CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu sel felaketinin yaşandığı Sinop'un Ayancık ilçesini ziyaret ederek burada incelemelerde bulundu. Kılıçdaroğlu, "Eğer iklim değişikliğinin getireceği felaketler var ve biz bunları biliyorsak ülkeyi yönetenlerin de bilmesi lazım. Karadeniz'in bütün nehirlerinde kemer şeklinde köprüler var. Bunlar 150-200 yıllıktır. Bu köprülerden hiçbiri sel dolayısıyla yıkılmadı ama yeni yapılan köprülerin hepsi yıkıldı. Karadeniz'den yaşlı birini dinleyin o size yapılması gerekenleri anlatacaktır" dedi.
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, sel felaketinin can kayıplarına ve ağır hasara neden olduğu Sinop'un Ayancık ilçesini ziyaret etti. İncelemelerinin ardından; Cevizli, Köprübaşı Mevkisi'nde açıklama yaptı.
Kılıçdaroğlu'na; CHP Genel Başkan yardımcıları Ali Öztunç ve Ahmet Akın, CHP Grup Başkanvekili Engin Altay, CHP Genel Başkan Başdanışmanı Erdoğan Toprak, CHP milletvekilleri Barış Karadeniz, Neslihan Hancıoğlu ile İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu, Sinop Belediye Başkanı Barış Ayhan, Ayancık Belediye Başkanı Hayrettin Kaya, Samsun Atakum Belediye Başkanı Cemil Deveci de katıldı.
Kılıçdaroğlu, açıklamasında şunları söyledi:
"Doğa tahribatının yol açtığı bir tabloyla karşı karşıyayız. Aslında iklim değişikliğinin hangi sonuçları doğuracağını, on yıllardır bilim insanları, yöneticiler biliyorlar ve raporluyorlar, okuyorlar. Biz iklim değişikliğinin ortaya koyacağı tablonun önlemini almazsak bu sorunlarla karşı karşıya kalacağız.
"Son rakamlara göre 51 canımız hayatını kaybetti. Son derece üzgünüz. Ölenlere Allah'tan rahmet diliyoruz. Az önce bir askerimizle bir araya geldik. İki yaşındaki çocuğunu kaybetmiş, eşini arıyor. Babasıyla yalnız başına kalmışlar. Çocuğunun en azından vefat ettiğini biliyor, ama eşi hakkında herhangi bir bilgi alamadığını ifade etti. Olay meydana geldiği anda Ayancıklı kardeşlerime ifade etmek isterim; olaylara vakıf, dirayetli belediye başkanları var. Hepinizin huzurunda belediye başkanımızı kutluyorum. Hiç uyumadan çaba harcayarak, Ayancıklıların sorunlarını çözmeye çalıştı. Onun dışında, diğer kentlerde bulunan belediye başkanlarımız ellerinden gelen çabaları gösterdi. İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanımızın güçlü bir ekibi, araçları var burada. Diğer belediye başkanlarının da var. Öncelikle Ayancık'ın suyu kesilmişti su sorununu çözdüler. Kanalizasyon sorununu da çözdüler. Böylece iki temel sorunu çözmüş oldular.
"Sanayi diye bir şey kalmış değil, orayı gezdik. Buranın afet bölgesi edilmesi doğru bir karar, teşekkür ederiz ama yeterli değil. Sanayinin ayağa kaldırılması lazım. Eğer bir fedakarlık yapılacaksa en azından o insanlara faizsiz bir kredi açılması lazım. Bu kredi ile ancak ayağa kalkabilir, dükkanlarını onarabilirler. Bir başka gerçek daha bize ifade edildi. ‘Biz sanayideyiz, ama burada en az 150-200 işçi var, bu işçiler aç kalacak.' İşçilere de belirli bir bedelin ödenmesi lazım. Hükümete çağrıda bulunuyorum; afet bölgesi ilan edilen yerlerde iş yerleri açılana kadar, o iş yerlerinde çalışanlara en azından asgari ücret düzeyinde bir ücret ödenmesi gerekiyor.
"Gelen yardımlar dolayısıyla Ayancık Belediyemiz, 5 ayrı yerde depolar oluşturdu. Bu depoları sürekli denetliyorlar, ihtiyaç olduğu takdirde ailelere yardımları ulaştırıyorlar. Kimsenin umutsuz olmasını istemem. Hiç kimse kendini yalnız hissetmesin. Herkes şunu iyi bilsin. Bu ülkede çözülmeyecek hiçbir sorun yok. Tüm sorunlar akılla mantıkla çözülür.
"Eğer iklim değişikliğinin getireceği felaketler var ve biz bunları biliyorsak, bilim insanları biliyorsa, uygulamacılar biliyorsa; ülkeyi yönetenlerin de bilmesi lazım. Ülkeyi yönetenler, eğer iklim değişikliği raporlarını dahi okumamışlarsa sağlıklı ve tutarlı karar alamazlar. Onlara birinci tavsiyem şu; hadi bizim bilim adamlarının hazırladığına ‘güvenmiyoruz' diye söylüyorlarsa, uluslararası kuruluşların açıkladığı raporlar var. Bu raporların örtüştüğünü göreceklerdir. İklim değişikliğinin sonuçlarını dikkate alarak, önlem almaları lazım. Eğer önlem alırlarsa bu tür olaylar meydana geldiğinde de sorun kendiliğinden çözülür.
"Karadeniz'i bilenler çok iyi bilirler. Karadeniz'in bütün nehirlerinde kemer şeklinde köprüler vardır. Bu köprüler neresinden bakılırsa, 150-200 yıllıktır. Bu köprülerden hiçbiri sel dolayısıyla yıkılmadı. Ama yeni yapılan köprülerin hepsi, görüyorsunuz yıkıldı. 100 yıl önce yapılan köprüler doğayı bilen insanlar tarafından tasarlanmış ve yapılmış. Yeni yapılanlar ise doğayı bilmeyen, geleceği öngöremeyen kişiler tarafından tasarlanmıştır. O nedenle biz ‘raporları okuyun, tarihi bilin, Karadeniz'i tanıyın' diyoruz. Eğer Karadeniz'i iyi tanımak istiyorsanız, Karadeniz'den yaşlı birisini dinleyin o size, bütün gerçekleri, alınması gereken önlemleri anlatacaktır. Kriz ortaya çıktıktan, insanlar hayatını kaybettikten sonra önlem almanın bir yararı yoktur. Önlem başlangıçta alınacaktır ki insanlar hayatlarını kaybetmesinler."