"Kırklareli Cezaevi'nde çıplak arama ve işkence" iddiası

"Kırklareli Cezaevi'nde çıplak arama ve işkence" iddiası

Silivri 2 No’lu L Tipi Cezaevi’nde DHKP/C soruşturmasından tutuklu Mehmet Özdemir’in de aralarında bulunduğu 11 tutuklu, 23 Ocak Salı günü herhangi bir gerekçe gösterilmeden Kırıkkale F Tipi Cezaevi’ne gönderildi. Özdemir’in eşi Betül Özdemir, “Sürgün haberlerini duyunca cezaevini aradık. Ancak hapishane yetkilileri önce 'Burada' deyip geçiştirdiler, sonrasında 'Zırt pırt arayıp durma eşin burada yok’ şeklinde tepki verdiler” dedi.

"Elbiseye izin yok"

Betül Özdemir, 26 Ocak günü eşini ziyaret etti. Eşinin ve beraber sürüldüğü 11 mahpusun işkence gördüğünü öğrendiğini belirten Özdemir, yaptığı yazılı açıklamada, “Silivri’den yaka paça işkenceyle ring araçlarına atmışlar. Bolu’yu geçince nereye götürdüklerini söylemişler. Biz de gün boyu hapishane yetkililerinden hiçbir bilgi alamadık, üstüne her aramamızda azarlandık. Ancak ertesi gün doğru bilgiye ulaştık” dedi. Eşinin ve diğer tutukluların Kırıkkale’ye girerken çıplak aramaya maruz kaldıklarını, coplandıklarını, sopalarla dövüldüklerini öne süren Özdemir, şöyle devam etti:

Günde yarım saat su

“Eşimin kaval kemiği zarar görmüş. Vücudunda ciddi ağrılar oluşmuş. Revire gittiğinde hapishane doktoru hiçbir muayene etmeden ‘hiçbir şeyin yok’ diyerek hücresine geri göndermiş. Sevkten kısa süre önce de Silivri Hapishanesi’nde yine eşimin gördüğü işkence sonucu kol kasları yırtılmıştı. Çocuklarımla beraber görüşe gittiğimizde çok zayıfladığını gördük. Bize eşyalarının, kitaplarının ve parasının verilmediğini, hücrelerinin çok soğuk olduğunu ve sıcak suyun günde sadece yarım saat verildiğini söyledi.”