Kızılay'da su savaşı
T24- Türk Kızılay’ı pazar gününden beri ‘su’dan bir sebeple gündemde: Piyasada satılan ‘Türk Kızılayı Doğal Kaynak Suyu’nun Kızılay ile ortaklığı devam ediyor mu? İşte bu soru, Kızılay ismiyle su üretimi yapan Şadırvan İçecek ve ortaklığı reddeden Kızılay arasında tartışmalara neden oldu. Su savaşını gazete ilanıyla başlatan Türkiye Kızılay Derneği’ne, Şadırvan da yine ilanla karşılık verecek. 
Radikal'in haberine göre, Türkiye Kızılay Derneği, pazar günü gazetelere “‘Türk Kızılayı Doğal Kaynak Suyu’ markasıyla Şadırvan İçecek’in ürettiği içme suyu ile hiçbir ilgimiz bulunmamaktır” şeklinde ilan verdi. İlanda, söz konusu suyun Kızılay tarafından üretilmediği ve satılmadığı vurgulanırken, Türk Kızılayı’nın isim ve logo kullanımına ilişkin marka kullanım sözleşmesinin, ilgili firmanın yükümlülüklerini yerine getirmemesi nedeniyle Kızılay tarafından noter kanalıyla çekilen ihtarname ile iptal edildiğine dikkat çekildi. İstanbul İl Sağlık Müdürlüğü’ne de ruhsatın iptali için gerekli bildirimlerin yapıldığın altı çizildi. Şadırvan ilanı yalanladıAncak Şadırvan yönetimi ise ilanı yalanlayarak, duruma isyan etti. 2007 yılında Kızılay ile bir anlaşma imzaladıklarını belirten Şadırvan İçecek Genel Müdürü Gürcan Aydınoğlu, anlaşmaya göre Kızılay’dan yüzde 15 hisse karşılığında 35 yıllığına isim hakkını aldıklarını söyledi. Anlaşma kapsamında Kızılay’ın yardımda bulunduğu afet bölgelerine su desteği sağladıklarına da dikkat çeken Aydınoğlu, “Anlaşma Tekin Küçükali’nin başkanlığı döneminde yapılmıştı. Ancak Küçükali’nin istifası üzerine yeni yönetim kurulu anlaşmayı feshetmek istedi. Sağlık Bakanlığı’na fabrikamızın kapanması için yazı gönderdi” dedi. Aydınoğlu, yeni yönetimin Kızılay’ın bir su markasına adını vermesinin yanlış olduğunu düşündüğünü iddia etti. Telefonla ulaştığımız Kızılay’dan ise açıklamanın daha sonra yapılacağı bildirildi. ‘Fabrikamızı kapatmak istiyor’ Şubat 2009’da Kızılay’ın yüzde 15’lik hissesinin yüzde 22’ye çıkartıldığının da altını çizen Aydınoğlu, mayıs ayında patlak veren olayı şöyle anlatıyor: “26 mayıs 2011 tarihinde yönetim kurulu kararıyla bize anlaşmayı feshettiklerini söylediler. Sağlık Bakanlığı ve İl Sağlık Müdürlüklerine de fabrikamızın kapanması için yazı göndermişler. Ardından 24 haziran 2011’de bakanlıktan fabrikayı denetlemeye geldiler. Ancak yapılan incelemeler sonrası, tüm belgelerimizin ve üretimimizin normal olduğunu görüp, ‘Bu fabrikayı kapatamayız’ diyerek gittiler. Bunun üzerin biz dava açtık. Çünkü fabrikamızı kapatmak istiyorlar. Şu anda mahkeme devam ediyor. Ancak onlar ilanlarla bizi yıldırmaya çalışıyorlar. Biz de bu hafta içinde belgelerimizle birlikte karşı bir ilan vereceğiz.” Satışlar iki günde yüzde 10 düştü Kızılay Derneği’nin farklı amaçlarla fabrikalarını kapatmak istediğini iddia eden Aydınoğlu, eğer bunu başarırlarsa Şadırvan İçecek’in 15 milyon dolar zarar edeceğini söyledi. Aydınoğlu, “Daha şimdiden işlerimiz yüzde 10 düştü. Abonelerimiz arıyor, imajımız sarsılıyor. 1000 kişi bizden ekmek yiyor” dedi. Aydınoğlu günde yaklaşık 10 bin damacana su ürettiklerini söyledi
