AKP döneminde işsiz sayısının 10 milyonu geçtiğini belirten CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu "Önümüzdeki seçimlerde Türkiye'nin kaderini sandığa gidip ilk kez oy kullanacak 6 milyon 300 bin genç belirleyecek" dedi.
Kılıçdaroğlu, lise ve üniversite öğrencileri ile yeni mezun işsiz gençlerle video konferans toplantısında bir araya geldi.
Gençlerin sigortasız, çok düşük ücretlerle çalıştırılmak istendiğine, bunu kabul etmediklerinde de "İş var, çalışmak istemiyorsunuz" denildiğine dikkati çeken Kılıçdaroğlu, "Bu söylem, çok rahatsız edici bir söylem. Bunu söyleyen politikacıyı sizin bir şekliyle cezalandırmanız lazım" ifadelerini kullandı.
Kılıçdaroğlu şunları kaydetti:
“Torpilin önlenmesi için mülakat kaldırılmalı. Üniversitelerin gerçek anlamda üniversite olması için bilimsel, yönetimsel ve mali özerkliğinin bulunması gerekli.
Bunlar olmadığı takdirde üniversite, üniversite olmaz. Üniversiteler eğer gerçekten bilim üretiyorsa, öğrenciyle hoca arasında sağlıklı ve tutarlı bir ilişki varsa o zaman bu üniversiteler üniversite olur. Aksi halde yönlendirilen, baskı altına alınan, tartışmaların bile yasaklandığı bir ortamda üniversite, üniversite olmaktan çıkar. Düşük ücretli işler ve işsiz sayısının çok olduğu yerde sendikalaşma olmaz. Çok sayıda işsiz var. Dolayısıyla işveren daha düşük ücret ödeyerek kişinin emeğinden daha fazla yararlanmak ister. Kapitalizmin ortaya koyduğu gerçek de budur. Bunu aşmak için Türkiye'de güçlü bir sosyal devletin olması, istihdam alanlarının yaratılması, kişi başına gelirin yükseltilmesi, aile destekleri sigortasının çıkması lazım. Bunların hiçbirisi şu anda yok. Olmadığı için de bir umutsuzluk var ve bu umutsuzluk üzülerek ifade edeyim, besleniyor.
Şunu gençlerin unutmaması lazım, Türk Telekom'u Hariri ailesine sattık. Ve Hariri ailesi Türk Telekom'u, Türk bankalarından çektiği kredilerle aldı. Kredilerin bütün kârlarını aldı, Türk Telekom'un pek çok malzemesini sattı, borçları ödemeye gelince 'Ödemiyorum' dedi. Kârı aldı, tekrar Türk Telekom'u bize bıraktı. Türk Telekom, internet altyapısını çok güçlendirecekti, hiçbir görevini yapmadı. Bugünkü altyapıyla maalesef baş başa kaldık. Eğer siz, demokrasi, özgürlük istiyorsanız, CHP dahil rahatlıkla beni eleştirmek istiyorsanız, önce bu demokratik sistemi getirmek, otoriter sistemi bitirmek zorundayız. Ondan sonra rahatlıkla eleştiri yapabilirsiniz
Hepimiz evde otururken, çayımızı, kahvemizi içerken, yemeğimizi yerken siyasetçilerle ilgili esprilere gülerdik. Şimdi evlerde gülmeyi unuttuk, yasaklandı hepsi. Böyle bir tabloyu ne ben kabul edebilirim ne de siz kabul edebilirsiniz. Dolayısıyla daha farklı bir Türkiye'yi inşa etmek zorundayız
9 yıldır bir ülkeyi yöneteceksiniz, 19 yılın sonunda 10 milyonu aşkın işsiz üreteceksiniz. Önümüzdeki seçimlerde Türkiye'nin kaderini bizler değil, sandığa gidip ilk kez oy kullanacak 6 milyon 300 bin genç belirleyecek.
(KYK borçları) Ne faizi kardeşim, önce iş ver. İş verirsiniz, sigortalı bir işte çalışır, ondan sonra kredi borcunu öder belli bir taksit içinde. Hem işi yok hem faiz uyguluyorsunuz. Kendisinde para yok, babasının gelirine el koyuyorsunuz. Olacak iş değil, akıl alacak şey değil. Bunları değiştireceğiz."