İstanbul’da, 18 yaşından küçük kızına tecavüz eden babaya, “öz kızına cebir ve şiddet yolu ve zincirleme şekilde cinsel saldırı” suçundan 18 yıl hapis cezası verildi. Muhtar adayı olmaya hazırlanan baba E.A., 26 Şubat’taki karar duruşması sonrası avukatlara saldırdı. On yıldır süren davada ilk karar 2011 yılında verilmiş ve baba, “Olayın zorla gerçekleştiğine dair delil bulunmadığı” için beraat etmişti. Davanın savcısı isyan etmiş ve Yargıtay da “Rızasının olduğu kabul edilemez” diyerek ceza verilmesi için dosyayı geri göndermişti.
İsmail Saymaz'ın radikal.com.tr'de yer alan haberine göre, Beykoz’da yaşayan 1986 doğumlu A.A., 2004 yılında babası tarafından tecavüze uğradığı iddiasıyla şikayetçi oldu. A.A., ifadesinde, 3 Mart 2004’te uyurken babasının kendisini elle ve cinsel organıyla taciz ettiğini ve aynı ay da tecavüz ettiğini ifade etti. E.A.’nın bekaretinin, beden ve ruh sağlığının bozulduğu saptandı. Baba E.A. ise kızının bir erkekle ilişkisinin olduğunu, uyuşturucu madde kullandığını duyunca yakından ilgilendiğini iddia etti. Bu amaçla, “Bir giren var mı” diye odasına baktığını, gözetim altında tutmak için bazen kızının odasında yattığını, onu derse yönlendirdiğini savundu. Bir gece birlikte yattıklarını, aralarında cinsel yakınlık yaşanmadığını ileri sürdü. Baba E.A., hakkında 2004 yılında “yaşı küçük kızı üzerinde nüfuz kullanarak cinsel tacizde bulunmak, zorla ırza geçmek ve kızlık bozmak”tan dava açıldı.
Üsküdar 3. Ağır Ceza Mahkemesi, 2012’deki ilk kararında E.A.’nın suçu işlediğinin anlaşıldığı ama “olayın zorla gerçekleştirildiğine dair delil bulunmadığı” için davayı düşürdü. Savcının itirazı üzerine Yargıtay 14. Ceza Dairesi, 30 Eylül 2013’te kararı bozdu. Yargıtay, babanın, mağdurenin rızası olmadan cebir ve tehdit uygulayarak zincirleme şekilde ırzına geçtiğini ve düşme kararı verilmesinin yasalara aykırı olduğunu vurguladı. Adliyeler birleştirildiği içni dava Anadolu 9. Ağır Ceza Mahkemesi’ne döndü. Mahkeme, 26 Şubat 2014’te kararını verdi. E.A.’nın kızıyla zorla ilişkiye girdiği ifade edilerek, “Eylemi gerçekleştiren kişinin, babası olması karşısında, ortada geçerli bir rızanın bulunmasının söz konusu olamayacağı, sanığın kızı olan mağdureye karşı zorla cinsel istismarda bulunduğu” ifade edildi. Bu tespit ışığında E.A.’ya, “öz kızına cebir ve tehditle cinsel saldırı” suçundan sekiz yıl ceza verildi. Verilen ceza, bu suçu öz kızına karşı işlediği için ceza 12, genç kızın ruh sağlığı bozulduğu için 15, saldırı zincirleme şekilde işlediği için 18 yıla çıkarıldı.
Mahkeme ceza indirimine gitmeye gerek görmedi.