Cumhuriyet gazetesi yazarı Utku Çakırözer, CHP’nin ‘kaleleri’ olarak bilinen ilçelerde mevcut belediye başkanlarının neredeyse tamamının değiştirmesindeki gerekçeyi yazdı. CHP Genel Başkanı Kemal Kılçdaroğlu, adayların değiştirilmesiyle ilgili gerekçeyi anlattı.
CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu ile parti yönetiminin tercihlerinin gerekçelerini konuştuğunu yazan Utku ÇakırÖzer'in Cumhuriyet'te "Kılıçdaroğlu tartışılan tercihlerin gerekçesini Cumhuriyet’e anlattı" başlığıyla (11 Şubat 2014) yayımlanan yazısının tamamı şöyle:
CHP çok büyük tartışmaların yaşandığı Parti Meclisi toplantısında 30 Mart yerel seçimlerinde İzmir, İstanbul ve Ankara’nın ilçelerinde göstereceği belediye başkan adaylarının isimlerini belirledi. CHP’nin ‘kaleleri’ olarak bilinen ilçelerde mevcut belediye başkanlarının neredeyse tamamının değiştirilmesi çok büyük yankı yarattı.
Dün sabah 07.00’de sona eren uzun gecenin ardından CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu ile parti yönetiminin tercihlerinin gerekçelerini konuştuk. Şu mesajları verdi:
“CHP’nin yenileşmeye ve yeni yüzlere ihtiyacı var. CHP’yi ve Türkiye’yi geleceğe taşımak yeni kadrolarla olur. Aday tercihlerimizle halka verdiğimiz mesaj çok net: Daha fazla kadın, daha fazla genç ve daha fazla yeni yüz... CHP tarihinde bu kadar çok kadın, bu kadar çok genç, bu kadar çok eğitimli aday hiç gösterilmemişti. Şimdi Avcılar’da Handan Toprak, Beyoğlu’nda Aylin Kotil, Muratpaşa’da Sultan Yeğen, Konak’ta Sema Pektaş kadın adaylarımızın sadece birkaçı. Benzer biçimde Çankaya’da Alper Taşdelen, Beşiktaş’ta Murat Hazinedar, Eyüp’te Ferzan Özel, Başakşehir’de Özgür Karabat, Küçükçekmece’de Gökhan Gümüşdağ ve Aliağa’da Barış Eroğlu, artık CHP’nin genç, dinamik ve yeni yüzleri."
“Tabii CHP’de bugüne kadar fedakârca görev aldıktan sonra yerlerini gençlere ve yeni arkadaşlarımıza bırakan başkanlarımıza da teşekkürü borç biliyorum. Parti Meclisimizin kararları karşısında burukluk hissi içinde olmaları doğaldır. Olağanüstü çabalar gösterdiler. Hiçbirinin hizmetini unutmayacağız. İleride kendilerinden partinin değişik kademelerinde faydalanmayı düşünüyoruz. Partimize hizmet edilecek yerler sadece belediye başkanlıkları değil. Yönetim kademeleri var, milletvekillikleri var. Bakın Murat Karayalçın, Ercan Karakaş gibi isimler partimizin her kademesinde sorumluluk üstlenmeye devam ediyor. Bugün görevlerini yeni arkadaşlara bırakan arkadaşlarımızın da deneyimlerini genç nesillere aktarmasını bekleriz.”
“Parti yönetiminin tercihlerine yönelik insani tepkiler olabilir. Tepkilerin büyük bölümü aday gösterilmeyen arkadaşlarımıza ait. Siyaset kişisel hırsların tatmin yeri değil, halka hizmet etme aracıdır. Bu yüzden kesinlikle kişiselleştirilemez. Protestoları demokrasinin bir yansıması olarak görüyoruz ve kesinlikle şiddetle bastırmak gibi bir duruşumuz olmadı ve olamaz.”
“Sayın Turgut Dibek’in istifası da seçim bölgesi ile ilgili tercihimize bir tepki. Kendisi çok değerli bir arkadaşımızdır. Ben bu konuda sağduyu ile hareket edeceğine inanıyorum. Ben de kendisiyle konuşacağım.” İç çekişme bitmeli, yüzümüz dışa dönmeli “Türkiye’nin yeni bir yönetim anlayışına ihtiyaç duyduğu böylesine kritik bir dönemde CHP’nin tarihsel bir görevi var. Ülkeyi AKP zihniyetinden kurtarmak zorundayız. O yüzden enerjimizi iç çekişmelere harcayamayız. Belediye meclis üye adaylarımızın belirlenmesinin ardından CHP artık yüzünü dışa dönmeli. Ülke sorunlarını çözeceğine ilişkin halka güven vermelidir. Tüm önceliğimiz bu olmalı...”
CHP Parti Meclisi toplantısı yapılırken İstanbul Büyükşehir Belediyesi başkan adayı Mustafa Sarıgül ile İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu’nun istedikleri isimlerin aday gösterilmesi için parti yönetimini istifa ile tehdit ettikleri bilgisi kulislere yansımıştı. Kılıçdaroğlu bu iddialar konsunda da şu değerlendirmeyi yaptı: “Bir kente ilçe belediye başkan adayı belirlerken il başkanımız, belediye başkanımız ya da başkan adayımızdan bağımsız hareket etmemiz düşünülebilir mi? Tam tersine kendileriyle en yakın istişareyi yapmamız gayet doğaldır. Bunu bir çekişme, dayatma algısı şeklinde sunmak doğru değil.”