Radikal'in haberine göre, Türkiye Kızılay Derneği, pazar günü gazetelere “‘Türk Kızılayı Doğal Kaynak Suyu’ markasıyla Şadırvan İçecek’in ürettiği içme suyu ile hiçbir ilgimiz bulunmamaktır” şeklinde ilan verdi. İlanda, söz konusu suyun Kızılay tarafından üretilmediği ve satılmadığı vurgulanırken, Türk Kızılayı’nın isim ve logo kullanımına ilişkin marka kullanım sözleşmesinin, ilgili firmanın yükümlülüklerini yerine getirmemesi nedeniyle Kızılay tarafından noter kanalıyla çekilen ihtarname ile iptal edildiğine dikkat çekildi. İstanbul İl Sağlık Müdürlüğü’ne de ruhsatın iptali için gerekli bildirimlerin yapıldığın altı çizildi. Şadırvan ilanı yalanladıAncak Şadırvan yönetimi ise ilanı yalanlayarak, duruma isyan etti. 2007 yılında Kızılay ile bir anlaşma imzaladıklarını belirten Şadırvan İçecek Genel Müdürü Gürcan Aydınoğlu, anlaşmaya göre Kızılay’dan yüzde 15 hisse karşılığında 35 yıllığına isim hakkını aldıklarını söyledi. Anlaşma kapsamında Kızılay’ın yardımda bulunduğu afet bölgelerine su desteği sağladıklarına da dikkat çeken Aydınoğlu, “Anlaşma Tekin Küçükali’nin başkanlığı döneminde yapılmıştı. Ancak Küçükali’nin istifası üzerine yeni yönetim kurulu anlaşmayı feshetmek istedi. Sağlık Bakanlığı’na fabrikamızın kapanması için yazı gönderdi” dedi. Aydınoğlu, yeni yönetimin Kızılay’ın bir su markasına adını vermesinin yanlış olduğunu düşündüğünü iddia etti. Telefonla ulaştığımız Kızılay’dan ise açıklamanın daha sonra yapılacağı bildirildi. ‘Fabrikamızı kapatmak istiyor’ Şubat 2009’da Kızılay’ın yüzde 15’lik hissesinin yüzde 22’ye çıkartıldığının da altını çizen Aydınoğlu, mayıs ayında patlak veren olayı şöyle anlatıyor: “26 mayıs 2011 tarihinde yönetim kurulu kararıyla bize anlaşmayı feshettiklerini söylediler. Sağlık Bakanlığı ve İl Sağlık Müdürlüklerine de fabrikamızın kapanması için yazı göndermişler. Ardından 24 haziran 2011’de bakanlıktan fabrikayı denetlemeye geldiler. Ancak yapılan incelemeler sonrası, tüm belgelerimizin ve üretimimizin normal olduğunu görüp, ‘Bu fabrikayı kapatamayız’ diyerek gittiler. Bunun üzerin biz dava açtık. Çünkü fabrikamızı kapatmak istiyorlar. Şu anda mahkeme devam ediyor. Ancak onlar ilanlarla bizi yıldırmaya çalışıyorlar. Biz de bu hafta içinde belgelerimizle birlikte karşı bir ilan vereceğiz.” Satışlar iki günde yüzde 10 düştü Kızılay Derneği’nin farklı amaçlarla fabrikalarını kapatmak istediğini iddia eden Aydınoğlu, eğer bunu başarırlarsa Şadırvan İçecek’in 15 milyon dolar zarar edeceğini söyledi. Aydınoğlu, “Daha şimdiden işlerimiz yüzde 10 düştü. Abonelerimiz arıyor, imajımız sarsılıyor. 1000 kişi bizden ekmek yiyor” dedi. Aydınoğlu günde yaklaşık 10 bin damacana su ürettiklerini söyledi