Terör örgütü IŞİD'in sözde "sağlık emiri" Kefah Basheer Hussain ve kırmızı bültenle aranan iki kişinin de aralarında bulunduğu 14 şüpheli, düzenlenen operasyonlarla gözaltına alındı. Şüphelilerden 13'ü çıkarıldıkları mahkemece tutuklandı.
Güvenlik kaynaklarından alınan bilgiye göre, Şanlıurfa Emniyet Müdürlüğü İstihbarat ve Terörle Mücadele Şubelerine bağlı ekipler, PKK/KCK ve PYD/YPG terör örgütünün kontrolü ve bilgisi dahilinde kaçakçılar aracılığıyla sorumlu düzeyde örgüt mensuplarının da aralarında olduğu bir grup IŞİD'linin Suriye'den Türkiye'ye geçtiği istihbaratı üzerine şüphelilerin yakalanması için operasyon başlattı.
Düzenlenen operasyonlarda, Suriye'den Türkiye'ye geçen 12 kişi ile bunlara yardım eden Suriye uyruklu 2 kişi gözaltına alındı.
Yürütülen çalışmalarda, şüphelilerden 7'sinin Cezayir, 2'sinin Suriye, 2'sinin Irak, birinin Hollanda, birinin Fas asıllı İngiliz ve birinin Mısır uyruklu olduğu tespit edildi.
Irak uyruklu şüphelilerden Dr. Kefah Basheer Hussain'in ifadesinde DEAŞ'ın sözde genel sağlık emiri olduğunu söylediği öğrenildi.
İfadesinde uzmanlık alanının romatoloji olduğunu belirten Hussain'in, Irak'ta 2004'te Tevhid ve Cihad Grubunun kurucuları arasında bulunduğu, ardından Irak'ta El Kaide örgütünde faaliyetlerine devam ettiği, terör örgütü DEAŞ'ın kurucuları arasında yer aldığı, örgütün genel sağlık emiri olduğu ve emrinde sorumlu düzeyde 6-7 emirin daha bulunduğunu aktardığı bildirildi.
Hussain ve beraberindeki 13 kişi adliyeye sevk edildi.
Cumhuriyet Başsavcılığında verdiği ifadesinde PYD/YPG ile DEAŞ arasındaki iş birliğini de itiraf eden Hussain, YPG'nin yaklaşık 4 ay önce DEAŞ'tan ateşkes istediğini belirtti.
YPG'nin, DEAŞ'ın yaralı "silahlı gücü" ve ailelerini kendi bölgelerinden silahlarıyla birlikte Deyrizor'a kadar gönderdiklerini anlatan Hussain, YPG'nin kendilerine "DEAŞ'a ait silahlar, arabalar ve neyiniz varsa alıp gidebilirsiniz" dediğini söyledi.
Öte yandan, şüphelilerden Hollanda uyruklu Xaviera Rose-Claire Swagemakers ve Cezayir asıllı Hollanda'da ikamet eden Mokhtar Mekkaoi hakkında Interpol tarafından kırmızı bülten ile arama kayıtlarının olduğu, Fas asıllı İngiltere uyruklu Yunis Benelbadia hakkında ise Interpol tarafından difüzyon (uluslararası arama ve yakalama müzekkeresi) kaydının bulunduğu öğrenildi.
Şüphelilerden 13'ü çıkarıldıkları mahkemece tutuklanırken, Mısır uyruklu bir kişi ise adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı.