Kızılay'ın ilaç TIR'ları Gazze'de

Kızılay'ın ilaç TIR'ları Gazze'de

Türk Kızılayı’nın Gazze’ye gönderdiği ilaç ve tıbbi malzemeler yerine ulaştı. Sosyal Güvenlik Kurumu (SGK) tarafından ilaç firmalarından bağışlar yoluyla toplanan 20 tonluk ilaç Türk Hava Yolları’na ait bir kargo uçağıyla Tel Aviv’deki Ben Gorion Havaalanı’na gönderildi.

Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu Paris’te Katar Dışişleri Bakanı Atiyye ve ABD Dışişleri Bakanı Kerry ile ateşkesin sağlanması ve kuşatmanın kaldırılması için yaptığı görüşmelerden sonra “Gazze’yi yalnız bırakmayacaklarını, gerekirse bir hava koridorunun açılması için girişimde bulunacaklarını ve Gazze’ye ilaç girişini sağlayacaklarını” belirtmişti.

Al Jazeera Türk’te yer alan habere göre, şu an Kudüs’te bulunan Kızılay Genel Müdürü Mehmet Güllüoğlu, Dışişleri Bakanlığı’nın girişimlerinin süreci hızlandırdığını söyledi. Güllüoğlu şöyle konuştu: 

“Dışişleri bu konuda çok destek oluyor. Dışişleri Müsteşarı doğrudan İsrailli makamları arayarak devreye girdi ve ilaç sevkiyatı süreci hızlandı. Aksi halde sevkiyatı bu kadar hızlı gerçekleştiremezdik. Dün itibariyle gerekli izinleri aldık ve bugün Gazze’ye ilaç tırlarımız girmeye başladı.”

Türk Kızılay personeli ile Filistin Kızılay personeli koordineli çalışıyor. İlaçlar Gazze’deki ilaç depolarına götürülüyor. Daha sonra ise buradan Gazze’deki hastanelere dağıtımı yapılacak. Ancak Gazze’deki hastanelerin çoğu da İsrail bombardımanında yıkılmış durumda.

 

İsrail girişleri engelliyor

 

Gazze’ye ilaç ve benzeri insani yardımlar ancak İsrail’in izni ile Kerim Salim Sınır Kapısı’ndan yapılabiliyor. Türk Kızılayı’nın ilaç tırları bu kapıda uzun süre bekletildikten sonra ancak girişlerine izin verildi.

Gazze’ye insan geçişi ise sadece Erez Sınır Kapısı’ndan yapılabiliyor. Fakat bu geçişler İsrail’in engellemeleri nedeniyle neredeyse imkansız. İnsani yardım götürecek, yardım çalışmalarına katılacak kişiler veya haber yapmak için Gazze’ye girmek isteyen gazeteciler Erez Sınır Kapısı’ndan girebilmek için İsrail’den izin almak zorunda.

Güllüoğlu ve Türk Kızılay’ından iki kişi de Gazze’ye giriş izni için talepte bulundu ancak İsrail bu talebi reddetti. Güllüoğlu, “Biz de talebimizin reddedilmesinden sonra yeniden talepte bulunduk. Yine reddederlerse tekrar talepte bulunacağız. Talebimiz kabul edilinceye kadar tekrarlayacağız” dedi.

 

Mısır da kapıyı açmıyor

 

Kuşatma ve bombardıman altındaki Gazze’ye geçiş için bir diğer güzergâh da Refah Sınır Kapısı. Ancak Mısırlı yetkililer de tıpkı İsrailli makamlar gibi insani yardımların Gazze’ye ulaşmasını engelliyor. Güllüoğlu, Mısır’ın 40’a yakın doktorun bile Gazze’ye girişini engellediğini ancak şimdiye kadar sadece Birleşik Arap Emirlikleri’nden (BAE) gelen bir ekibin girişine izin verdiğini söylüyor.

BAE, 2013 yılında Abdülfettah Sisi liderliğinde ülkenin demokratik yollarla seçilmiş ilk ve tek cumhurbaşkanı Muhammed Mursi’yi askeri darbeyle devirdikten sonra Mısır’a destek veren ülkelerin başında geliyor. BAE, darbenin ilk günlerinde darbe yönetimini ekonomik olarak desteklemek için 13 milyar dolarlık yardımda bulunmuştu.

 

Çocuklar travma geçiriyor

 

Bombardıman altındaki Gazze’de en masum kurbanlar ise çocuklar. İsrail saldırılarında şimdiye kadar yüzlercesi çocuk 1150’den fazla sivil öldürüldü, 7 bin civarında kişi ise yaralandı. Ancak şehirde yüz binleri bulan bir evsizler grubu da var. Güllüoğlu, “Ağır bombardımandan dolayı Türk Kızılayı’nın, Filistin Kızılayı’nın ve Uluslararası Kızılhaç Örgütü’nün Gazze’de ulaşamadığı pek çok nokta var. İsrail bir yeri bombalamadan kısa süre önce ‘burayı bombalayacağız, terk edin’ diye uyarıda bulunuyor ve birkaç dakika sonra ağır bombardıman başlıyor. Çocuğunu, eşini, annesini kapan kendisini dışarı atıyor ve o bölgeyi terk ediyor. İsrail birkaç dakika sonra orayı bombalıyor. Yüz binden fazla kişi evini terk etmiş durumda. İsrail bir yandan da alt yapıyı bombalıyor ve şehrin can damarlarını kesiyor.  Gazzeli çocuklar travma geçiriyor. Bütün ailesini kaybetmiş, tek başına kalan çok sayıda çocuk var. Gazze’nin içi dram kaynıyor” dedi.