Helin Alp/ Ankara
Diyarbakır’ın Lice İlçesi'nde Kayacık Jandarma Karakolu’na ek olarak yapılan kalekol inşaatını protesto etmek isteyen yaklaşık 200 kişilik grubun üzerine asker tarafından açılan ateş sonucunda Medine Yıldırım (18) adındaki bir kişi hayatını kaybetmiş, 3’ü ağır 10’dan fazla kişi de yaralanmıştı. BDP Eş Genel Başkanı Gültan Kışanak ve DTK Eş Genel Başkanı Aysel Tuğluk dün akşam Lice’ye giderek incelemelerde bulundular. Gültan Kışanak, T24'e yaptığı açıklamada "Lice’de bir provokatör varsa silahı ateşleyenlerdir. Soruşturmanın sağlıklı yürümesi için karakol komutanın hemen görevden alınarak kurşun atanların yargılanması gerekiyor. Hükümet, provokatörlerle arasına ya mesafe koyacak ya da suç ortağı olacaktır" dedi.
Yaralı sayısının 10'dan fazla olduğunu duyduklarını ve bazı yaralıların polis tahkikatına uğramamak için hastaneye gitmediğini söyleyen Kışanak'ın açıklamalarından satır başları şöyle:
"18 yaşındaki ‘barış şehidimizi’, son yolculuğuna uğurlayacağız. Hem olayın kendisi vahim hem de olaydan sonra hükümet yetkililerinden gelen açıklamaları vahim olarak değerlendiriyoruz. Öncelikle, Soruşturmanın sağlıklı yürümesi için karakol komutanın hemen görevden alınması gerekiyor. İnsanlar adeta kurşun yağmuruna tutulmuştur.
Lice’de bir provokatör varsa silahı ateşleyenlerdir. Süreci provoke etmek isteyenler ortadadır. Bu hadise tamamen halkı tahrik etmek için gerçekleştirilmiştir. Hükümetin bundan sonra alacağı tavır süreç açısından belirleyici olacaktır. Bu olayda provokatörlerle arasına ya mesafe koyacak ya da suç ortağı olacaktır. Hükümet, provokatör değilse provokatörleri yargılamalıdır. Hiçbir mazeret ya da bahane dinlemek istemiyoruz. Taş atılmış olması ya da orada yaşanan olaylar bir katliam girişimini meşrulaştırmaz. Lice’deki katliam girişimi adeta Roboski’nin bir tekrarı gibi. Şans eseri kayıp sayısı az sayıda olmuştur.
Görüntüler ortada. Bir katliam girişimi var. Bizden ve halktan sağduyu bekleniyor. Zaten Kürt halkının da Kürt siyasetçilerinin itidali bir yaklaşımı var. Ancak, anlaşılması gereken bu sürecin sağduyu çağrıları ile yönetebilmesinin mümkün olmadığı. Halk, hükümetten çözüm bekliyor. Kalekolların yapımı savaşı sürdürme ısrarıdır. Halkın tepkisi geleceğine ilişkin kaygıların sonucudur. Bunu iyi anlamak gerekiyor."