Kitap fuarında saldırıya uğrayan Aydınlık yazarı: Barzanistan bayrakları Ankara'da dalgalanırken neredeydiniz?

Kitap fuarında saldırıya uğrayan Aydınlık yazarı: Barzanistan bayrakları Ankara'da dalgalanırken neredeydiniz?

Aydınlık yazarı Sabahattin Önkibar TÜYAP Kitap Fuarı'nda saldırıya uğramasıyla ilgili olarak "Biz bu tür saldırılarla asla yılmayız ve hodri meydan diyoruz. Lakin bu hadisenin birkaç ergenin bireysel teşebbüsü olduğuna da inanmayız... Kitap yazdık diye bize saldıranlara soruyorum; 17 Türk adası Yunanistan’a peşkeş çekilirken, Barzanistan bayrakları Ankara’da dalgalandırılırken, TC ibareleri valiliklerden indirilirken neredeydiniz?" dedi.

Önkibar'ın "Kimler niye saldırdı?" başlığıyla (7 Kasım 2017) yayımlanan yazısı şöyle:

 Bu satırların yazıldığı saatte TÜYAP kitap fuarında bize saldıran çetenin iki mensubu gözaltındaydı.

Kamera görüntülerinden teşhis ettiğimiz isimlerin kimin ve neyin adına bunu yaptıkları ortaya çıkacak.

Bizim kuvvetle tahminimiz bunu yapanların ülkücülükten geçinen türedilerin olduğudur.

Devlet Bahçeli bağlamında yaptığımız eleştiriler ve hakkında yazdığımız kitaba bu şekilde karşılık veriyorlar... Çok düşük olsa da söz konusu saldırı Meral Akşener’i anlatan ASENA kitabımız olduğu için Osmanlı Ocakları olabilir mi diye de değerlendiriyoruz.

Biz bu tür saldırılarla asla yılmayız ve hodri meydan diyoruz. Lakin bu hadisenin birkaç ergenin bireysel teşebbüsü olduğuna da inanmayız... Kitap yazdık diye bize saldıranlara soruyorum; 17 Türk adası Yunanistan’a peşkeş çekilirken, Barzanistan bayrakları Ankara’da dalgalandırılırken, TC ibareleri valiliklerden indirilirken neredeydiniz?.. Sizin ülkücülüğünüz ve dava adamlığınız bunlara susup kitaba yumruk mudur ki maalesef Devlet Bahçeli’yle beraber Ülkü Ocakları’nın yeni görevi ve misyonu budur.

Kuşkusuz Bahçeli’nin bu işle direkt alakası olmayabilir ancak en azından olayı kınaması gerekmiyor mu? Bunu yapmadı ise bu tavrın nasıl izah edecek.

Bahçeli gibi iktidar cenahından geçmiş olsun diyen tek bir kişi yoktur ki bu tablo yani kitaba bile tahammül edilmeyen fotoğraf Türkiye’nin bugünkü hali pürmelalidir.

Saldırı sonrasında bizimle ve Kırmızı Kedi Yayınevi ile dayanışma gösteren ve iki gün boyunca imza günüme akın eden okurlarıma şükranlarımı sunuyorum. Aynı şekilde telefon ve mesajla destek olan vatanseverlere minnetlerim var.

Olayın duyulmasının hemen akabinde telefon eden Sayın Kemal Kılıçdaroğlu, Sayın Doğu Perinçek, Sayın Meral Akşener, Sayın Sadettin Tantan, Sayın Hüsamettin Cindoruk, Sayın Ümit Özdağ, Sayın İlhan Kesici, Sayın Aytun Çıray’a, Sayın Ufuk Söylemez’e ve yerim yok CHP’li çok sayıda milletvekili ile büyük dayanışma gösteren Ahmet Çelik ve Uğur Dündar gibi medyadaki pek çok arkadaşıma, Aydınlık Genel Yayın Yönetmeni İlker Yücel, Ulusal Kanal Genel Yayın Yönetmeni Çağdaş Cengiz, Adnan Türkkan ve Aydınlık İnternet Koordinatörü Deniz Yıldırım’a ve Kırmızı Kedi Yayınevi sahibi Haluk Hepkon ile hadise anında tepki veren Türkiye Yayıncılar Birliği ile Türkiye Barolar Birliği gibi benzer örgütlere teşekkürlerim var.

Yılmak yok, mücadeleye devam!

Rıza Sarraf depremine dikkat!

Belli ki Rıza Sarraf itirafçı oldu.

New York Times’ın itirafçı olacak haberi ise itiraf sonrası yapılacaklara zemin adınadır çünkü itiraf olmadan “Türkiye bundan çok utanacak” hükümleri ilginçtir.

Endişem apar topar ABD’ye gitme kararı alan Binali Yıldırım’ın Washington’la pazarlığı oturması ve bu itiraf karşısında tavize zorlanmasıdır.

Rıza Sarraf olayından sonra yeni tutuklama kararları ve bunun bankalarımz ile ekonomimize olumsuz etkileri olabilir.

Benim anlamadığım, her şeyi bilen Rıza Sarraf’ın ABD’ye tatile gitmesine Türk devleti nasıl izin verdi? Bu şekilde bırakın devlet şirket yönetilmez?

Luşatmaya karşı erken seçim!

Tayyip Erdoğan sürekli ekranda ve teyakkuzda ki bu işarettir.

Dahası, ekonomimiz SOS veriyor ve bu güvensizlik ile gerilimi daha fazla taşıyamaz.

Dolayısıyla hem ekonomik gerekçeler hem de Batı’nın sürdürdüğü saldırıyı püskürtme adına göreceksiniz birkaç sonra baskın seçim olacak.

Tayyip Erdoğan yapılan dış kuşatmayı ancak yeni bir seçimle püskürtebileceğini ve ekonomiyi ayakta tutabileceğini düşünüyor.

Son bir şey: 3 sandık beraber kurulacak.

NOT: Efkan Ala‘dan açıklama: “Ben Melih Gökçek’in oturduğu sokaktan ev aldım. Orada görünmem bu sebeple. Gökçek’i ziyaret etmedim.”