CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu Avrupa Birliği (AB) büyükelçileriyle bir araya geldi. Büyükelçiler CHP liderine "referandum sürecini, anayasa değişikliği teklifi, CHP’nin nasıl bir strateji izleyeceğini"ni sordu. Büyükelçilerin partili cumhurbaşkanlığını içeren anayasa değişikliğine "mesafeli" yaklaştığı öğrenilirken, değişikliğe onay çıkması durumunda Türkiye’de olabilecek değişimin Türkiye - AB ilişkilerini etkileyebileceği mesajı verdiği belirtildi. AB’nin özellikle Kıbrıs ve üyelik konularında “çifte standart” uyguladığına dikkat çeken Kılıçdaroğlu, “En ihtiyacımız olan zamanda yargı bağımsızlığıyla ilgili 23 ve 24. fasıllar açılmadı. Kıbrıs’ta Annan Planı’nın ardından verilen sözler tutulmadı” diye konuştu.
CHP lideri Kılıçdaroğlu büyükelçilerle çalışma kahvaltısında buluştu. Cumhuriyet'ten İklim Öngel'in haberine göre, yaklaşık 2 saat basına kapalı olarak gerçekleşen toplantıya CHP Genel Başkan Yardımcıları Öztürk Yılmaz, Selin Sayek Böke ve Bülent Tezcan katıldı. Karşılıklı görüş alışverişinde bulunulan toplantıda; anayasa değişikliği teklifi, referandum süreci, Türkiye-AB ilişkileri, vize serbestisi, Fırat Kalkanı, Suriye ve Kıbrıs konuları masaya yatırıldı. Kılıçdaroğlu en son 1 Haziran 2016’da büyükelçilerle buluşmuştu.
Edinilen bilgiye göre; Kılıçdaroğlu Türkiye’nin AB ile ilişkilerinin güçlendirilmesi ve sağlıklı bir zemine oturtulması yönündeki görüşlerini büyükelçilere iletti. Referandumda nasıl bir strateji takip edileceğini ve OHAL sürecinde ne kadar sağlıklı bir referandum gerçekleşebileceğini soran büyükelçilere Kılıçdaroğlu’nun şu yanıtı verdi:
“OHAL’de sağlıklı bir referandum gerçekleştirmek imkansız. Basın susturuluyor, basına sansür uygulanıyor. Haber verecek kanal, yazacak gazete yok. Biz CHP olarak, elimizden gelen tüm çalışmayı bu süreçte gerçekleştireceğiz, tüm imkanlarımızı kullanacağız. Kapı kapı dolaşarak vatandaşın ayağına gideceğiz. Teklifin ne getirdiğini anlatacağız. Bu bir CHP kampanyası değil. Her kim endişe duyuyorsa, teklifin ciddi bir rejim değişikliği getirdiğini düşünüyorsa bu teklifi karşı durmalı. Biz CHP olarak her türlü demokratik kanalı kullanacağız.”
Büyükelçilerin “Sonuç evet çıkarsa ne olur hayır çıkarsa ne olur” sorusuna ise Kılıçdaroğlu, "Ben referandumdan ‘hayır’ çıkacağına inanıyorum. Şayet evet çıkarsa kutuplaşma artar, Türkiye, çok daha geriye gidecektir. Hayır çıkması halinde cumhurbaşkanı anayasal sistem içine çekilir ve ülke rahatlar" dedi.
Kılıçdaroğlu, AB büyükelçilerine 2010 yılında anayasa değişikliği için yapılan referandumu anımsatarak sitem etti. Kılıçdaroğlu, "2010 yılı referandumunda AB, bu değişiklik paketine destek verdi. Bu değişiklik Türkiye’deki yargı bağımsızlığını bitirdi" dedi.
Kılıçdaroğlu CHP’nin, Türkiye - AB ilişkilerinin de iç politikadan bağımsız olarak gelişmesini arzu ettiğini kaydetti. AB’nin özellikle Kıbrıs ve üyelik konularında “çifte standart” uyguladığına dikkat çeken Kılıçdaroğlu, “En ihtiyacımız olan zamanda yargı bağımsızlığıyla ilgili 23 ve 24. fasıllar açılmadı. Kıbrıs’ta Annan Planı’nın ardından verilen sözler tutulmadı” diye konuştu. Kılıçdaroğlu vize serbestisinin de Türk vatandaşlarının anlaşmalar gereği hakkı olduğunu belirterek, bunun belli şartlara bağlanmaması gerektiğinin altını çizdi.
Kılıçdaroğlu, nüfusları çoğunlukla Müslüman olan 7 ülke vatandaşlarının ABD’ye belli bir süre alınmamasını gündeme getiren ABD Başkanı Donald Trump’ın kararını da eleştirdi. Bunun “toptancı” bir anlayış olduğunu söyleyen Kılıçdaroğlu, mülteci sorununda AB’nin de etkin olması gerektiğini belirtti. CHP’nin Fırat Kalkanı Operasyonu’nu destekleyip desteklemediğini soran Büyükelçilere Kılıçdaroğlu’nun yanıtı ise “Operasyonu destekliyoruz ancak daha aşağı gidilmesine karşıyız” oldu.
AB Büyükelçilerinin anayasa değişikliğine “mesafeli” yaklaştığı öğrenilirken, değişikliğe onay çıkması durumunda Türkiye’de olabilecek değişimin Türkiye - AB ilişkilerini etkileyebileceği mesajı verdiği belirtildi.
Toplantının ardından Genel Başkan Yardımcısı Öztürk Yılmaz ve AB Türkiye Delegasyonu Başkanı Büyükelçi Christian Berger basın toplantısı düzenledi. Yılmaz, “Bugünkü toplantımız çok önemli bir zamana denk geldi. Değerlendirmelerimizde özellikle Türkiye’nin AB ile olan ilişkilerinin güçlendirilmesi ve bu ilişkilerin daha sağlıklı bir zemine oturtulması konusunda görüşlerimizi açıkladık. Farklı büyükelçiler söz aldı ve kendi açılarından gündeme ilişkin önemli gördükleri hususları sayın genel başkanıma sordular. Sayın genel başkanımız da bunu açık kalplilikle cevapladı” diye konuştu. Berger ise “Hem ülke ile bağlantılı ulusal konular hem de dış politika ile ilgili konular ama her şeyden önemlisi AB Türkiye ilişkileri ele alındı. Son derece doğru bir zamanda yapılmış ve gündemdeki bütün mevzuların ele alındığı bir toplantı gerçekleşti” dedi.