıkabilirdi ortaya.
Bizden çok ilgili partilerin kendi alanlarına girer.
Bundan sonra CHP’nin oy skalası yüzde 25-26 arasında mı gidecek?
Bizim iki seçim bildirgemiz toplumda genel kabul gördü. Keşke olağanüstü bir süreç yaşamasaydık, oy gelip gelmediğimizi çok rahat değerlendirirdik. 400 kişi hayatını kaybediyorsa bir ülkede ve biz bu süreci görmezden gelip olağan bir süreç gibi değerlendirirsek yanlış yapmış oluruz.
Teşekkür ediyorum arkadaşlar.